Gelişen ülkelerde 4 günün kralı TL!
Abone olMerkez Bankası'nın ara toplantı kararını aldığı 27 Ocak günü öğlen saatlerinden bugüne gelişmekte olan kurlar arasında dolar en fazla TL karşısında düştü.
Doların ateşinin bir türlü sönmemesi
sebebiyle Merkez Bankası’nın faiz hamlesinin doları düşürüp
düşüremeyeceği merak konusu oldu. Oysa Merkez
Bankası’nın ara toplantı yapacağını açıkladığı 27 Ocak Pazartesi
öğlen saatlerinden bu yana kırılgan olarak görülen gelişmekte olan
ülke para birimleri arasında en çok TL değer kazandı.
Hürriyet'ten Barış Balcı'nın haberine göre, Uzmanlar faiz kararı gelmemesi halinde TL’de değer kaybının daha çok olabileceğini belirtirken faiz kararının net etkisinin birkaç ay içinde görülebileceğini söylüyor.
Merkez Bankası'nın faiz artırımı sonrası döviz kurunun yeterince düşmediği eleştirileri gerçekleştirdi. Dolar / TL kuru bugün 2.26 TL'den seyrederken Merkez Bankası'nın gece kararı öncesi dolar/TL'nin 2.2530 TL olması bu eleştirilere gerekçe olarak gösteriliyor.
Ancak Merkez Bankası'nın ara toplantı kararı aldığı 27 Ocak Pazartesi öğlen saatleri dikkate alındığında ortaya farklı bir tablo çıkıyor. Merkez Bankası'nın 27 Ocak'ta olağanüstü toplantı kararı aldığını açıklaması ile kurlar 2.39 TL'den 2.25 TL'ye kadar gerilemişti. Bu düşüşte de piyasanan Merkez Bankası'nın gece toplantısında faiz artıracağı beklentisi baş rolü oynamıştı.
MB KARARI AÇIKLADIKTAN SONRA
EN ÇOK TL DÜŞTÜ
Merkez Bankası'nın ara toplantı kararını aldığı 27 Ocak günü öğlen
saatlerinden bugüne gelişmekte olan kurlar arasında dolar en fazla
TL karşısında düştü. Dolar TL karşısında 4 günde yüzde 5.48
düştü. Hafta boyunca Türkiye ile benzer dalgalanmalar
yaşayan Güney Afrika Rand'ında ise değer kazancı sınırlı oldu.
Dolar Güney Afrika Randı karşısında yüzde 0,70 değer kaybetti.
Dolar bu süre zarfı içinde faiz artıran Hint Rupisi önünde yüzde
1,10, Güney Kore Won'u karşısında yüzde 0,15 değer kaybetti.
Yine bu süre zarfı içinde dolar Breziya Reali karşısında yüzde 0,41, Rus Rublesi karşısında yüzde 0,86, Macar Forinti karşısında ise yüzde 2,85 değer kazandı.
27.Oca
31.Oca Fark
Dolar / TL
2,39 2,28
% - 4.34
Dolar / Rand
11,25 11,17 %
- 0.70
Dolar /
Real 2,41
2,42 % 0.41
Dolar / Rupi 63,20
62,51 % 1.1
Dolar /
Ruble 34,80 35,10 %
0.86
Dolar /
Won 1083,60 1082,00 %
-0.15
Dolar / Forinti 223,75 230,09
% 2.85
"KARAR OLMASA TL DAHA ÇOK
DEĞER KAYBEDERDİ"
Odea Bank Ekonomik Araştırmalar Müdürü İnanç Sözer
MB’nin faiz artırım kararının ardından TL her ne kadar dolara karşı
karar öncesi seviyelerine yakın seyretse de, gelişmekte olan ülke
para birimlerine karşı uzunca bir aradan sonra değerlendiğine
dikkat çekiyor. Sözer "Gelişmekte olan ülkelerden fon çıkışlarının
rekor seviyeye ulaştığı içinde bulunduğumuz dönemde, TCMB’nin faiz
artırım kararı olmasa TL’nin daha fazla değer kaybettiğini
görebilirdik. Süregelen belirsizlikler nedeniyle tahmin yapmak
güçleştiğinden, kararın tam olarak etkilerini okuyabilmek için
biraz zamana ihtiyaç var. Bununla birlikte kredi derecelendirme
kuruluşlarından gelen açıklamaların ortak noktası olarak da
gözlenebileceği gibi, faiz artırımının kurdaki volatiliteyi de
görece azaltması kuvvetle muhtemel. Gelişmekte olan ülkelere dair
görünümün kötüleşmesi ise, TL’yi de baskı altında tutuyor" diye
konuştu.
"FAİZLERİN ETKİSİ 2-3 AY
İÇİNDE NET GÖRÜLÜR"
Integral Yatırım Araştırma Müdürü Egemen Candır
ise Merkez Bankası'nın faiz artışının 5.5 puan artırılmasına rağmen
gerçek etkisinin yüzde 2-2,5 olduğunu belirtti. "Bu
kararlarda özellikle politika faizinin yüzde 4,5’ten 10’a
çıkarılması 550 baz puanlık “sert” bir yükseliş olarak düşünülse
dahi, piyasada gösterge olarak kabul edilen 2 yıllık tahvil faizi
oranının yüzde 8 hatta 9’un üzerinde olduğu unutulmamalı" diyen
Egemen Candır "Bu durumda, biz dövizlerde öncelikle istenilen
durumun ne olduğuna dikkat etmeliyiz. TCMB’nin faiz artışındaki
hedefi, dövizin düşürülüp düşmeye devam etmesi değil, son
zamanlarda görülen volatilitenin önüne geçilmesi, diğer bir deyişle
daha önce Türkiye/TL ile ilgilenmeyen ve volatiliteye, çalkantıya
oynayan kısa vade yabancı fonların hevesinin kırılması idi. Bu
şimdilik başarılmış olabilir ama diğer taraftan Türkiye’de 170
milyar Dolar döviz açığı olan bir reel sektör var. Bu sektör,
Mayıs’tan bu yana yüzde 20 yükselmiş olan Dolar nedeni ile ek 34
milyar Dolar yük almış durumda. Bu durum da, reel sektörün döviz
ihtiyacının realitesini açığa çıkarıyor. Kısaca, dövizde değerli
görünüm daha devam edecektir. Faizlerin etkisi, 2-3 ay içerisinde
daha net görülebilir ama faizin artırılmasının ana amacı olan
volatilitenin azalması konusunda bir kısım tepki var şu anda."
dedi.