Ankara’da yaşayan Zehra Yıldız evinde beraber yaşadığı iguanasıyla mutlu bir hayat sürdürüyor. İguana besleme fikrinin; üniversite yıllarında öğrenci evinde, arkadaşlarıyla beraber hayatlarına renk gelmesi için bir evcil hayvan besleme düşüncesiyle doğduğunu söyleyen Zehra Yıldız, "Artık birbirimizden o kadar sıkılmıştık ki, bir evcil hayvan alalım, başka bir şeyle uğraşalım, hayatımıza renk gelsin dedik. Evcil hayvan beslemenin sorumluluğunun çok fazla olduğunu biliyorduk. Mezun olacaklar var, çalışanlar var. Sonrasında bakımı var ve hayvanı alıp hevesimiz geçince dışarı bırakmakta istemedik" ifadelerini kullandı. Öğrenci evine alacakları hayvanı kendisinin seçmesi durumunda tamamen bakımını üstlenmek istediğini söyleyen Zehra Yıldız, "Onlara 3 seçenek sundum. İlk seçeneğim ’Piton yılanı’ dedim ve tepkileri tabii ki ‘hayır’ oldu. Diğer seçenek olarak ise ’Tarantula’ besleyebileceğimizi söyledim ama ondan da çekindiler. En son ’İguana’ besleyelim dediğimde hep bir ağızdan ikisi de ’İguana’ diye bağırınca, o gece internetten sipariş verdik" diye konuştu. Petshoplar’dan hayvan almaya sıcak bakmadığını anlatan Yıldız, iguanalar için geniş bir platform olmadığını, bu yüzden satın almak durumunda kaldıklarını belirtti. İguana bakımını yaptığı araştırmalarla öğrendiğini söyleyen Yıldız, "Yemek yediği saat belli, zaten aynı zamanda uyuyoruz ve aynı zamanda uyanıyoruz. Yaşam ortamlarının nasıl olması gerektiği, nasıl beslenmesi gerektiği ya da nasıl yaşadığıyla alakalı araştırmalar yaptım. Hatta tanıdığım petshoplarda iguanalar vardı, gidip onları seviyordum. Bir kaç günlüğüne bakmayı istiyordum. O yüzden bakım benim için zor olmadı. İguanayı aldığım anda evde yaşam koşullarını uygun bir hale getirdim" dedi. İguanaların, çok duygusal canlılar olduğunu ve hastalandığında konunun uzmanı veteriner bulmakta zorlandığını belirten Yıldız, "Sizden uzakta bir kaç gün geçirmesi yemeden - içmeden kesilmesine neden olabiliyor ve birçok sağlık problemine yakalanıyorlar. Sağlık açısından iguanalardan anlayan veteriner sayısı çok az, mesela kanını alıp tahlil yapabilirler ama bunu karşılaştıracak herhangi bir parametreleri yok, bu konuda çalışan bilim insanlarımızda ne yazık ki az Türkiye’de, bu yüzden iguananın hastalanması benim en büyük korkum ve bu nedenle benden çok uzak kalmadı" şeklinde konuştu.Özellikle seyahat ederken iguanayı yanında götüremediğinden yakınan Yıldız, şunları kaydetti: "Yurt içi ve yurt dışı seyahatlerimde uçaklarda taşımadıkları için sıkıntı yaşıyorum. Her yere kendi aracımla gitmem gerekiyor ve gittiğim yerlerde kaldığım oteller bazen problem olabiliyor." Soğukkanlı hayvanlara ilgisinin olduğunu ve o hayvanların ’türünün dışlanan çocukları’ olduğunu söyleyen Yıldız, "İnsanların tedirgin olmasından dolayı bu tür hayvanlar çok fazla zarar görüyorlar. Türkiye’de birçok engerek yılanı, kertenkele, hatta yılan zannedilerek öldürülen oluklu kertenkele insanlardan çok fazla bu anlamlarda sıkıntı yaşıyor, zulüm görüyorlar ve soyları tükeniyor. Bunlara tepki olarak oluştu benim iguana besleme fikrim ve benim birçok arkadaşım yılandan, kertenkeleden ve iguanadan korkarken sempati beslemeye ve onlarla beraber yaşamaya alıştılar. Bu anlamda da insanları hayvanlara karşı merhametli olmaya davet ediyorum" ifadelerini kullandı. İguanayı dışarı çıkardığı zaman, etraftaki insanların şaşkınlık yaşadıklarını anlatan Yıldız, "İlk zamanlar çok zordu. Dışarı çıkardığım zaman insanlar uzaylı görmüş gibi bakıyorlardı. Hangi cins olduğunu soruyorlardı. Küçükken daha sevimliydi ve insanlar ilk başta çekinseler de zarar vermediğini anladıklarında daha sıcak bakıyorlardı. Şimdi, yaşlandığından olsa gerek, bana hala çocuk gibi sevimli geliyor ama etrafımdakiler sevimsiz buluyor. O yüzden zorlanıyorum" diye konuştu. İguana ile 10 yıldır birlikte yaşadığını ve hayatında çok değişiklik olduğunu söyleyen Yıldız, "Tabii ki bir hayvan beslediğiniz zaman ve bu hayvan çok fazla ortada görünmeyen bir cinsse sorumluluk bakımından biraz daha zor olduğunu söyleyebilirim. Genelde evde onun borusu ötüyor ve o nereyi isterse orada uyuyor, hep aynı yer oluyor ama nereyi isterse oraya tuvaletini yapıyor. Onun tuvaletini yaptığı yeri ben tuvalet ilan ediyorum ve orası artık onun tuvaleti oluyor ve hep aynı yere yapıyor. Uyuduğu yeri bazen değiştiriyor ve oraya göre organize etmem gerekiyor. Oranın sıcaklığını ayarlamam gerekiyor ve ev içerisinde kendi kararlarını kendisi veriyor" şeklinde konuştu. İguananın haberini yapmak üzere Zehra Yıldız’ın evine kameramanı ile birlikte konuk olan muhabir Mevlüt Hasgül’ün yaşadığı korku kameraya yansıdı. Hayatında ilk defa iguana gören muhabir, Zehra Yıldız’ın iguanyı kucağına vermesiyle şok yaşadı. Muhabirin gülümseten anları ise kameramanı tarafından anbean kaydedildi.