Fransa için Türkiye'yi tanıma zamanı
Abone olFransa'da düzenlenen 18. Angers Premiers Plans Festivali, bu yıl üç bölümde, toplam 23 Türk filmi gösteriyor. Festivalin afişi ise Boğaz Köprüsü ile 'Duvara Karşı' filminden sahne
Dünya çapında gün geçtikçe daha fazla ilgi görmeye başlayan Türk
sineması, Fransa'da da büyük bir toplu gösterimle gündeme geliyor.
Türk sinemasının son yıllardaki 18 önemli yapımı, 'Avrupa İlk Film
Festivali' olarak da bilinen 18. Angers Premiers Plans
Festivali'nin Panorama bölümünde, "Vers la Turquie / Türkiye'ye
Doğru" başlığı altında gösterilecek.
20-29 Ocak tarihleri arasında yapılacak festivalin 'Forumdoc'
bölümünde de "Fenetre sur la Turquie / Türkiye'ye Açılan Pencere"
başlığı altında da dört Türk belgeseli gösterilecek. Semih
Kaplanoğlu'nun 'Meleğin Düşüşü' adlı filmi ise yarışmaya
seçildi.
Her zaman ilgileri vardı
Fransız sinemasının usta yönetmen ve oyuncularının himayesinde
düzenlenen 'Premiers Plans', geçmiş yıllarda da Türk sinemasını
yakından takip etti. 1998 yılında Zeki Demirkubuz'un 'Masumiyet'
adlı filmi, büyük ödülü kazandı; Haluk Bilginer de bu filmdeki
rolüyle 'En İyi Erkek Oyuncu' seçildi. Dönemin jüri başkanı Claude
Chabrol, Demirkubuz'u bizzat tebrik etti. Nuri Bilge Ceylan'ın
filmleri 'Kasaba' ve 'Mayıs Sıkıntısı', Fatih Akın'ın 'Kısa ve
Acısız'ı Angers'de gösterilen ve beğenilen filmler oldu. Geçen yıl
da Angers'de 'Yılmaz Güney Retrospektifi' düzenlendi.
Ödüllü yapıtlar da listede
18. Premiers Plans programına alınan Türk filmleri 1997-2005
yılları arasına gerçekleştirilmiş, birçoğu pek çok ödül kazanmış
Türk yapımlarından oluşuyor. Aralarında Fransa ve Almanya'da
yaşayan Türkiye kökenli Kürt yönetmenlerin imzasını taşıyan film ve
belgeseller de var:
'Yara' adlı filmiyle tanınan Yılmaz Arslan'ın Almanya'da
gerçekleştirdiği 'Brudermord' (Kardeş Katli) Doğu Anadolu'dan göç
eden iki Kürt kardeşin Almanya'ya uyum sağlamada çektiği zorluklar,
başlarına gelen olaylar ve toplumlar arası gerilime dair bir film.
'Brudermord'un prömiyer öncesi gösterimi de Angers'de
yapılacak.
İzlemediğimiz yapımlar...
Pelin Esmer'in ünlü belgeseli 'Oyun' ise hem bu programda, hem de
"Türkiye'ye Açılan Pencere"de gösteriliyor. 'Sırtlarındaki Hayat'ın
yanı sıra bu bölümde Türkiye'de daha önce izlemediğimiz iki yapım
da yer alıyor; Fransa'da yaşayan Kudret Güneş'in 'Leyla Zana'
belgeseli ile Yılmaz Özdil'in Van'da internet kafeler aracılığıyla
dünyaya açılmaya çalışan Kürt gençleri anlattığı 'Search'
(Ara).
Festivalden seçmeler
Türkiye'ye Doğru adlı bölümde Zeki Demirkubuz'un dört filmi birden
yer alıyor: 'Masumiyet', 'Bekleme Odası', 'İtiraf' ve 'Yazgı'.
Yeşim Ustaoğlu'nun 'Bulutları Beklerken' ve 'Güneşe Yolculuk' adlı
uzun metrajlı kurmacaları yanında 'Sırtlarındaki Hayat' belgeseli
de gösterilecek.
Nuri Bilge Ceylan hem 'Kasaba', hem de 'Uzak' ile listede.
Atıf Yılmaz'ın 'Eğreti Gelin', Kazım Öz'ün 'Fotoğraf', Fatih
Akın'ın 'Duvara Karşı', Tayfun Pirselimoğlu'nun 'Hiçbiryerde',
Ferzan Özpetek'in 'Hamam', Yılmaz Erdoğan'ın 'Vizontele Tuuba',
Kutluğ Ataman'ın 'Lola ve Bilidıkid', Ahmet Uluçay'ın 'Karpuz
Kabuğundan Gemiler Yapmak' adlı filmleri de festival kapsamında
gösterilecek.
'Türkiye'ye bakmamızın zamanı geldi'
Festivalin resmi web sitesindeki yazılı sunumda, Türkiye'nin
hareketli kültür dünyasının hakiki bir yeni sinemacı kuşağı ortaya
çıkardığına ve bu kuşağa diasporada yetişen yönetmenlerin de dahil
olduğuna değiniliyor. Sunum, "Sinemanın görevlerinden biri de
çağını tanıtmasıdır. Bizim de Türkiye'ye bakmamızın zamanı geldi"
sözleriyle sona eriyor.
Kaynak: www.milliyet.com.tr
Haber: Alin Taşçıyan