Futbolcudan Twitter filozofu olur mu?
Abone olFutbolcu Joey Barton hapse girip çıktıktan sonra Twitter'da kendisini yeniden yarattı. Ama futbolcudan feylesof olur mu?
Pekçoklarına göre Joey Barton ne kadar uğraşırsa uğraşsın adam olamaz.
Futbolculuk kariyerinde bir takım arkadaşının gözünde puro söndürdüğünü, bir gece dışarda eğlenirken birini 20 kere yumruklamaktan hapse girdiğini unutmak mümkün değil.
Ancak başkalarına bakarsanız da Newcastle United oyuncusu
Barton, Twitter mesajlarıyla bir zamanlar Eric Cantona'nın altın
döneminde çizdiği "felsefi sporcu" portresiyle aşık atar hale
geldi.
Son baktığımızda @Joey7Barton adresinin 450 bin takipçisi vardı.
Bir diğer İngiliz futbolcunun, Wayne Rooney'nin takipçilerinin yarısı belki. Ama Barton mesajlarında modern futbolcunun banal dertlerinin çok ötesinde konulara değiniyor.
Başbakan David Cameron'un Büyük Toplum projesinin ideolojik temellerini tartışıyor, Smiths grubunun şarkı sözlerini beğendiğini, mimar Isambard Kingdom Brunel hayranı olduğunu yazıyor, Virgil, Seneca ve Nietzsche gibi filozofların sözlerini paylaşıyor.
Hükümeti Hillsborough stadyum felaketinin resmi kayıtlarını açıklamaya çağıran dilekçeye destek verdi; çok sayıda ünlünün de desteğini topladı.
Londra'da başlayıp hızla yayılan isyanlara yanıtı "Şiddet daima yanlış anlamadan ve kendine hiç değer vermemekten ya da çok az değer vermekten kaynaklanır - en azından benimki öyleydi" demesi, medyada geniş ilgi topladı.
Kimileri bu mesajlara bakarak Barton'ın artık takım arkadaşı Ousmane Dabo'ya yumruk atan adam olmaktan çıkıp, sorunları olduğunun ve onları çözmesi gerektiğinin bilincinde olan bir insana dönüştüğünü söylüyor.
İsyanlar sonrasında toplumda "kötülerin ıslah edilip edilemeyeceği" tartışmaları yapılırken, Barton ilginç bir örnek.
Bu ne perhiz?
Ama bazıları da Barton'un yeni bir sayfa açtığına inanamıyor; Twitter'daki düşünceli hali ile bu sezon oynadığı iki maçta da kavgaya katılmasının çeliştiğine dikkat çekiyorlar.
Felsefeci Dergisi'nin genel yayın yönetmeni Julian Baggini, Barton'ın şiddetle ilgili o ünlü twitter mesajının hemen ardından, yağmacıları "zihinsel özürlü" diye niteleyip bir de okkalı küfür savuran bir mesaj attığını hatırlatıyor.
Baggini'ye göre "Barton gibilerinin Nietzsche okumasına şaşırıp kalanlar aslında snobluk yapıyor. Ama onun slogansı mesaj çabalarını, entellektüel bir değeri varmış gibi değerlendirmek de aynı derecede snobluk. Ne küçük görmeliyiz onu, ne de alkışlamalıyız. Barton belki alışılagelmiş futbolcu kalıbının öngördüğünden daha fazla düşünüyor. Ama o kadar da iyi değil."
Financial Times'da köşe yazarı olan ve Futbol Adamları isimli bir kitap yazan Simon Kuper ise Barton'u, İngiliz futbolundaki entelektüel karşıtı havaya karşı durabildiği için kutlamak gerektiğini söylüyor.
Kuper; İskoç, Hollandalı ve Alman futbolcuların aksine İngiliz futbolcuların kulüplerine transfer olur olmaz, her türlü ufuklarını genişletme çabasından kesinkes caydırıldıklarını öne sürüyor.
Barton'ın tahtına oturduğu söylenen Eric Cantona, 1995 yılında bir taraftara neden saldırdığını anlatmak üzere çıktığı basın toplantısında yalnızca tek bir cümle sarf ederek herkesi şaşırtmıştı:
"Martılar tekneyi takip eder, çünkü denize sardalya atılmasını ister."