Gebe ineğin sütündeki gizli tehlike
Abone olİnek sütü sağlık için çok faydalı ve kanser önleyici etkisi var. Ancak gebe inekten alınan süt büyük tehlike saçıyor.
Gebelik döneminde sağılan ineklerin sütünde yüksek derecede
östrojen hormonu bulunduğu, bunun da birçok kanser türüne neden
olabileceği bildirildi.
Türk Gastroenteroloji Derneği Bursa Şubesi Başkanı Prof. Dr. Faruk
Memik, ''Hayvansal yağların genellikle kanser oluşumunda kötü
etkisi bulunur, fakat süt yağı (konjuge linoleic asit) koruyucu
etki yapar. Vitamin D, kalsiyum, butirik asit ve probiotikleri
içeren süt ve süt ürünlerinin kolon kanserine karşı koruyucu etkisi
bilinmektedir. Günde içilen bir bardak sütün kolon kanseri riskini
yüzde 15, 2 bardak sütün ise yüzde 30 koruyucu olduğu rapor
edilmiştir'' dedi.
Prof. Dr. Memik, gelişen teknolojiyle artık ineklerin eskisi gibi
otlaklarda beslenmediğini, ahırlarda tutularak değişik yemlerle
beslendiklerine işaret ederek, şunları söyledi:
ÇEŞİTLİ KANSERLERE YOL AÇIYOR
''Asya ülkelerinde gebe ineklerin sağılmamasına karşın bilhassa
Kuzey Avrupa ülkeleri ve İsviçre'de inekler yılda 300 gün kadar
sağılmaktadır. Asya'da meme kanseri az görülmektedir. Hayvanların
gebelik veya gebelik sonrası sütlerinde yüksek derecede östrojen
hormonu bulunmakta ve bu sütlerin devamlı ve aşırı içilmesi ile
'hormona bağlı' denilen meme, yumurtalık, rahim, prostat, testis,
kanserlerine yol açılabilmektedir. Bu, araştırmalarla da
gösterilmiştir. Özellikle hayvanın gebeliğinin son aylarında
sütünde östrojen (estron sulfat) yüzde 33 daha fazla bulunmaktadır.
Ülkemizde ineklerin ne kadar süre sağıldığına ilişkin kesin bir
bilgiye ulaşılamamıştır.''
Ayrıca, çok süt verimi elde etmek için ineklere ''recombinant
bovine growth hormone'' adlı bir hormon verildiğine dikkati çeken
Memik, şunları kaydetti:
''Bu hormon sütte, meme ve prostat kanser riskini artıracak
'insulin like growth hormon (IGF-1)' miktarını önemli derecede
yükseltmektedir. ABD ve Kanada'da kullanılmakta olan bu hormon
1999'dan beri Avrupa ve Türkiye'de yasaklanmıştır. ABD'de gittikçe
artan meme ve prostat kanserinde herhalde bu tip sütlerin
içilmesinin de katkısı vardır. İngiltere'de yapılan bir çalışma, 42
ülke arasında en çok Danimarka ve İsviçre gibi aşırı süt ürünleri
(süt, tereyağı, peynir) tüketenlerde, 20-39 yaş grubunda testis
kanserinin yüksek olduğunu göstermiştir. Az süt tüketen Cezayir
gibi ülkelerde ise bu kanser çok düşüktür. Ülkemizde Türkiye Ulusal
Beslenme Araştırması sonuçlarına göre, süt tüketiminin yeterli
olmayıp son yıllarda daha da düştüğü rapor edilmektedir.''