Gazeteciler, AİHM yoluna çıkın
Abone olYeni TCK'daki basını ilgilendiren hükümlerin değişmemesi, gazetecilere farklı alternatifler sunuyor. Cengiz Hortoğlu, medyaya AİHM'yi alternatif gösterdi.
Cengiz Hortoğlu, isimli yazısında yeni TCK için alınacak önlemi söyledi.
Yazı : Cengiz Hortoğlu
Kaynak :
Yeni TCK haftaya çarşamba günü yürürlüğe giriyor. Basını ilgilendiren maddelerle ilgili olarak önemli bir değişiklik yapılmayacağı açık.
Anlatılan bir fıkranın veya yayınlanan bir resmin sadece açık saçık bulunması bile gazetecinin 3 yıla kadar hapis ve 500 milyar TL'ye kadar para cezası ile yargılanmasına yetecek. Tanık olduğunuz bir olayı, bir konuşmayı bile haber yapmak suç oluyor. Gazeteci için istenecek ceza, çoğu zaman haberi yapılan suçun cezasından daha fazla olacak. Ama kötümser olmamalıyız.
Hep iyimser olan bir arkadaşım girdiği bir davanın sonucunu sorduğumda, 'Davayı kaybettik.' demek yerine 'Temyiz hakkını kazandık.' demişti.
Annibal 'ya bir yol bulacağız ya bir yol açacağız' diyor.
Yeni TCK yürürlüğe gireceğine göre biz de çıkış yolları arayacağız.
Anayasamızın 26. maddesi 'Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir...' diyor
28.maddesi de 'Basın hürdür, sansür edilemez... ' diyor.
Gazeteciler, açılacak davalarda davanın dayandığı TCK maddeleri için Anayasa'ya aykırılık iddiasında bulunulabilirler.
Mahkeme bu talebi yerinde bulursa ilgili maddelerin iptali istemiyle dosyayı Anayasa Mahkemesi'ne gönderebilir.
Almanya, Avusturya, İspanya gibi bazı ülkelerde bireyin doğrudan Anayasa Mahkemesi'ne başvuru hakkı var. Bizde Anayasa Mahkemesi'ne doğrudan başvuru hakkı yok.
Diğer bir yol da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvurmak.
AİHS'nin 10. Maddesi'ne göre 'herkes görüşlerini açıklama ve anlatım özgürlüğüne sahiptir. Bu hak, kanaat özgürlüğü ile kamu otoritelerinin müdahalesi ve ülke sınırları söz konusu olmaksızın haber veya fikir alma ve verme özgürlüğünü de içerir.'
AİHM kararlarına göre de İfade özgürlüğü, demokratik bir toplumun asli temellerinden birisini oluşturup, toplumun ilerlemesi ve her bir bireyin gelişimi için temel koşullardan biridir.
İfade özgürlüğüne ancak AİHS'nin 10. madde 2. fıkrasında yer alan istisnalarla sınırlı olarak müdahale edilebilir. Bu müdahalenin de demokratik bir toplumda gerekli bir müdahale olması gerekir.
AİHM'ne iç hukuk yollarının tüketilmesinden itibaren 6 ay içerisinde gitmek gerekiyor. Bazı istisnai durumlarda iç hukuk yollarını tüketilmeden de AİHM'ne gidilebiliyor.
Yazı : Cengiz Hortoğlu
Kaynak :
Yeni TCK haftaya çarşamba günü yürürlüğe giriyor. Basını ilgilendiren maddelerle ilgili olarak önemli bir değişiklik yapılmayacağı açık.
Anlatılan bir fıkranın veya yayınlanan bir resmin sadece açık saçık bulunması bile gazetecinin 3 yıla kadar hapis ve 500 milyar TL'ye kadar para cezası ile yargılanmasına yetecek. Tanık olduğunuz bir olayı, bir konuşmayı bile haber yapmak suç oluyor. Gazeteci için istenecek ceza, çoğu zaman haberi yapılan suçun cezasından daha fazla olacak. Ama kötümser olmamalıyız.
Hep iyimser olan bir arkadaşım girdiği bir davanın sonucunu sorduğumda, 'Davayı kaybettik.' demek yerine 'Temyiz hakkını kazandık.' demişti.
Annibal 'ya bir yol bulacağız ya bir yol açacağız' diyor.
Yeni TCK yürürlüğe gireceğine göre biz de çıkış yolları arayacağız.
Anayasamızın 26. maddesi 'Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir...' diyor
28.maddesi de 'Basın hürdür, sansür edilemez... ' diyor.
Gazeteciler, açılacak davalarda davanın dayandığı TCK maddeleri için Anayasa'ya aykırılık iddiasında bulunulabilirler.
Mahkeme bu talebi yerinde bulursa ilgili maddelerin iptali istemiyle dosyayı Anayasa Mahkemesi'ne gönderebilir.
Almanya, Avusturya, İspanya gibi bazı ülkelerde bireyin doğrudan Anayasa Mahkemesi'ne başvuru hakkı var. Bizde Anayasa Mahkemesi'ne doğrudan başvuru hakkı yok.
Diğer bir yol da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvurmak.
AİHS'nin 10. Maddesi'ne göre 'herkes görüşlerini açıklama ve anlatım özgürlüğüne sahiptir. Bu hak, kanaat özgürlüğü ile kamu otoritelerinin müdahalesi ve ülke sınırları söz konusu olmaksızın haber veya fikir alma ve verme özgürlüğünü de içerir.'
AİHM kararlarına göre de İfade özgürlüğü, demokratik bir toplumun asli temellerinden birisini oluşturup, toplumun ilerlemesi ve her bir bireyin gelişimi için temel koşullardan biridir.
İfade özgürlüğüne ancak AİHS'nin 10. madde 2. fıkrasında yer alan istisnalarla sınırlı olarak müdahale edilebilir. Bu müdahalenin de demokratik bir toplumda gerekli bir müdahale olması gerekir.
AİHM'ne iç hukuk yollarının tüketilmesinden itibaren 6 ay içerisinde gitmek gerekiyor. Bazı istisnai durumlarda iç hukuk yollarını tüketilmeden de AİHM'ne gidilebiliyor.