Fransanın konuştuğu Türk anne!
Abone olKızını yaşatmak için 17 yıl mücadele eden Türk anne bu serüvenin kitabını yazdı.
Fransa'nın başkenti Paris'te yaşayan Meral Tüzün'ün
tedavisi imkansız hastalığa yakalanan kızı Berivan'ı yaşatmak için
17 yıl boyunca verdiği mücadeleyi anlatan kitabı, Fransa'da büyük
ilgi uyandırdı.
''Max Milo'' yayınevi tarafından basılan ve 5 Şubatta satışa
çıkarılan ''Une Derniere Preuve d'Amour: Mon Combat Pour ma Fille''
(Son Bir Sevgi Kanıtı: Kızım İçin Verdiğim
Mücadele) adlı kitap, Fransa'nın en büyük kitabevi zinciri
Fnac'ta son bir hafta içinde en çok satılan 100 kitabin arasında
girdi.
Meral Tüzün'ün kitabı, bir annenin 17 yıl boyunca bitkisel
hayattaki kızını yaşatmak için verdiği mücadele ile birlikte
Fransa'da ötanazi tartışmalarına da önemli ölçüde ışık tutuyor.
TF1 televizyon kanalı ve La Croix gazetesi, Meral Tüzün ile
röportaja ve kitaba geniş yer verirken, ötanazi ile ilgili
tartışmaları da kamuoyunun gündeme taşıdı.
Meral Tüzün, 17 yıllık bir mücadelenin ardından, kızının
artık daha fazla ızdırap ve acı çekmemesi için 2007 yılında
hastanede ölümüne izin vermişti.
Tüzün, 2005 yılında Fransa'da çıkan yasanın verdiği
hakka da dayanarak, kızının acı çekmemesi için uyutulduktan sonra,
dışarıdan sonda ile beslenme ve su borularının kesilerek ölümünün
sağlanmasına onay vermişti.
Ötanazinin suç olduğu Fransa'da, 2005 yılında kabul edilen ve
''Leonetti'' adıyla anılan yasa, hastalıklarına çare bulunulamayan
kişilerin, ağrılarının ilaçlarla dindirilmesi dışında, tedavilerine
son verilmesine olanak sağlıyor.
1990 yılında daha 11 yaşındayken hastalığın ilk belirtilerini
hisseden Berivan, yavaş yavaş sinir sisteminin çökmesinin ardından
kısa bir süre sonra bitkisel hayata girmişti.
Doktorların altı ile iki sene arasında yaşayacağı tahminlerine
rağmen Meral Tüzün, kızının tedavisi için dünyanın dört bir
yanındaki tıp merkezleriyle ilişki içine girmiş ve alternatif tıp
dahil kızının tedavisi için farklı metotların denenmesine izin
vermişti.
Kızının tedavisi için ABD ve İngiltere'ye giden ve buradaki tıp
merkezlerinden de yardım alan Meral Tüzün, 17 yılın sonunda tedavi
için bütün umutlarını yitirdikten sonra kızına artık daha fazla acı
ve ızdırap çektirmenin haksızlık olacağı düşüncesine sahip
olmuştu.
Fransa'ya eşiyle birlikte göçmen işçi olarak gelen ve tekstil
fabrikalarında çalışan Tüzmen, kızı için hem 17 yıl süreyle verdiği
mücadeleyi anlatmak, hem de ötanazi ile ilgili tartışmalara katkıda
bulunmak için bu kitabı kaleme aldığını belirtiyor.