Galatasaray'dan Fenerbahçe'ye şampiyonluk cevabı! FETÖ iması olay
Abone olGalatasaray Kulübü Başkan Yardımcısı Yusuf Günay, Fenerbahçe'nin TFF'ye yapmış olduğu 28 şampiyonluk başvurusuyla alakalı açıklamalar yaptı. Yusuf Günay, Fenerbahçe'yi Ali Koç ve Aziz Yıldırım'ın sözleriyle vurdu.
Galatasaray Kulübü Başkan Yardımcısı Yusuf Günay, Fenerbahçe'nin TFF'ye yapmış olduğu 28 şampiyonluk başvurusuyla alakalı açıklamalarda bulundu. Fenerbahçe'nin, sahadaki başarısızlıkları nedeniyle yeni bir gündem yaratma çabasında olduğunu ifade eden Günay, 'Bu başvuru haklı ve meşru bir talep değil' dedi.
Günay, kulüp ve başkana yönelik açıklamalarla ilgili "Gereken başvuruları yapacağız." diye konuştu.
GS TV canlı yayınına katılan Tahkim Kurulu Eski Başkanı Türker Arslan, Fenerbahçe'nin aynı konuda daha önce de başvuru yaptığını ve reddedildiğini dile getirdi. Arslan, 'TFF'nin bu belgeyi çıkarması lazım. Tahkim kararı varken yeni bir delil veya gelişme olmadan gündeme getirilemez" diye konuştu.
GSTV Spikeri Ebru Gürsoy; ''FBTV yayınını hicap duyarak takip ettik. Galatasaray'ı hedef alan sözlerle iftiralar, çarpıtılmış belgeler vardı. Sipahioğlu hakaretler etti. Bilgisiz, art niyetli, yalan beyanlar, iki yüzlülük, terör örgütleriyle iltisaklılar dedi. Utanarak takip ettik.'' dedi.
İşte Yusuf Günay'ın açıklamalarından bazı satırbaşları...
Biz bu başvuruyu önce ciddiye almadık. Haklı değil, meşru değil, hukuki değil. 1923-24 yılında oynanan oyunu, 1932 yılında düzenlenen turnuvayı bugünün kurallarıyla şampiyon olarak kabul edilmesini konu alan bir başvuru..."
"TFF'nin Beşiktaş kararı var ona da geleceğiz ama Türkiye bugünkü anlamda kuralları olan bir lige 1959'da kavuşuyor. Siz 90 yıl önce, kuralı olmayan, düzeni olmayan, sürekli olmayan turnuva sonuçlarını bugüne etki edecek tasarrufta bulunamazsınız"
"TFF Tahkim Kurulu daha önce bu konuda ret kararları vermiş. Aynı konu tekrar gündeme getirilmesi spordaki barış ve kardeşliği bozucu bir etki yaratır"
- Üzücü nitelendirmelerle dolu bir program izledik. Bir yönetici bu üslupla konuşmalıdır. Biz camiayı ve yönetimi ayırıyor. Fenerbahçe camiası ayrıdır, yönetimi elbette ayrıdır. Gelinen nokta itibariyle, sahadaki başarısızlıklar Türkiye'yi yeni bir gündemin içine itti. Hem genel başarısızlıklar hem iki kulüp arasındaki sonuçlar Fenerbahçe'yi bu noktaya getirmiş durumda.
Fenerbahçe yöneticisi Metin Sipahioğlu'nun Galatasaray için terör iltisaklı sözleri
Fenerbahçe yöneticisinin Galatasaray camiasına yönelik sözleri son derece yanlış, asla kabul edilemez, sorumluluk sahibi bir kişinin ağzından çıkamayacak sözlerdir. Ülke için üzüntü verici bir durumdur. Metin Sipahioğlu'nun Galatasaray'ı bir terör örgütüyle yan yana kullanması, son derece üzüntü verici.
Bu şekilde sorumsuzca Türkiye'nin önde gelen en büyük sivil toplum kuruluşuna ithamda bulunmak asla kabul edilebilir şey değil. Bizi mecbur bıraktılar, bu şekilde savunma yapmaya. Kast ettiği terör örgütüyle iltisaklı kişiler kimlermiş. Hiçbir başkanımız böyle bir söylemde bulunmadı.
Ali Koç'un seçim sürecinde Aziz Yıldırım'a yönelik sözleri
Ali Koç'un 2018'deki "Ben kötü niyetli biri olsam, o savcıları polisleri ben mi kulübe üye yaptım. Ben mi onlarla maç yaptım, tavla oynadım" ifadeleri ekrana getirildi...
"Galatasaray Spor Kulübü terör örgütüyle iltisaklıdır" diyen birisinin Türkiye'de yöneticilik yapmaması lazım. Bir iki tane profesyonel sporcudan kaynaklanan iftiraların atılması, hiçbir şekilde kimseye fayda sağlamaz. Bunlar çok yakışıksız şeyler.
Aziz Yıldırım'ın sözleri
-Aziz Yıldırım'ın "Haziran 2017'deki "1959'da lig başlamış ve buna göre şampiyonlar belli. Belli statü. Bunlar gidip ligin başlamasından önce 2 yıl şampiyon olmuşlar. Burada zorbalıkla yapılan bir operasyon vardır. Kanuni bir iş yoktur. 1959'dan bu yana sığmıyor. Acayip, acayip işler. "Duruşumuz var" diyorlar. Duruşunuz varsa, gidip yıldızlarınızı iade edin" açıklamaları gösterildi...
"Aziz Yıldırım Bey'in de bu yıldızlarla ilgili başvurusu olduğunu biliyorum. Ancak reddedildi. "
"Gelinen noktada, sahadaki başarısızlıkları nedeniyle yeni bir gündem yaratma noktasına gelmiş durumdalar"
"Son 3 yılda Galatasaray, Fenerbahçe'ye karşı hiç yenilmediği gibi Kadıköy'de üst üste iki maçı kazanmıştır. Bu başarısızlıklarını örtmek için TFF'ye başvuruda bulundular. Bu başvuru haklı ve meşru bir talep değil."
Türker Arslan: Fenerbahçe daha önce başvuru yaptı ve reddedildi"
Tahkim Kurulu Eski Başkanı Türker Arslan: Ben 15 sene Tahkim Kurulu'nda görev yaptım. Benim başkanlığım dönemimde böyle bir başvuru yapıldı. TFF bir karar verdi, biz de bunu onayladık ve Fenerbahçe'nin başvurusunu reddettik. Bu olay federasyonun arşivinde bulunur."
"TFF'nin bu belgeyi çıkarması lazım. Tahkim kararı varken yeni bir delil veya gelişme olmadan gündeme getirilemez. Fenerbahçe'nin genç yöneticisinin beyanları çok düşük seviyede ve terbiyesizceydi. Ben 50 sendir sporun içindeyim. Bu arkadaşımız daha çok genç..."
"Beni o dönemki Fenerbahçe yöneticilerine sorarsa ne kadar tarafsız ve adil hareket ettiğimi bilir. Kararın tarihini bilemem. 2000'li yılların başlarında ret kararı verdik. TFF sorumluluk duygusu içerisinde bu ret belgesini çıkarıp yayınlamalıdır"
Yayın sırasında, Fenerbahçe'nin "Dördüncü yıldız yükleniyor" paylaşımı gösterildi.
Yusuf Günay: Tahkimde karara bağlanan bir konu tekrardan açılamaz
"Anayasa'nın 59. maddesine bir fıkra eklendi. Spor federasyonlarının tahkim kararlarının yargıya kapalı olduğunu, dolayısıyla tahkimde karara bağlanan bir konu tekrardan açılamaz. 2002 yılında Beşiktaş'ın talebinin sonuçlanmasında ilgi çekici bir ifade var..."
"1956-57-58 yılındaki sonuçların lig statüsünde olmadığı yönünde bir ifade var. Aslında 1956 öncesinin yeni bir şampiyonlukla karara bağlanamayacağını da ifade etmiştir..."
Spor Tarihçisi Melih Şabanoğlu: "Bu konuda objektiflik önemli. Tarihçi hassasiyetiyle konuşacağım. Ben Galatasaray kültürüyle büyüdüm. 11-12 yaşında girdiğim bu kültürde objektif tarih çok önemlidir. Fenerbahçe'nin de tarih çalışmalarında görev almıştım...
"Buna hemen itiraz geliyor profesyonel dönemde amatör olarak kazanıldı diye. 1951 yılında ilk profesyonellik çıktığı zaman bütün kulüpler bir anda profesyonel olmadı ki."
"İkinci olarak da bu konuda bir kupa mühendisliğinin yapıldığını düşünüyorum. 1959 öncesi yok sayılıyor deniliyor ama Galatasaray'ın 1953 yılında Türkiye Futbol Birinciliği'nde kazandığı bir kupa var..."
Öncelikle şu iki hususu net bir şekilde söylemek lazım. Kimse 1959 öncesini yok saymıyor. Tahkim Kurulu'nun 2002 yılında verdiği kararla 59 öncesine geçilmiştir. Tahkim'in kararı varken 59 öncesi sayılmıyor diyemeyiz.
2002 yılında Beşiktaş'a verilen şampiyonluklar bu şekildedir. Yani kimse 59 öncesini yok saymıyor. 1951'de profesyonellik kabul edildiğinde herkes profesyonel olmuyor. Kural en az 6 profesyonel oyuncu olması.
"Metin Oktay'lı kadro elenmesine rağmen Avrupa'da ilk galibiyet alan Türk takımı oluyor. Sonrasında da İstanbul, İzmir, Ankara ve Adana'dan da iki takımın katılımıyla Federasyon Kupası düzenleniyor. Beşiktaş iki kez şampiyon olup Avrupa'ya gidiyor..."
1954 yılında UEFA kuruluyor ve 55 yılında Şampiyon Kulüpler Kupasını düzenlemeye başlıyor. Türkiye'ye 'Senin şampiyonun kim?' diyor. TFF bakıyor ki şampiyonu yok. 1955 yılında İstanbul şampiyonu olan Galatasaray'ı gönderiyor turnuvaya...
Galatasaray profesyonel sözleşme imzalatmadığı asıl kadrosuyla 52-53 turnuvasına katılıyor ve şampiyon oluyor. Turgay Şeren kupayı alıyor. Kupa mühendisliği yapılıyor burada..."
1959'daki Milli Lig de 4 şehir takımı olmasına rağmen farklıdır. O dönem TFF'nin kararıyla mahalli yani şehir ligleri kapanıyor. Ondan sonra milli lig başlıyor. Artık şehir ligi yok. Takımlar bütünüyle ulusal turnuvaya katılım için çalışıyor..."
"Milli Küme 1937 yılında 'Acaba ulusal bir turnuva başlatabilir miyiz' düşüncesiyle başlıyor ama seçici bir düzen var. Önce İstanbul Ligi oynanıyor, ilk 4 takım katılabilir. Sonra Ankara ve İzmir'den ikişer takım gelebiliyor..."
1959 yılında başlayan Milli Lig'e 3-4 ilden takımlar katılıyor deyip, 1937'de başlayan Milli Küme'yi karşılaştırırsanız iki farklı gezegeni karşılaştırmış olursunuz. İki farklı sistem var burada..."
Yusuf Günay: Gereken başvuruları yapacağız
Kulübümüze ve başkanımıza karşı yapılan açıklamalar karşılıksız kalmayacak. Gereken başvuruları yapacağız. Camdan köşkte oturuyorsanız başkasına taş atmayacaksınız. Ben yayına tarihçiyle çıktım. Siz de bu konudaki görüşünüzü belirtin...
"Oğulcan Çağlayan'a verilen cezada Galatasaray'ın ayartan kulüp olmadığı kararda yazarken kulübümüzü töhmet altında bırakmaya çalışmalar. Sahadaki başarısızlığın oluşturduğu olumsuz bir durum var. Ciddi bir travmayla karşı karşıyalar..."
Son 3 yıla bakıldığında rekabete ve futbola karıla geleceğini düşünmüştük ama olmadı. Saha dışı konular zorlandı hep. Fatih Terim'in TFF'den aldığı tazminatla ilgili yapılan açıklamalar vardı. O tazminat Çocuk Esirgeme Kurumu'na bağışlandı