Galatasaray Bursa'ya yatacak mı?
Abone olSon günlerde herkesin birbirine sorduğu bu soru bu kez Adnan Polat'a soruldu. Galatasaray Başkanı'nın tepkisi hayli sert oldu.
Adnan Öztürk’e karşı zaferle çıktığı seçimden bu yana hiç özel
röportaj yapmayan Galatasaray Başkanı Adnan Polat, Habertürk'e
konuştu.
Galatasaray'ın başkanı çok şey söyledi. Gündemde dolaşan her konuya
parmak bastı. Ancak konu Bursaspor'la yapacakları maça
gelince, dikkatli konuşmayı da, temkinli açıklamaları da bir kenara
bıraktı ve ağzına geleni söyledi..
Polat, F.Bahçe’nin derbilerde özellikle Kadıköy’de neden başarılı
olduğunun teşhislerini ortaya koydu. Fenerbahçe-Beşiktaş maçından
önce federasyon üyelerinin niçin dikkatini çektiklerini açıkça
anlattı. Kendi takımı ile ilgili çok önemli detaylar verip
futbolcuların “Eyvah yandık” diyeceği sinyaller gönderdi.
İşte Polat'ın açıklamalarından öne çıkanlar:
AHLAKSIZLIK YAPACAK DEĞİLİZ
Galatasaray’ın Bursa’ya yatacağını düşünen geri zekalıdır. Bunu
söyleyene “Salak” derim. Aslantepe’de Şampiyonlar
Ligi maçları oynamak istiyoruz. Fenerbahçe şampiyon olmasın diye de
kalkıp ahlaksızlık yapacak değiliz..
Galatasaray olarak önümüzde kalan son 4maçı da kazanmamız lazım.
Hâlâ şampiyonluk için şansımız var. Ayrıca Fenerbahçe’nin zor
maçları var. Ve üstelik Fenerbahçe “Kolay” denilen
maçlarda puan kaybedilen bir takım. Bu şekilde bize şampiyonluk
bile verdiler. Biz önümüzdeki yıl Şampiyonlar Ligi karşılaşmalarını
Aslantepe’de oynamak istiyoruz. Bu yüzden 2.’lik bile bize bunu
sağlıyor.
Farz edin Beşiktaş’ın Şampiyonlar Ligi’ne gitme ihtimali belirdi.
Bursa’yı Bursa’da yenemezmi Beşiktaş? Elbette yenebilir. O durumda
biz de şampiyon olamazmıyız, oluruz. Bu ligde her şey mümkün ve
sonuna kadar kovalayacağız. O yüzden tüm bunları ortaya koyarak
“Galatasaray Bursa’ya yatacak” diyen adama
“Salak” derim. Bunu düşünen geri zekalıdır.
Elbette “Biz olamazsak F.Bahçe de şampiyon olmasın” düşüncesi var.
Bu normal. Aynısını Fenerbahçe de düşünür. Ama Fenerbahçe şampiyon
olmasın diye de kalkıp ahlaksızlık yapacak değiliz. Olaylara yapıcı
yaklaşmaya çalışıyoruz. Federasyonun işi zor, biliyoruz. Ve tam
desteğimizi de veriyoruz. Ama futbolun marka değerinin yükselmesi
konusu tam tersi bir mekanizmaya dönüştü. Hiç kimse sahada oynayan
takımların gerçek yüzünü bilmiyor. Kim daha güçlü anlaşılmıyor.
Kalite artacağına daha aşağıya gidiyor. Çünkü saha içi yönetimleri
çok başarısız.
FENER’LE 20 PUANLIK FARK VAR
Lehinize ve aleyhinize yapılan hataları topladığınız zaman bizim
F.Bahçe ile aramızda 20 puanlık artı bir değer çıkıyor. Bunların
kasetleri ve CD’leri var. Baskı yapanlar kazandı, yapmayanlar ise
hep kaybetti. Oynanan futbolun önemi hiç kalmadı. Kim bağırdıysa
bağırdığı kadar kazandı. Federasyon veMHK de alet oldu. İşin tadı
kaçıyor.
KADIKÖY'DE ÖDLERİ PATLIYOR
F.Bahçe’nin Şükrü Saracoğlu’ndaki derbilerdeki en büyük etkeni; 12.
adamı... Futbolcularımız orada yüksek strese giriyor.
Hakemler de korkuyor, ödleri patlıyor. Fenerli oyuncular o statta
dokunulmazlık mertebesine ulaşıyor!
Fenerbahçe seyircisini gerçekten tebrik etmek gerekiyor. Hakemlere
öyle güzel bir baskı kuruyorlar ki, dolayısıyla onlar da o baskı
altında hata yapabiliyor. Fenerbahçe’nin derbilerdeki başarısının
en önemli etkeni, stadı dolduran 12. adamları. Oraya giden
futbolcu ne derseniz deyin mutlaka etkileniyor. Taraftar alınan
galibiyetlerin büyük bir bölümünde pay sahibi. Bizim oyuncularımız
da orada yüksek strese giriyor. Bu negatif etken oluyor. Sonuçta
onlar da insan. Hakemler Kadıköy’de korkuyorlar. Ödleri patlıyor.
Fenerbahçeli futbolcular o statta dokunulmazlık mertebesine
ulaşıyorlar! Çünkü hakemler Fenerbahçe aleyhine karar vermekten
çekiniyorlar.
PSİKOLOJİK OLARAK EROZYONA UĞRUYORUZ
Bizim talebimiz, hakemlerin sahaya çıkıp normal kuralları
uygulaması. Ama o baskıda bunu yapamıyorlar. İlk maçımızı
hatırlayın. Keita bizim en önemli oyuncumuz. Roberto Carlos 7
saniye süren bir faul yaptı. Hakem de hep izledi. Sonra da Keita
sinirlenip yumruk attı ve kırmızı kartı gördü. O maçta büyük hayal
kırıklığı yaşadık. Bir de ofsayttan gol yedik. Bünyamin Gezer’in
orada ödü koptu. Oysa mesleki açıdan korkusu olmaması lazım.
Ama öyle korktu ki... Zaten derbilerin anlamı çok başka. Bu maçlar
sadece 3 puanlık değil, hatta 6 puanlık bile değil. Daha öte. Bir
de psikolojik etkileri oluyor. Psikolojik erozyona uğruyorsunuz.
Mustafa Denizli benim çok eski arkadaşım. Son F.Bahçe-Beşiktaş
karşılaşmasından sonra “Hakemlik yürek işi” dedi.
Hiç konuşmazdı, o da konuştu. Ben de o söze ilave ediyorum:
Hakemlerin Kadıköy’de ödleri patlıyor...
‘GÖÇEK'İN YERİNE BAŞKA HAKEM ATAYIN’ DEDİM
İşin ucunun bize dokunacağını düşünerek derbi öncesi Özgener ve
Arıboğan’a “Göçek’i atarsanız büyük kriz
başlatırsınız” uyarısı yaptım
Fenerbahçe-Beşiktaşmaçında ne düşündüysemhepsi yaşandı.
Beşiktaşlılar Hüseyin Göçek’e itiraz etti. Ben de maç öncesi, Göçek
ismi resmi olarak açıklanmadan başkan (Mahmut Özgener) ve
başkan yardımcısı (Lutfi Arıboğan) ile konuştum. Çünkü
işin ucunun bize dokunacağını biliyordum.
“Göçek yerine başka hakem atayın” tavsiyesi
yaptım. “Büyük bir kriz başlatırsınız” dedim. Ama
yine de Göçek atandı. Hem takımlara hem de Göçek’e yazık. G.Saray,
Beşiktaş ve Bursa; hepimiz mağduruz. F.Bahçe’nin başarısına da
gölge düştü. Yazık değil mi bu kulüplere? Şartmıydı Göçek’i ille
bumaça atamak? “Bu işin tek yetkilisi benim”
dediğin zaman böyle olur. Bunu nasıl temizleyecekler? Geçen yıl
Sabri’ye “Marka değerini düşürüyor” diye ceza
verdiler. Peki Bilica ne olacak? Onun yaptığı nedir? Bu durumlarda
federasyon erozyona uğrar. Tamamen çifte standart. İspanya’dan bile
bizimle alay ediyorlar.
GENÇERLER’İN FENER LEHİNE KAÇINCI
KATLEDİŞİ
Aslında son derbiyi birinci derecede katleden adam Serkan
Gençerler’dir. Bu ilk değil, kaçıncı oldu. Başka yan hakem mi yok?
Bir bakın vukuatlarına... Niye sürekli bu maçlara Gençerler
veriliyor? O zaman insan Gençerler’in kasıtlı olarak bu maçlara
verildiğini düşünüyor. Bu adamın F.Bahçe lehine kaçıncımaç
katledişi. Hüseyin Göçek Serkan ile kaç karşılaşmaya çıkmış? Ona da
bir baksınlar. Kalan maçlarda speküle edilmemiş ve yıpranmamış
hakemlere ihtiyaç var. Maçlar aynı saatte oynanacaksa bu son 4
haftada belirlenmeliydi. Ama belirlenmedi.
SARVAN BECEREMİYOR
Büyük organizasyonlarda neden Türk hakemi yok, bunu sorgulamak
lazım. Bütün hakemler mi kötü? Değil tabii... İdari anlamda iyi
yönetilmiyorlar. MHK’yi yönetenler iyi yönetemiyor. Federasyon ona
güvenmiş, görev vermiş ama Oğuz Sarvan bu işi yapamıyor. Geçen yıl
Sivas maçında raporlar değişti, yalan beyanlar hazırlandı. Hepsinin
raporunu tuttuk ama bir şey değişmedi. Genel kurulda beyaz sayfa
açmalarını istedik ve onları destekledik. Ama değişen bir şey
olmadı. Güvensizlik ortamı oluştu. Olmazsa, yapamıyorlarsa onu
değiştirmek sizin işiniz. Sarvan’ın kötü niyeti yok. Ama
beceremiyorlar. Vizyonları yetmiyor. Futbolu Mahmut Özgener ve
Lutfi Arıboğan yönetiyor. Dürüstler ve art niyetleri yok. Ama
telkinleri dikkate almıyorlar. “Biz biliriz, biz
yönetiriz” diyorlar. Bu iş yıpratıcı. Sezon başında
MHK’nin alternatifi düşünülebilirdi. Oysa hakemler dışında hiçbir
sıkıntıları yok. Ayrıca federasyonun gitmesi de çözüm değil.