Fransa: Azınlıklar ülkeyi böler
Abone olTürkiye'nin önüne sorun olarak getirilen azınlıklar sorunu bu kez Fransa için sorun oldu. Fransa, 'azınlıkları kabul et' çağrısına ret cevabı verdi.
Avrupa Konseyi’nin azınlık kavramını kabul etmesini istediği
Fransa, ’Azınlık kavramı ülkeyi böler’ cevabını verdi. Avrupa
platformlarında Türkiye’nin önüne sürekli sorun olarak getirilen
azınlıklar konusu bazı Avrupa Birliği (AB) üyeleri için de sorun
yaratıyor. Avrupa Konseyi bünyesinde faaliyet gösteren Irkçılık ve
Hoşgörüsüzlükle Mücadele İçin Avrupa Komisyonu (ECRI) hazırladığı
bir raporda, Fransa’ya azınlıklar konusunda uyarıda bulundu.
Raporda, Fransa’nın azınlık kavramını yasal olarak kabul etmemesi
eleştirildi. Fransa’nın yanıtı ise, "Azınlık kavramı Fransız
hukukuna yabancıdır" oldu. YABANCI BİR KAVRAM Dün Strasbourg’da
yayımlanan raporda, Fransa’nın "Ulusal Azınlıkların Korunması
Çerçeve Sözleşmesi" ve "Avrupa Azınlık ve Bölgesel Diller Şartı"nı
imzalaması istendi. Fransa bu yönde bir niyeti olmadığını açık bir
şekilde dile getirdi. Buna gerekçe olarak ise kolektif haklar
tanınmasının ülkenin üzerine kurulduğu bölünmezlik, eşitlik ve
birlik ilkelerine aykırı olacağını gösterdi. Ulusal Azınlıkların
Korunmasına İlişkin Çerçeve Sözleşmesi’ni imzalamayan tek AB ülkesi
olan Fransa, azınlık grupları haklarının korunmasını isteyen
ECRI’ye yanıtında "Fransa bölünmez, laik, demokratik ve sosyal bir
cumhuriyettir. Etnik köken, ırk ve din ayrımı yapılmaksızın tüm
vatandaşlar yasalar önünde eşittir. Azınlık kavramı Fransız
hukukuna yabancıdır" dedi. Fransa, azınlıkların korunması
kavramının katı bir biçimde ele alınmasının olumsuz sonuçlara yol
açabileceğine vurgu yaptı. Raporda, Fransa’da Yahudi düşmanlığının
alarm veren düzeylere geldiği ve bu yaklaşımın okullara kadar
indiğine dikkat çekildi. Rapor, Fransa’da ırkçılık ve ayrımcılıkla
mücadeleye ilişkin yasaları yeterince uygulamamakla eleştirdi.
Raporda, Müslümanların da ırkçı söylem ve eylemlere maruz kaldığı,
göçmen ve yabancı kökenlilerin de özellikle iş dünyasında ve konut
edinmede ayrımcılıkla karşı karşıya kaldığı vurgulandı. SÖZLEŞMEDE
NE VAR? ECRI’nin Fransa’dan imzalamasını talep ettiği Ulusal
Azınlıkların Korunmasına İlişkin Çerçeve Sözleşmesi’nde öne çıkan
unsurlar şu şekilde belirginleşiyor: 1- Azınlık dilini öğrenme
hakkını tanımak. 2- Azınlık dilinin serbestçe ve engelsiz olduğu
gibi topluluk önünde sözlü ve yazılı kullanma hakkını tanımak. 3-
Ülkenin eğitim sistemi çerçevesinde ulusal azınlık üyelerine özgü
özel eğitim ve yetiştirme kurumlarını kurma ve yönetme hakkı
verilmesi. 4- Azınlık dilinde bilgi veya düşünceleri kamu
yetkililerinin müdahalesi olmadan alma ve iletme özgürlüğü. 5- Dil,
din, gelenek ve kültürel mülkiyetlerini koruma amacıyla özel
şartlar oluşturulması. 6- Kültürlerini sürdürme ve geliştirme
hakkı. 7- Ulusal azınlık üyelerine barış içinde toplanma, dernek
kurma, düşünce, vicdan ve din özgürlüğü haklarına saygı. 8- Dinini
ve inancını uygulama hakkının yanında dini kurum kurma hakkı
tanıma. 9- Kendi medya organlarını kurma ve kullanma olanağını
mümkün olduğu ölçüde sağlamak. 10- Ulusal azınlığa mensup fertlerle
çoğunluğa mensup olanlar arasında ekonomik, sosyal, politik, ve
kültürel yaşamın tüm alanlarında, tam ve gerçek bir eşitlik
sağlamak amacıyla gereken yerde yeterli tedbirlerin alınması. 11-
Sindirmeye yönelik politika izlenmemesi. FRANSA’YA TÜRBAN
ELEŞTİRİSİ Fransa’nın ECRI raporunda eleştirildiği noktalardan
birini de son dönemde uygulanmaya başlayan ve okullarda türbanı
yasaklayan yasa oluşturuyor. ECRI, ilk ve orta dereceli okullarda
türban takılmasını ve dini semboller taşınmasını yasaklayan yasa
hakkında da Fransız hükümetine "dolaylı ayrımcılık" uyarısında
bulunuyor. ECRI raporu, ilgili yasanın Fransa’da türban takan
kızların dolaylı yoldan ayrımcılığa maruz kalabileceğini vurguluyor
ve bu konuda önlem alınmasını talep ediyor. ECRI, türban yasasının
yasak anlayışı yerine öğrencilerle diyalogun ön plana çıkarılmasını
istiyor. Fransa ise yasanın laik sistemin bir gereği olduğunu ifade
etti. (Milliyet/Güven Özalp) YEREL DİLDE EĞİTİME BAKANLIK ONAYI
ŞART Fransa ve denizaşırı topraklarında 24 yerel dil konuşuluyor
ancak resmi yazışmalarda Fransızcadan başka dil kullanılması yasak.
Yerel dillerin konuşulduğu bölgelerdeki özel okullarda, devlet
yardımı ve katkısı olmaksızın, Fransızca zorunlu olmak kaydıyla iki
dilde eğitim yapılabiliyor. Devlet okullarında ise sistematik
olmamak koşuluyla velilerin ya da öğretmenlerin yapacağı başvuru
bakanlık tarafından yerinde bulunursa, öğrencilere seçmeli ders
olarak haftada 3 saat yerel dil okutuluyor. Buna rağmen deniz aşırı
topraklarda, Guyana, Guadalup, Martinique ve Reunion Adaları böyle
bir uygulamadan yararlandırılmıyor. Fransa’da 10 milyon ortaöğretim
öğrencisinden yalnızca 335 bin öğrenci yerel dil öğrenimi görüyor.
(Milliyet/ MİNE G. KIRIKKANAT Paris) Kaynak: milliyet.com