Gaziler, Bülent Arınç'ı terletti
Abone olTBMM Başkanı Bülent Arınç, Ramazan Bayramı dolayısıyla, Türk Silahlı Kuvvetleri Rehabilitasyon ve Bakım Merkezi'nde tedavi gören gazileri ziyaret etti.
TBMM Başkanı Bülent Arınç, ülkede terörün sürgit devam
edemeyeceğini vurgulayarak, ''Bir şekilde bu ülkede barışın geri
gelmesi, huzurun dönmesi, toplumsal bir barışa doğru yol almamız
gerekiyor'' dedi. Arınç, Ramazan Bayramı dolayısıyla, Türk Silahlı
Kuvvetleri Rehabilitasyon ve Bakım Merkezi'ni ziyaret etti.
Merkezin kafeteryasında toplanan gazilerle tek tek bayramlaşan
Arınç, bazı gazilerin sorunlarını dinledi. Hakkari Şemdinli'de 1992
yılında yaralandığını söyleyen Göksel Gümüş adlı gazi, Arınç'a,
yaptıkları mücadeleyi anlattı. Gümüş, ''Biz bayrağımızı bırakmadık,
biz de istikrar vardı, bu istikrar hükümette de olsaydı, şu andaki
terör olayları yaşanmazdı'' dedi. Arınç da 1992 yılında AK Parti
hükümetinin görevde olmadığını belirterek, ''Bütün hükümetler
Cumhuriyet hükümetidir'' dedi. Babası şehit binbaşı olan ve kas
hastalığı nedeniyle merkezde tedavi gören Ozan Şahin da Arınç'a,
''Eve dönüş yasasını her duyduğumda tüylerim diken diken oluyor.
Madem bu yasa çıkacaktı biz şehitlerimizi niye verdik,
arkadaşlarımız niye gazi oldu?'' diye sordu. Gümüş, yasasının vatan
şevkini kırdığını savunarak, ''Bu kanuna onay verenlerin vatan
sevgisinden şüphe ederim, Bu yanlış düzeltilsin. Meclis'i, bizim
meclisimiz gibi düşünmeye davet ediyorum'' diye konuştu. Gümüş'ü
dinleyen Arınç, ''Peki'' karşılığını verdi. Bir başka gazi, AK
Parti hükümetinin ''Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı olmasını''
isterken, bazı gaziler işsizlik ve sigorta sorunlarını dile
getirdi. Bir gazi de terörle mücadelede yaralananların haklarına
ilişkin kanun çıkarılmasını talep etti. Arınç, müşavirinden
gazilerin dile getirdiği konuları not etmelerini istedi ve
sorunlarla tek tek ilgileneceği sözünü verdi. ''SİZLERİ ZİYARET
ETMEK GÖREV'' Bayramlaşmanın ardından konuşan Arınç, tüm gazilerin
bayramını kutlayarak, ''Bu güzel vatanı, bu bağımsızlık coşkusu
içinde koruyan ve bizlere emanet eden sizleri ziyaret etmek benim
için bir görevdir'' diye konuştu. Türkiye'de hep birlikte, daha
güzel günler yaşayarak daha coşkulu bayramlara kavuşmayı dileyen
Arınç, gazilerin çok acı günlerden geçerek geldiklerini, kimisinin
1992, kimisinin 1994 yılında aldıkları yaralarla vatan uğruna gazi
olduklarını söyledi. ''Sizlere TBMM adına, bütün milletvekilleri
adına minnet borcumuzun idraki içindeyiz'' diyen Arınç, şöyle devam
etti: ''Siz olmasaydınız, çok kara günlerde olurduk. Siz mücadele
etmeseydiniz sevincimiz, coşkumuz olmazdı. Kendinizi bayrak için,
millet için feda ettiniz ve sizler sayesinde bugün Anadolu'da 70
milyon insan çok şükür yarınlarına daha güvenle bakabiliyor. Bu
yüzden sizlere duyduğumuz borcun büyüklüğünü ifade etmek
istiyorum.'' Ziyareti sırasında bazı gazilerin duygu ve
düşüncelerini dile getirdiklerini anımsatan Arınç, müşavir ve
danışmanlarını merkeze daha sonra göndererek, tüm gazilerin
sorunlarını dinleyeceğini ve bu sorunların Meclis'te takibini
sağlayacağını ifade etti. Arınç, Türkiye'de pek çok özürlü vatandaş
bulunduğunu, Meclis'te 10 kişilik kadro ile özürlü vatandaşlara iş
imkanı sağlandığını anlatarak, Meclis'te çalışmak üzere gazilerden
çalışmak isteyen 10 kişinin daha işe alınacağını belirtti. ''Bu,
sizin yaptıklarınız yanında çok basit bir şey'' derken, duygulanan
Arınç'ın gözlerinin dolduğu görüldü. ''BANA DA SORSANIZ BELKİ AYNI
ŞEYİ SÖYLERİM'' Arınç, bir kişinin ''Eve dönüş yasası'' olarak
bilinen yasadan üzüntü duyduğunu söylediğini belirterek, şunları
kaydetti: ''Arkadaşımın görüşlerine saygı duyuyorum. Bana da
sorsanız ben de belki aynı şeyleri söyleyeceğim. Ama terörün sürgit
devam etmesi elbette doğru değil. Bir şekilde bu ülkede barışın
geri gelmesi, huzurun dönmesi, toplumsal bir barışa doğru yol
almamız gerekiyor. Ateşin içinden geldiniz, sıkıntıyı siz çektiniz,
kurşunlara siz karşı geldiniz, siz yaralandınız. Sizin
hassasiyetinizi anlıyorum. Sizler bu çilenin içinde, bu ateşin
içindeyken bizler sıcak yataklarımızdaydık. Ben size yüzde 100 hak
veriyorum. Ama bu ülkenin Meclisi'nden bir şekilde bir kanun
çıkıyorsa, onun uygulanmasından bir fayda murad edilmişse onu da
gözetmemiz gerekir. Ben bugüne kadar Meclis Başkanı olmadan önce
birçok kanun hakkında konuşmuş bir insanım ama Meclis milletin
iradesinin ortaya koyulduğu bir yerdir. Umarım ki sizin
hassasiyetlerinizi de düşünerek, görerek karar vermişlerdir, bundan
sonra da karar vereceklerdir.'' Geçmişi unutmamak ve geleceğe
bakmak gerektiğini vurgulayan Arınç, geçmişte çekilen sıkıntıların
tekrar yaşanmaması için hep beraber tedbir alınması gerektiği
belirtti. Arınç, ''Bu sizden çok bize düşüyor, beni ikaz ettiğiniz
için ben de çok teşekkür ediyorum'' dedi. ''ATATÜRK İLKE VE
İNKILAPLARINA BAĞLIYIZ'' Ziyarette bir kişinin Atatürk ilkelerine
bağlı olmak gerektiğini, hükümetten ve kendisinden bunu beklediğini
ifade ettiğini söyleyen Arınç, ''Bunları siz de duyuyorsunuz, ben
bu sözlerden alınmıyorum. TBMM'nin başkanı olarak ben TBMM'deki 550
milletvekili adına da Anayasa'da yazılı yemini yapmış birisi olarak
söylüyorum ki; hepimiz Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlıyız.
Anayasa'da gösterilen hedeflerin hepimiz takipçisiyiz. Şu veya bu
düşünceyle, bunu, bunun dışında görmek mümkün değildir'' diye
konuştu. Arınç, ülkeyi çağdaş uygarlık düzeyine kavuşturmak, hatta
onun daha ilerisine götürmenin herkesin hedefi olduğunu belirterek.
laftan çok işin önemli olduğunu vurguladı. Meclis Başkanı Arınç,
şunları söyledi: ''Bugüne kadar ülkede pek çok istismar edilen
konunun içerisinde bizim söylediklerimiz de vardır. İstismarcılar
bu ülkeyi bu hale getirmişlerse bundan sonra gerçek Atatürk ilke ve
inkılaplarına bağlı olan, milletin her gün ilerlemesine yol açan,
Türkiye'yi içinde bulunduğu sıkıntılardan ve krizlerden bir an önce
kurtarıp, başı dik, alnı açık bir millet haline getirmenin yolu
elbette Atatürk ilkelerine sahip çıkmaktan geçer. Bunu bilfiil
yapacağız. Bu çekilen sıkıntılar, son geçtiğimiz 15-16 yıl
içerisinde terörün bir ateş gibi yaladığı Türkiye'de meydana
gelmiştir. Bu işlerin sorumlusu 22. dönem milletvekilleri olmadığı
gibi, henüz 1 yılını doldurmamış hükümet de sayılmamalıdır.
Hepimizin derece derece, sınıf sınıf, gram gram, kilo kilo
sorumluluğu vardır. Artık bundan sonrasına bakıp Türkiye'nin
ilerlemesi, büyümesi, güçlenmesi ve özgürlüklerin doya doya
yaşanması için hepimize düşen görevler vardır. Anayasa bunu
gösteriyor, biz de Anayasamızın sahibiyiz ve ona sahip çıkmaya
devam edeceğiz.'' Arınç bayramlaşırken, korumaları tarafından
gazilere çikolata ve altın verildi.