Furkan'ın mezarı başında müslüman oldu
Abone olMavi Marmara'da şehit edilen Furkan onu çok etkilemişti. İrlandalı aktivist Kayseri'de onu mezarı başındaydı.
İrlandalı aktivist Cueeva Butlerly, Gazze'ye yardım
götüren gemilere İsrail tarafından düzenlenen saldırıda hayatını
kaybeden Furkan Doğan'ın ailesini ziyaret etmek için geldiği
Kayseri'de Müslüman olarak ''Ayşe'' adını aldı.
Butlerly müslümanlığı seçmesinde birinci nedenin "onun
bir örnek teşkil etmesidir. Saflığı, inancı ve gücüyle daha 19
yaşındaki birinin hayatının baharında mücadeleyi, cihadı seçmiş
olması" olarak gösterdi.
Butlerly, Furkan Doğan'ın Talas ilçesindeki mezarını ziyareti
sırasında kelime-i şehadet getirerek Müslüman oldu.
9 YILDIR MÜLTECİ KAMPLARINDA GÖNÜLLÜ
Daha sonra İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı
Kayseri Şubesi'ni ziyaret eden Butlerly, burada gazetecilere
yaptığı açıklamada, son 9 yıldır Filistin, Irak ve Lübnan'daki
mülteci kamplarında gönüllü olarak çalıştığını söyledi.
HAYATI İNSANİ YARDIM KURULUŞLARINDA GEÇTİ
İrlanda doğumlu olmasına rağmen ailesi insani yardım kurumlarında
çalıştığı için Batı Afrika ve Latin Amerika'da büyüdüğünü ifade
eden Butlerly, ''Son 9 yılımı Filistin'de ve mülteci kamplarında
geçirdim. Çünkü, Filistin'in özgürlük mücadelesine inanıyorum,
intifadaya inanıyorum. Dünyanın her tarafından insanların
Filistin'in haklı özgürlük mücadelesine destek vermesi gerektiğine
inanıyorum. Ben de batıdan biri olarak bu mücadeleye katılmanın
insani bir sorumluluk olduğunu düşünüyorum'' diye
konuştu.
OLGUNLUK, ONUR VE MİSAFİRPERVERLİK
Butlerly, İslam toplumunda gördüğü inanç, olgunluk, onur,
misafirperverlik ve gücün Müslümanlığı seçmesi için etkileyici bir
ilham kaynağı olduğuna dikkati çekerek, şunları anlattı:
FURKAN BANA ÖRNEK OLDU
''Uzun yıllardır kendimi İslam dinine yakın hissediyordum. Fakat
Mavi Marmara gemisinde şehit olan Türk kardeşlerimiz Furkan, Ali
Haydar, Cevdet, Nejdet ve diğer kardeşlerimiz bu topluluğa katılmam
için bana örnek oldular. Böylece hepimiz kardeş, aynı toplumun ve
insanlığın parçası olabiliriz. Yaptığım seçimi iki seviyede
görüyorum. Birincisi ruhani boyutu, ikincisi de politik yönü ki; bu
batı dünyasındaki İslamafobi ile mücadele
gerekliliğidir.
"BİR ÇOK KİŞİNİN ŞEHADETİNİ GÖRDÜM"
Son 9 yılda Filistin'de, Irak'ta ve Lübnan'da bir çok kişinin
şehadetini gördüm. Bunların hepsi beni etkiledi ancak Furkan'ın
kabrinde Müslüman olmayı seçmemin sebebi; onun bir örnek teşkil
etmesidir. Saflığı, inancı ve gücüyle daha 19 yaşındaki birinin
hayatının baharında mücadeleyi, cihadı seçmiş olması kendi
rüyalarını Filistin özgürlüğü için Filistinliler için feda etmiş
olması tüm dünyadaki genç ve yaşlı herkes için örnek teşkil
etmelidir. Onun örneği bize bencil olmamayı, diğer insanlar
için düşünmenin ve mücadele etmenin hepimizden daha önemli olduğunu
göstermektedir. Furkan'ı, Ali Haydar'ı, Cevdet'i, Nejdet'i, Çetin'i
ve diğer şehitlerimizi Filistinli, Lübnanlı, Iraklı şehitlerimizi
onore etme yolunun zulme karşı yapılan bu mücadeleye katılmak
olduğunu düşünüyorum.''
''FURKAN VE RACHEL BİRBİRİNE ÇOK
BENZİYOR''
Gazze'de 2003 yılında bir Filistinli'nin evinin yıkılmasını
engellemeye çalıştığı İsrail buldozerinin altında kalarak ölen
Amerikalı barış eylemcisi Rachel Corrie'nin de arkadaşı olduğunu
dile getiren Butlerly, ''Rachel ile Gazze'de aynı organizasyonda
çalışıyorduk. Rachel uluslaraarası dayanışmanın ne demek olduğunun
bir diğer örneğidir. Evinden, ailesinden ayrılarak rahat bir hayatı
bırakıp ön saflarda mücadeleye katılıp fedakarlık yapmak ve risk
almak adına... Bana göre Rachel ve Furkan birbirlerine çok
benziyorlar, ikiside çok genç, ikiside zeki ve olgun. Furkan'nın
hatırası tüm dünya için yeni bir Rachel Corrie oldu. Çok genç,
inançlı ve güçlü'' diye konuştu.
Butlerly, kara konvoyu ve filo çalışmaları sırasında İHH ile
çalışma tecrübesinin kendisi için bir onur olduğunu belirterek,
şöyle devam etti:
''İHH dünyadaki en iyi insani yardım kuruluşlarından biri, hatta en
iyisi. Disiplinli etkili, 120'den fazla ülkede faaliyet
gösteriyorlar. Amerikalı ve bazı batılı hükümetlerin İHH'ye
saldırılarına karşı koymalıyız. Çünkü bu saldırı insanlığa
yapılan saldırıdır. Bu saldırılara karşı durma sorumluluğumuz var.
Çünkü İHH'nin insan hakları ve insani yardım için çalışan örnek bir
kurum olduğunu düşünüyorum.''
''KURAN'A KARŞI DERİN BİR SAYGIM VAR''
Tüm dinlere ve insanlığa daha iyi olma yolunda rehber olan
kitaplara karşı ve özellikle Kuran'a karşı derin bir saygısı
olduğunu belirten Butlerly, ''Kuran'ın yaşamımız için çok
iyi bir rehber olduğuna inanıyorum. Fakat sadece ibadet etmenin
yeterli olmadığını İslam dinindeki cihad konseptinin insan için
dahili ve zahiri yönüyle çok önemli olduğunu düşünüyorum''
diye konuştu.
Butlerly, İslamiyet'i seçmesinin özel bir nedeni de olduğuna
dikkati çekerek, şunları anlattı:
''Kayseri çok özel bir yer. Aslında uzun yıllardır Müslüman olma
konusunu düşünüyordum. Furkan'ın mezarını ziyaret ettiğimde, sadece
mezarını değil ailesini gördüğümde, ananesinin, babasının,
kardeşlerinin olgunluğu, ağırbaşlılığı, gücü ve güzelliği bana
İslam'daki yolculuğuma başlama noktası için ilham verdi. Bu
yolculuğa saf güçlü ve inançlı insanlarla başlamak istedim.
Furkan'ın bir örnek olduğunu ve tüm insanların etkileri az veya çok
olsun onun gittiği bu yolu takip etmeleri gerektiğini
düşünüyorum.''
Hacca gitmenin çok önemli olduğuna inandığını dile getiren
Butlerly, ''Ancak, Furkan'ın kabri gibi, Cenin, Gazze gibi yerleri
ziyaret ederek kendi küçük haccımızı yapabileceğimizi, bunun
İslam'ı ve özgürlük mücadelesini anlamanın bir yolu olduğunu
düşünüyorum'' dedi.