Günümüz dünyasında suç oranları en refah
uluslarda bile gün geçtikçe artmaktadır. Son yıllarda yapılmış
en iyi Bilim-Kurgulardan biri Azınlık Raporu’da bizi
suç oranlarının daha çok görüldüğü 2050’lere götürüp,
terör ve cinayetleri önlemek için geliştirilmiş bir
sistemden bahsetmektedir.
Terör suçları tam manasıyla durdurulmakta, gelecek görülüp
ve cürüm daha işlenmeden cezasız kalmamaktadır. İçişleri
Bakanlığına bağlı geleceği görebilen yetenekli olağanüstü
insanlar ve üstün teknolojik ekipmanlar tarafından
tüm ayrıntıları ile görüntülerinin bir bilgisayar
ekranında düzenlendiği ve terör cinayetleri işlenmeden
saatler önce suçluları yakalayan Suç-öncesi diye
adlandırılan birimin, suçluları yakalayıp ceza
almalarını sağlamaktır.Bu özel birim, üstün teknolojik yazılım
ve ekipmanlar sayesinde hataya yer vermeyerek kurulan
bu sistemin en mükemmel ön alma suç öncesi organizasyonu
olduğunu kanıtlamışlardır.
Yetiştirdikleri bilim adamları ve AKADEMİSYENLER sayesinde,
enformasyon bilim ve teknoloji gücünü elinde tutan çoğunluğu
batılı ülkelerin oluşturduğu küresel güçler, istihbarat
bakımından diğer ülkelere nazaran daha güçlü olmakla birlikte
istedikleri coğrafyalarda istedikleri oyunları
kurabilme yeteneklerine sahiplerdir.
İstihbarat örgütleri tarafından desteklenen ve
kullanılan, taşeron terör örgütlerinin amaçları arasında,
halkın nezdinde hedef ülkenin siyasi dengelerini
yıpranmış duruma getirip, devletin gücünün
zayıflamasına sebebiyet vermektir. Bu durumdan kaynaklanan
velayet bunalımı, siyasi iktidarın iş bilmemezliğin bir
delili olarak lanse edilip ülke içerisindeki sözde bazı
aydın
AKADEMİSYEN'lerinde öncülüğünde, kitleleri mevcut hükümete
karşı isyana yönlendirmektir.Maksadı, işleyen hükümetleri
sekteye uğratmak ve kamuoyunu yıldırmaktır.Bu tür örgütlerin
misyonu hedef alınan düzeni, yöntemleri olan şiddet yolu ile
altüst ederek, yerine inandıkları sistem doğrultusunda yeni
bir ideolojik yönetim oluşturmak olarak açıklanır.
Terörist saldırıların diğer bir
amacıda, devletler düzeyinde, ekonomik ve özellikle
yabancıya yönelik turizim sanayisi üzerindeki negatif etkisi
olarak da bilinir.Mevzubahis saldırıların gerçekleştiği
semtler ve tesir ettiği ticari işletmeler bakımından bir
bunalım çeşidi olarak kabul edilmektedir.
Türkiye Cumhuriyet'inin en prestijli üniversitelerinde her
türlü donanıma ve desteğe rağmen genç nesillerimize teknoloji
bilim ve ilim öğretmek yerine tüm dünyanın terör listesinde
yer bulan 40 yıldır 40 binlere varan asker, polis ve sivil
şehitlerimize rağmen ve Türkiye Cumhuriyet'inin en hukuki
refleksini halen kınayan sanki Devletimiz Suruç’a değil de
baska bir ülkeye girmis de hak ihlal ediyor gibi
yansıtılmasının altına imza atan bu toprakların vatandaşı olan
bu devletin maaşını alan,bu devletin güvenlik
güçleri sayesinde İstanbulda,Ankarada rahat gezen bazı
sözde aydın AKADEMİSYEN'ler, teröre karşı olmanız
sizleri kötü bir insan yapmaz.
Dünya siyasetine yön vermek ve coğrafyamızdaki liderlik
iddamızın devamlılığı için ve en önemliside ülke güvenliği
konusunda geleceğe yönelik plan yapabilen VATANSEVER,MİLLİ
bilim insanlarının AKADEMİSYENLER'in yetişmesi elzemdir.
Bugün memleketimizin heryerinde ülkesi,insanının güvenliği
ve devleti için hizmet eden ve tüm şehit edilmiş vatansever
kardeşlerimizin mekanları cennet ve İstanbul'un gözbebeği
tarihi yarım ada da gerçekleşen hain saldırı sonucu
yaralanlara acil şifalar, hayatını kaybedenlerin ailelerine
başsağlığı dilerim,ülkemizin başı sağolsun.