Hatşepsut - Mısır Kraliçesi, MÖ 15. yüzyıl Hatşepsut veya Hatçepsut, vikipediaya göre tarihte adı kayıtlara geçen ilk kadın. Eşi Firavun II. Thutmose beklenmedik bir şekilde ölünce, varisi III. Thutmose’nin çok küçük yaşta olması sebebiyle Hatşepsut, genç kral büyüyene kadar naipliğini yapıyor; sonra ise dönemin baş rahibi ile bir anlaşma yaparak ülkeyi yaklaşık 30 yıl boyunca tek başına yönetiyor. Devrin en büyük ticaret yolunun da girişimcisiydi. O dönemde Mısır, Hatşepsut sayesinde refaha kavuşuyor. Nefertiti - Mısır Kraliçesi, MÖ 14. yüzyıl Mısır Firavunu Akhenaton'un eşi, Mısır'ın en güçlü kadınlarından biriydi. Çünkü Nefertiti kocası Akhenaton'la, yani firavunla aynı düzeyde bulunuyordu. Hatta firavunun uygulaması gereken cezaları ya da yapması gereken işleri yapabilme yetkisi vardı. Akhenaton saraya yayılan salgın bir hastalıktan öldü; Nefertiti de ondan sonra bir süre daha tahtta kaldı ve öldü. İsmi "güzellik geliyor" ya da "güzelden gelen" anlamına gelir. Şammuramat (Şamiram / Semiramis) - Asur Kraliçesi ve Tanrıçası, MÖ 9. yüzyıl "Erkek düşkünü", "utanmaz" Kraliçe Semiramis'in efsanelere konu olan bağlarıyla Kral Menua'nın karısı Tariria için bugünkü Kadem Bastı Mevkii'nde yapay teraslar halinde yaptırdığı ünlü asma bahçeleri arasında, tarihsel bir aşk ilişkisi bulunduğu pek bilinmese de, öyküsü binlerce yıldır halkın dilinden günümüze aktarılır. Kleopatra - Mısır Kraliçesi, MÖ 69-30 Antik Mısır'ın son Hellenistik kraliçesinin asıl unvanı VII. Kleopatra olmasına rağmen, kendisinden önce gelenler unutulduğu için, kısaca Kleopatra olarak bilinir. 9 dil bilen Kleopatra, çok zeki bir kadındı. Kleopatra'nın bir halı içinde Sezar'ın sarayına girdiği ve bu büyük kralı kendine aşık ettiği hikayesini hepimiz biliriz. Bu olaydan sonra aynı zamanda rakibi olan kardeşi, kimsenin bilmediği bir sebeple Nil sularında boğuldu. Kardeşinin aradan çekilmesi ile Kleopatra tek başına iktidar koltuğuna oturdu. En büyük hayali, iki imparatorluğu birleştirip Büyük İskender'in de hayali olarak bilinen tüm dünyaya sahip olmaktı. MÖ 44'te Sezar ölünce ise, bu hayallerini ertelemek zorunda kaldı. Öldüğünde 39 yaşındaydı. Akitanya Düşesi Eleanor - İngiltere ve Fransa Kraliçesi, 1122-1202 Döneminin en güçlü kadınlarından biriydi. 1137'de hem Akitanya Düşesi (babası Akitanya Dükü X. William'ın vefatıyla), hem de Fransa Kraliçesi (VII. Louis'le evliliği sonucunda) oldu. Düşes kraldan boşandıktan sonra ise Normandiya Dükü Henri ile evlendi. Dük 1154 yılında İngiltere tahtına çıkınca, Eleanor bu sefer de İngiltere Kraliçesi oldu. Bu evlilik Plantagenet hanedanının da başlangıcıdır. Hanedanın, Fransa, İngiltere, ve İrlanda'ya yayılan geniş topraklarına günümüzde tarihçiler Angevin İmparatorluğu diyorlar. Kastilyalı Isabel (I. Isabel) - İspanya Kraliçesi, 1451-1504 Kastilya ve Aragon krallıklarını 1479'dan sonra kocası Aragon kralı II. Fernando ile birlikte yönetti. Hükümdarlığı sırasında İspanya'nın birliğini sağladı; ve onun döneminde Kristof Kolomb'un Yeni Dünya'yı keşfiyle de, güçlü bir sömürge imparatorluğunun temelleri atılmış oldu. Savaşın yönetimiyle yakından ilgilenen Isabel, 1491'de Fernando'yla birlikte Gırnata yakınlarındaki Santa Fe'de karargah kurdu ve 2 Ocak 1492'de Gırnata'nın düşmesine değin orada kaldı. Caterina de' Medici - Fransa Kraliçesi, 1519-1589 Ünlü Medici ailesinin bir üyesi olan Urbino dükü Lorenzo di Piero de' Medici ile Bourbon soyundan gelen prenses Madeleine de La Tour d'Auvergne'in kızıydı. Doğumundan kısa süre sonra öksüz kalan Catherine, Floransa ve Roma'da rahibelerce eğitildi. Kral Henri 1552'de Metz kuşatması için ülkesinden ayrıldığında hükümdar naipliğini Catherine yürüttü. 1557'de Picardie'de İspanyolların kazandığı St. Quentin zaferinden sonra becerileri ve ikna gücü dolayısıyla büyük övgü kazandı. Ülkesine İtalyan sanatının çehresini getiren isimdir. İskoç Kraliçesi Mary, 1542-1587 Mary olaylarla dolu ve sıkıntılı bir hayat yaşadı. İskoçya'nın kraliçesi olduğunda henüz 6 günlüktü. 5 yaşında Fransa'ya gönderildi ve birkaç yıla da Kral II. Francis ile evlendirilerek kraliçe oldu. Yönetimde oldukça başarılı oldular; ancak Mary kralın ölümünün ardından İskoçya'ya döndü. Politik anlamda akılsızca bir dizi aşk hikayesinin yanı sıra, Katolik mezhebine olan adanmışlığı da, Protestan ülkesinde hoş karşılanmadı. I. Elizabeth - İngiltere Kraliçesi, 1533-1603 İngiltere'nin 17 Kasım 1558 tarihinden ölüm tarihine kadar olan süre içerisindeki kraliçesiydi. Ayrıca İrlanda'nın ve sembolik olarak da Fransa'nın kraliçesi olarak kabul ediliyordu. Yaşamı boyunca hiç evlenmediği için Bakire Kraliçe adıyla da anılır. İngiliz kral ve kraliçeleri arasında en önemli rol oynayanlardan birisi olarak düşünülür. 1588 yılında II. Felipe'nin İngiltere seferinde, dönemin en büyük ve en güçlü deniz filosu olan İspanyol Armada'nın İngilizler tarafından yakılması Elizabeth'in isminin günümüze kadar unutulmadan gelmesini sağlamıştır. Nijerya Kraliçesi Amina, 1560-1610 Kraliçe Amina, Nijerya'nın kuzeyinde bulunan Zaria şehir-devletini yönetiyordu. Bölgenin halkı Hausa, anaerkil anlayışlarıyla bilinen bir etnik grup. Aynı zamanda muhteşem bir askeri lider olan Amina, Hausa nüfusunun yoğunlukta bulunduğu şehir-devletleri kendi yönetimi çatısı altında topladı. Bu devirde tüm bu şehir-devletlerin, Amina'nın isteğiyle sınırlarını, çamurdan devasa duvarlarla ördükleri bilinir. Mbande Nzinga (Jinga) - Angola Kraliçesi, 1582-1663 Ndongo and Matamba krallıklarının renkli kraliçesi Jinga, bilhassa Angola'nın dört bir yanını sömürgesi haline getirmeye çalışan Portekiz'e karşı gösterdiği dirençle bilinir. Portekizliler tarafından giderek doğuya doğru sürülmek zorunda kaldıkları dönemde Jinga, çok güçlü bir gerilla ordusu oluşturarak önce Matamba'yı fethetti; ve köle ticareti yollarının kontrolünü eline aldı. Sonrasında birkaç gerilemenin ardından Portekiz'le barış anlaşması imzalayan Jinga, yine de Portekiz kralına itaat etmeyi reddettiğini açıkça belirtti. Çariçe Büyük Katerina - Rusya, 1729-1796 Çariçe II. Katerina (Büyük Katerina), tam 34 yıl boyunca Rusya'yı yönetti ve 18. yüzyıl Rusya'sına damgasını vurdu. II. Katerina'nın çariçeliği döneminde Rusya batısı ve güneyindeki 518.000 km²'lik bir alanı topraklarına katmayı başardı. Bu genişleme, Lehistan ve Osmanlı imparatorluğundan alınan topraklar sayesinde oldu. Novorusya, Kırım, Ukrayna, Beyaz Rusya, Litvanya ve Kurşas (Letonya) Rusya'nın topraklarına katıldı. Lehistan'ın parçalanarak Rusya, Prusya ve Avusturya arasında paylaşılmasına öncülük etti. II. Katerina 1796 yılında öldüğünde Lehistan diye bir ülke artık ortada kalmamıştı. Ancak 123 yıl sonra I. Dünya Savaşı'nın bitmesinden sonra Polonya tekrar bağımsızlığını kazanabildi. Voltaire kendisini, "kuzeyin Semiramis'i" olarak nitelendirmişti. İngiltere Kraliçesi Victoria, 1819-1901 Büyük Britanya ve İrlanda Birleşik Krallığı Kraliçesi, aynı zamanda Hindistan İmparatoriçesi. Tam 63 yıl yedi aylık bir süreyle Birleşik Krallık tarihinde II. Elizabeth'den sonra en uzun süre saltanat sürmüş hükümdar. Kraliçe Victoria'nın 9 çocuğundan 8'i diğer Avrupa hanedanlarından kişilerle evlendiler. Günümüzde bile birçok Avrupa monarşileri, halen Kraliçe Victoria'nın soyundan gelen kişilerle yönetilmekte. Hawaii Kraliçesi Liliuokalani , 1838-1917 Oni pa'a (Sağlam Dur) hareketini destekleyerek ilhaka şiddetle karşı çıkmış, 1895'te, Sanford B. Dole başkanlığındaki geçici cumhuriyete karşı bir ayaklanma başlatmıştı. Hawaii'yi dış güçlerin kontrolünden çıkarmakta ve ABD güdümlü bir anayasanın halka zorla dayatılmasına engel olmakta kararlıydı. Kral Kalakaua'nın 1886'da imzaladığı karşılıklı işbirliği antlaşmasına da karşı çıkmıştı. (Antlaşma ABD'ye ticari ayrıcalıklar tanıyor ve Pearl Harbor limanını bu ülkeye bırakıyordu.) Fakat bu tavrı ile Liliuokalani, Hawaii'deki yabancı işadamlarının (haole) düşmanlığını çekti ve ekonomik buhrana yenik düştü. Yine de, hükümdarlığı boyunca Hawaii'ye yitirdiği gücünü yeniden kazandırmaya çalıştı.