Gafletin fotoğrafı

Iraklı muhaliflerin Süleymaniye'de başlayan zirvesini izleyecek 'gerçek basın mensupları' önceki gece güçbela Irak'a giriş izni alabilirken, gazeteci kimliği taşıyan ABD'li ajanlar haftalardır orada... Üstelik, bu 'sahte gazeteciler', bölgeye gelen gazetecilerin üstünü bile arıyor... Kimse de 'Sen ne yapıyorsun kardeşim' diye hesap soramıyor... Amerikalılar, adeta yerel halkın parçası haline gelmiş... Kahvelerde rahatça oturup Iraklı Kürtler'le sohbet ediyorlar. Hepsi, yerel halkın kullandığı lisanları, tüm lehçeleri ile biliyor... Kürtçe'yi, Türkmence'yi, Asurice'yi ve Arapça'yı ana dili gibi konuşabiliyor... Onları, gazetecilerden ayıran çok önemli bir başka özellikleri daha var... İzne ihtiyaç duymaksızın her yere gidiyorlar. Ciplere atlayıp istedikleri yerin fotoğrafını çekiyorlar... Uydu telefonları, dizüstü bilgisayarları ile haber geçer gibi bilgi, belge ve fotoğraf gönderiyorlar... Bölgenin topografik haritalarını çıkartıyorlar... BÖLGEDEKİ yerel Kürt yönetimi, Amerikalılar'ın bir dediğini, iki etmiyor... Peşmergeler, ajanlara rehberlik ediyor... Erbil'deki Tower Hotel'de kalan ajanlar, sık sık Kürt yetkililerle bir araya geliyor... 'Stratejik' konularda bilgi alışverişinde bulunuyor. Bölgeden gelen her fotoğrafta, bir harita mutlaka kadraja giriyor. Van Gölü'nü bile içine alan bu harita, sözde Kürdistan'ın haritası... ABD'liler, bu haritanın gölgesinde pazarlık yapıyor... Ve insanın aklına şu soru takılıyor: 'Biz, ABD askerine sınırlarımızı açmak için yaklaşık 6 milyar dolar alacağız... Ya Kürtler; onlar ne alacak?' Kaynak : Star