Garanti Bankası kredilendi...
Abone olGaranti Bankası yurtdışı sermaye piyasalarından, seküritizasyon yoluyla 325 milyon dolar tutarında kredi aldı. Kredi'nin geri ödemesi iki ayrı bölüm halinde yapılacak...
Garanti Bankası yurtdışı sermaye piyasalarından, seküritizasyon
yoluyla 325 milyon dolar tutarında kredi aldı. Garanti Bankası
Genel Müdürü Ergun Özen'in düzenlediği basın toplantısında yapılan
açıklamaya göre, kredinin 175 milyon doları 5 yıl vadeli, 150
milyon doları ise 8 yıl vadeli olarak sağlandı. Kredinin 8 yıl
vadeli olan kısmı, hazine borçlanmaları hariç Türkiye'nin en uzun
vadeli kredisi olma özelliğini taşıyor. Söz konusu işlemde
yatırımcılara 5 yıllık kısım için libor artı yüzde 0.35, 8 yıllık
kısım içinde libor artı yüzde 0.38 faiz ödenecek. JP Morgan
Standard Chartered tarafından kurumsal yatırımcılara sunulan kredi,
ABD'nin sigorta kuruluşları MBIA Insurance Corparation ve Amuac
Assurance Corparation tarafından sigorta edildi. Seküritizasyon
işlemi, derecelendirme kuruluşu Moody's tarafından Aaa, Standart
Poor's tarafından da AAA kredi notuyla değerlendirildi. Ergun Özen,
düzenlediği basın toplantısında, geçen yılki seküritizasyondan daha
düşük maliyetle temin ettikleri krediyi, kurumsal ve ticari
müşterilerin yatırım ve proje finansmanı ihtiyaçları için
kullanacaklarını söyledi. Özen, basın mensuplarının sorularını
yanıtlerken İntesa ile ilgili olarak iki taraf içinde adil bir
fiyat ve adil bir anlaşma ortaya çıktığı takdirde bu işlemin
gerçekleşeceğini belirterek, şunları söyledi: ''Bu sonuca doğru
gidiyoruz. Burada önemli olan iki taraf içinde makul adil bir
fiyatın çıkması, adil bir anlaşmanın ortaya çıkması lazım. Şu ana
kadar bir ön anlaşma imzalanmıştır. Şu andaki üstünde çalışılan
hisse devir sözleşmesi, inanılmaz derecede kapsamlı. Çok büyük bir
anlaşmadır. Bunun üzerinde şu anda konuşmalar sürmektedir. Finansal
iştirakler bankada kalıyor. Doğuş Holding artık Tansaş hisselerini
kendi holding bünyesinde birleştiriyor. Anlaşmayla ilgili olarak
uzun bir süredir çalışıyoruz, ediyoruz. Artık, adil bir fiyatın ve
adil bir anlaşmanın ortaya çıkması lazım. Bunu, önümüzdeki bir ay
içerisinde sanırım sonuçlandıracağız. Bu işin üç aşaması vardı.
Birincsi ön anlaşma, imzalandı. İkinci en önemli kısım, fiyatı ile
bütün ileriye dönük taahhütleri ile hisse devir sözleşmesi
dediğimiz çok kapsamlı bir anlaşma. Şu andaki safha budur. Eylül bu
işin kapanış tarihidir. Yani paraların verilip, alınması
kısmıdır.'' ''TÜKETİCİ KREDİLERİ KONUSUNDA DERS ALMAMIŞIZ'' Ergun
Özen, tüketici kredilerinde bankacılık sektörünün bekleyişinin
biraz yanlış çıktığını ifade ederek, 1.75-1.80'lere inen tüketici
kredilerinin bugün itibariyle en ucuz bankada 2.45, 2.50, 2.80'lere
gittiğini bildirdi. Özen, ''Sektör olarak yanlış yaptığımızı
düşünüyorum. Biraz fazla hızlı gittiğimizi düşünüyorum. Buna
reaksiyonda hemen geldi. Daha doğru fiyatlama yapmamız lazımdı.
2000 yılındaki o hızlı faiz düşüşlerinden ders aldık, ama tüketici
kredileri konusunda ders almamışız, ben biraz onu gördüm'' diye
konuştu. Kamu bankalarının özelleştirmesine inandığını dile getiren
Özen, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Bu bankaların içinde birşey
olmazsa kimse bunları almaz. Dolayısıyla kamu bankalarının
içerisinde tabii ki tüketici kredileri olması lazım, kamu
bankalarının tabii ki tüketici kredisi vermesi lazım. Onlar da
piyasa faizlerine göre belirlenmeli. Yoksa ben kamu bankalarının
önümüzdeki günlerde tekrar tüketici kredisi vereceğine inanıyorum.
Çünkü, siz bir yandan (ben bankaları satacağım, edeceğim)
diyorsunuz, ama bankaların içinde ne var? Alacak olan adam tüketici
kredisi var mı diye bakacak, bu önemli.'' Mevduata tam güvencenin
kaldırılmasına ilişkin bir soru üzerine de Özen, ''Kimse güveni
kendi tekelinde sanmasın, ne kamu bankaları ne özel bankalar. Güven
kimsenin tekelinde değil'' dedi. Özen, bankacılık sektöründe 5
Temmuz'un geldiğini, sektördeki iyileşmenin çok hızlı bir şekilde
devam ettiğini ve mevduatta bir takım hareketler olabileceğini
belirterek, ''kimse Temmuz'u bekleyipte o gün yapmıyor, şimdiden
ufak bir hareketini görüyoruz. Ama, sistem çok likid olduğu için en
ufak bir likidite krizi yaratacağına inanmıyorum, düşünmüyorum''
diye konuştu.