Gazetecilerin içler acısı hali
Abone olMarmara Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Profesör Doktor Müjdat Şakar, gazetecilerin içler acısı halini ortaya koyan açıklamalar yaptı.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve İletişim Araştırmaları Derneği
(İLAD) tarafından Galatasaray Üniversitesi'nde düzenlenen "2.
Türkiye Gazeteciler Konferansı"nın bugünkü oturumunda, "Medya
Çalışanlarının Sorunları" tartışıldı. Prof. Dr. Şakar, yaptığı
konuşmada, "Türkiye'de pekçok sorun yaşanırken basının iyi bir
sınav verdiğini düşünmediğini" ifade ederek, "basında artık
gazeteci kökenli patronlar döneminin bittiğini ve büyük sermaye
döneminin yaşandığını, bunun da beraberinde pekçok sorunu
getirdiğini" kaydetti. "Bu durumun basın çalışanları açısından da
olumsuzluklar içerdiğini" dile getiren Prof. Dr. Şakar,
"gazetecilerin toplumun en örgütsüz kesimlerinden biri olduğunu,
sendikasız ve sigortasız çalıştırıldığını, fazla çalışma saatleri
ile de en fazla sömürüye maruz kalan kesim olduğunu" söyledi. Prof.
Dr. Şakar, "gazeteciler açlık ve işsizlik tehdidiyle sindirilmiş
durumda. Toplumun en aydın kesimi olan gazeteciler toplumun en
silik kesimi haline geldi" dedi. "Basındaki tekelleşme olgusunun
gazetecilerin daha fazla sömürülmelerine neden olduğunu, birçok
gazetecinin parça başı telif ücreti ile çalıştırıldığını" kaydeden
Prof. Dr. Şakar, "kağıt üzerinde yasal hakları bulunan medya
çalışanlarının bu haklarını kullanamadıklarını" belirtti. Prof. Dr.
Şakar, "sektörde istihdam olanağının azalmasına karşın, yeni işgücü
arzının çokluğunun da çalışanları olumsuz yönde etkilediğini"
bildirdi. MÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Müjdat Şakar, gazetecilik
mesleğinin en önemli dayanağının bağımsızlık olduğunu vurgulayarak,
"medya-sermaye, medya-siyaset ilişkilerinin bunu büyük oranda
zedelediğini" ifade etti. Prof. Dr. Şakar, "Biz, basını 4. güç
olarak nitelendiriyoruz, ama asıl 4. güç medya patronlarıdır" dedi.
TGS GENEL BAŞKANI İPEKÇİ Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel
başkanı Ercan İpekçi de, Türkiye'de gazetecilerin haftada ortalama
48 saat çalıştığını ve bir gün haftalık izin kullanabildiğini
anlatarak, çalışma saatlerinin AB ülkeleri ortalamasının çok
üstünde olduğunu söyledi. "Gazetecilerin fiilen emeklilik hakları
bulunmadığını, gazete patronlarının 'biz çalışanlara kıdem
tazminatlarını nasıl vermeyiz'in peşinde olduklarını" savunan
İpekçi, Türkiye'deki basın çalışanları ile AB ülkelerindeki basın
çalışanlarının haklarını karşılaştırmalı örneklerle anlattı.
İpekçi, 212 sayılı kanunun eksikliklerine karşın gazetecilere
pekçok haklar tanıdığını kaydederek, bu kanunun ve elde edilen
hakların korunması gerektiğini bildirdi. İş Güvencesi Kanunu'nun da
basın çalışanlarına önemli haklar getirdiğini ifade eden İpekçi,
"ancak gazete patronlarının kanunu delmek için çalışanlara yeni
sözleşmeler dayattığını" öne sürdü. "Sendikal haklar kağıt üzerinde
var, ancak medya çalışanlarının yüzde 95'i sendikal haklardan
yoksun" diyen İpekçi, basın çalışanlarının önündeki tehlikelerin
ise; iş kollarının birleştirilmesi yönünde yapılan çalışmalar, 212
sayılı yasadaki kıdem tazminatı hakkına yönelik düzenlemeler ile
Basın Kanunu ve Türk Ceza Kanunu'nda yapılan ve 1 Nisan'da
yürürlüğe girecek düzenlemeler olduğunu söyledi. İpekçi, "Basın
Kanunu ve TCK yürürlüğe girdiğinde gazetecilik yapmak artık yasal
olarak da mümkün olmayacak" dedi. "İçinde bulundukları zor
koşullara karşın basın çalışanlarının sorunlarına ilgisiz
kaldığını" da savunan İpekçi, "gazetecileri sorunlarına sahip
çıkmaya ve örgütlenmeye" çağırdı. ÇGD GENEL BAŞKANI TILIÇ Çağdaş
Gazeteciler Derneği (ÇGD) Başkanı Doğan Tılıç da, teorik olarak
gazeteciler için durumun "karamsar" olduğunu ifade ederek,
gazeteciliğin dünyanın her yerinde güven erozyonuna uğradığını,
bunun da mesleği olumsuz etkilediğini söyledi. Medya sahiplik
yapısının değişmesinin de çok vahim sonuçlara yol açtığını
vurgulayan Tılıç, bunun basın özgürlüğü ve basın çalışanları
açısından olumsuzlukları beraberinde getirdiğini söyledi. "Meslek
olarak kendisi yok olurken, buna bu kadar duyarsız kalan başka
meslek grubu var mıdır bilmiyorum" diyen Tılıç, "Gazeteciliğin
temel sorunu gazeteciler haline gelmiştir" dedi. Tılıç, çözümün
gazetecilerin kendi sorunlarının farkında olarak çözüm üretmeleri
ve örgütlenmeleri olduğunu belirterek, "Bizim kendinde bir meslek
grubu olmaktan çıkıp, kendi için bir meslek grubu haline gelmemiz
gerekiyor" diye konuştu.