Gazeteciler televizyona yakışmadı
Abone olGazetecilerin televizyona yakışmadığını belirten Bayhan, televizyonda başarılı olan gazetecinin çok az olduğunu söyledi.
ZAMAN GAZETESİ'NİN TURKUAZ EKİNDE
YAYINLANAN RÖPORTAJ:
Gazeteciler televizyona yakışmadı
TRT’den gelip özel televizyonlarda kimlik oluşturan isimlerden en
başta geleni Faruk Bayhan. Show TV’nin kuruluşunda görev aldıktan
sonra kendi deyimi ile meslek hayatının en verimli dönemini
yaşadığı Kanal D’de genel yayın yönetmenliği yaptı.
O, ekranlarda görünen bir şöhret olmasa da televizyon dünyasının
görünmeyen starıydı. Birçok televizyon starını keşfetti ve Kanal D
ekranlarında izleyici ile tanıştırdı. Kanal D, zaman içerisinde
neredeyse Faruk Bayhan ismi ile bütünleşti. Fakat hiç beklenmedik
bir anda Kanal D ile yollarını ayıran Bayhan, Star televizyonuna
geçti. Herkes onun gibi bir televizyon ustasının Star’ı, bulunduğu
kötü durumdan kurtaracağını düşünürken umulan olmadı. Star’da
sessiz bir dönem geçirip yapmak istediklerini yapamayınca istifa
etti.
Ulusal bir kanalın başına geçeceği düşünülürken yeni oluşan
Vizyon TV projesinde yer aldı. Fakat Star ile başlayan şanssız
dönem devam etti ve Vizyon TV yayına başlayamadan kapandı. Faruk
Bayhan ile Star’a geçişi ile birlikte yaşadığı tatsız dönemi,
televizyon yayıncılığının bugününü, geleceğini ve MED Yapım’daki
yeni görevini konuştuk. Röportaj boyunca polemiğe girmekten itina
ile kaçınan televizyon duayeninin, sözle ifade etmese dahi Star
döneminde zor günler geçirdiğini anlamak zor değildi.
TRT kökenlisiniz ve özel televizyonlarda üst düzey görevler
yaptınız. TRT kökenlilerin sayısı özel televizyonlarda gittikçe
azalıyor. Bu, bir kayıp mı?
TRT’den ayrılıp özel kanallarda hizmet verenler yaşlandığı için
azalıyor. TRT jenerasyonu bitti. Özel kanallar kendi yöneticilerini
yetiştirdiler, hatta özel kanallardan yetişenler TRT’ye müdür
olarak atanmaya başladı.
Gazeteciler için televizyonda program yapmak kolay para
kazanmanın yolu olarak görülüyor. Gazeteciler televizyonda başarılı
mı?
Şunu kabul etmek gerekiyor; televizyonda çok parlak yayıncı olan
gazetecilerin sayısı çok az. Sayıları on beşi geçmez. Mehmet Ali
Birand, Mehmet Barlas, Savaş Ay.. bunlardan. Aslında gazeteciler
televizyona pek yakışmıyor. Adaptasyonda zorluk çekiyorlar.
Son yıllarda haber daire başkanları genel yayın
yönetmenlerinden daha ön planda. Bu, bir güç yarışına sebep oluyor
mu?
Eskiden haber spikerleri haberleri sunardı. Son yıllarda Ali Kırca,
Reha Muhtar, Uğur Dündar gibi anchormanlar belli bir miktarda
haberin önüne geçtiler. Bir bakıma haberi yönetenler haberin içine
girince ağırlıklarını koydular. Haber programı yapıp gündem
yaratmak konusuna girince haber daire başkanları televizyonların
genel yayın yönetmenlerinin önüne geçtiler. Elbette ki bu, belli
bir rahatsızlık oluşturuyor.
TV’ler neden star yetiştiremiyor?
Program bolluğu var televizyonlarda. Popstar, Ben Evleniyorum gibi
programlar artık ekranları kapladı. Bu yoğunluk televizyon
starlarının yetişmesine imkan vermiyor.
Televizyon yayıncılığını nasıl buluyorsunuz?
Şu anda moda olan yarışma programları. Bunun bir yıl daha devam
edeceğini düşünüyorum. Burada en önemli unsur seyirciyi fazla
istismar etmemek gerekiyor.
İstismar mı ediliyor izleyici?
Zaman zaman ediliyor. Burada çok şey yapmak istemiyorum, buna
dikkat edilmesi gerekiyor.
Televizyonların geleceğini nasıl görüyorsunuz?
Zamanla tematik kanalların oluşacağını düşünüyorum. Bu karmaşık
durum zamanla yok olacak.
Biraz da geçmişe dönelim. Kanal D’yi çok iyi bir çizgiye
getirdiğiniz bir dönemde Star’a neden geçtiniz?
Kanal D’deki çalışma dönemim benim olgunluk çağımdı. Meslek
açısından ve Türkiye’de modern anlamda yayıncılık konusunda ben 35
yıllık meslek hayatım içinde Kanal D’de geçirdiğim altı yıl içinde
en başarılı dönemi yaşadım. Fakat bir yerde uzun süre kalmanın
getirdiği alışkanlıklar olayları rutinleştirebiliyor, bu yüzden
sanırım Kanal D’den ayrılmam konusu belki yeni bir şeyler yapabilme
arzusuna yönelikti.
Peki Star’da bir yönetici olarak yeterli fırsat verildi mi
size?
Şimdi zaten Star olay olduğu andan itibaren olaylar başka türlü
gelişti. O seçim zamanında geçirdiğimiz dönem benim meslek
hayatımdaki en sıkıntılı günlerdi. Her bakımdan Star olayı öyle
bitti.
Zaten seçim dönemi ile bitmişti bende.
İstediklerinizi yapamadınız mı?
Hayır mümkün değildi yapmak. Ancak altı-yedi ay yapabildim
istediğimi.
Peki istediğiniz an ayrılabildiniz mi Star’dan; yoksa
ayrılabilmek için beklemek durumunda mı kaldınız?
Tabii zaman içinde bu konulara girmek istemiyorum; ama ben orada
çalıştığım dönemde birkaç kez ayrılmayı düşündümse de benim bir
ağabey olarak, danışman olarak orada kalmamı önerdiler ve bir
müddet orada devam ettim.
Star’dan ayrıldıktan sonra büyük kanallara geçmektense Vizyon
TV projesine giriştiniz. Kendinizi daha iyi mi ifade
edebileceğinizi düşündünüz?
Şimdi Kanal D, Show TV, Star gibi büyük kanallarda genel yayın
yönetmenliği yaptım. Zamanla belli oranda gençlere yer vermek
gerekiyor, arkadan bir gençlik geliyor. Ben bu tür bir televizyon
yönetmektense üretici bir operasyon içinde olmayı hedefledim.
Çok üzüldünüz mü Vizyon TV projesinin rafa
kaldırılmasına?
70-80 kişilik kadro oluşturuldu. Üzülmemek mümkün değil, o
arkadaşlara ‘bu iş olmuyor’ demek hayatımda yaşadığım en zor
anlardan biridir.
Genel yayın yönetmenliği zor iş. Yani görevini kaybettin mi bir
daha denk iş bulmak zor. Siz bu noktada korkular yaşadınız
mı?
İlla ki genel yayın yönetmeni olacağım diye bir olay yok. Yeni bir
şeyler oluşturabilecek konumları seçmek sana aittir. Oturursun iyi
bir dizi yaparsın, seni tatmin eder. Ölene kadar genel yayın
yönetmeni olarak kalamazsın ki.
‘Artık bir kanalın başına geçmem’ mi diyorsunuz?
Bu olmayacak demiyorum; ama şu aşamada böyle bir şey yok. Açık
söylüyorum, çalışma hoşuma giderse bu şekilde devam ettirmeyi
düşünüyorum.
Şu anda televizyon genel yayın yönetmenlerini nasıl
buluyorsunuz?
Fazla bir şey söylemek istemiyorum; ama şunu söyleyebilirim: Bir
rekabet var. Benim gördüğüm bu rekabetten kaynaklanan anlamsız
yayıncılığa zarar verebilecek şeyler oluyor. Bunların başında
reklam var. Herkes reklam almaya başladı, reklamlar arttı ve
reklamların arasında programlar olmaya başladı. Bunun kısa sürede
çözülmesi lazım.
MED Yapım’da yaratıcı direktör olarak çalışmak sizi tatmin
edecek mi?
Bu beni tatmin edecek diye düşünüyorum, biraz da kendime zaman
ayırma olanağım olacak, bu bakımdan şimdilik deneyeceğiz.
Kendinizi bir star gibi hissettiğiniz döneminiz oldu
mu?
Hayır; ama iyi bir televizyoncu ve yönetici olduğumu hissettim, bu
da benim hakkım.