G20 Zirvesinde ikinci ve son gün

G20 Zirvesi için Meksika'da bir araya gelen dünya liderleri Avrupa'nın borç kirizine ilişkin gergin konuşmalarla geçen bir günden sonra ikinci gün görüşmelerine başladılar.

Zirvenin ikinci ve son günü sonunda, istihdam yaratılması ve büyümenin desteklenmesi konusunda ortak niyet belirten bir bildiri yayımlanması bekleniyor.

G20 liderleri, Avrupa ülkelerinin de Euro Bölgesi'ndeki borç krizinin üstesinden gelinmesi için harekete geçmeye çağırdılar.

Meksika zirvesi, büyük borç yükü altındaki Yunanistan'da koalisyon hükümeti kurma girişimlerinin sürdüğü ve İspanya'da borçlanma maliyetinin yine tırmandığı bir sırada gerçekleşiyor.

BBC muhabiri Andrew Walker, Avrupa'nın açıkça büyük bir tehlike içinde olmasına rağmen, dünyanın başlıca ileri ve yükselen ekonomilerinde de sorunlar yaşandığını; bunların başında ABD ve Çin'in geldiğini kaydediyor.

Andrew Walker, Meksika'nın Los Cabos kıyı beldesinde bir araya gelen G20 liderlerinin başını ağrıtacak bir diğer sorunun da, Hindistan ekonomisinin yavaşlaması olduğunu belirtiyor.

Bununla birlikte Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika'dan oluşan BRICS grubu, Uluslararası Para Fonu'na katkılarını artırma taahhüdünde bulundular.

IMF, gelecekteki mali krizlerin önlenebilmesi amacıyla kasasındaki fonları artırma çabası içinde. BRICS ülkeleri, IMF içinde, kendilerine daha fazla söz hakkı sağlanması için oylama reformuna gidilmesi karşılığında, 10 milyar dolar katkı sağlama önerisinde bulundular.

Çin de, IMF'nin kriz önleme fonuna 43 milyar dolar katkı taahhüdünde bulundu. Söz konusu fon neredeyse iki kat artarak 456 milyar dolara ulaşmış durumda.

Nihaî bildiri hazırlanıyor

Halen zirve yetkilileri nihai bildiriye son şeklini veriyorlar. Associated Press ajansının eline geçen taslak metne göre, G20 üyesi olan Euro Bölgesi ülkeleri, bölgenin bütünlüğünü ve istikrarını korumak için gereken her türlü siyasi önlemi alacaklarını taahhüt ediyorlar.

Muhabirler, bildiride bütçe kesintileri ve kemer sıkma önlemlerinden ziyade, kamu harcamaları yoluyla yeni istihdam olanakları yaratılması üzerinde odaklanıldığını kaydediyorlar.

Dünkü konuşmalarda birçok lider, Euro Bölgesi kriziyle başetmede ilerleme sağlanamamasından büyük kaygı duyduklarını açıklamıştı.

Dünya Bankası Başkanı Robert Zoellick, "Avrupa'nın ne yapacağını bize anlatmasını bekliyoruz" demişti.

Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso ise, AB'nin şimdiye dek krizi ele alma şeklini kuvvetle savundu ve Kanadalı bir gazetecinin, "Avrupalılara yardım etmek için Kuzey Amerikalılar niye servetlerini tehlikeye atsın?" şeklindeki sorusuna yanıt olarak, "Açıkçası demokrasi ya da ekonomiyi idare etme dersi almak için burada değiliz. Bu kriz, Avrupa'da başlamadı." dedi.