Frankfurtta ne umduk, ne bulduk?
Abone olOnur konuğu olduğumuz 60. Frankfurt Kitap Fuarından izlenimler.
Bu yıl 'Bütün Renkleriyle Türkiye' sloganıyla
katıldığımız 60. Frankfurt Kitap Fuarı sona erdi. Türkiye yaklaşık
iki yıldır hazırlandığı fuarda, çok da iyi bilinmeyen edebiyatını
ve kültürünü dünyaya anlatmaya çalıştı. Fuar bitti, gidenler döndü.
Kazanımların görülmesi için uzun bir süreç gerekiyor. Fakat fuar
sırasında yapılan değerlendirmeler, olumlu ya da olumsuz
eleştiriler ister istemez fuarda ne umduk ne bulduk sorusunu akla
getiriyor. Bu soruyu fuara katılan yazarlara, yayımcılara ve ulusal
yürütme komitesine sorduk. Olumlu olarak değerlendirenler de oldu,
olumsuz diyenler de...
YAZARLAR VE ŞAİRLER
Ayfer Tunç : 'Çok sesli bir görüntü sergilendi'
Fuardaki varlığımız sadece yayın dünyasını ilgilendiren bir
faaliyet değildi, ülke imajı konusuna ilişkin önemli bir atılımdı.
Bunun önemli ölçüde gerçekleştiğini düşünüyorum. Organizasyon
sorunlarıyla karşılaşmadık. Stantların sadeliğinden hoşlandım.
Yayınevleri arasındaki eşitliği olumlu buldum. Orhan Pamuk'un
konuşmasını içten ve doğru buldum. Çok sesli bir Türkiye işaretini
veren bir görüntü sergilendi.
Ali Akbaş: 'Organizasyon amatörceydi'
Moskova'daki kitap fuarına da katıldım. Orada Çin, onur konuğuydu.
Çin gibi dolduramadık orayı. Ben onur konuğu olan şair grubuyla
gittim, gümrükten çıkamadık bir türlü. Organizasyon amatör
görünümdeydi. Türkiye yeterince anlatılabildi mi? Anlatılamadı.
İskender Pala: 'Bence olumlu bir sonuca
ulaştık'
Geçen yılların fuarlarını da bilen birisi olarak söyleyebilirim ki
bu sene oldukça olumlu bir sonuca ulaştık. Görüşmeler ve dünyaya
açılım için kurulan bağlantılar bence yeterli ve güzeldi.
Bejan Matur: 'İyi edebiyat temsil edilmeliydi'
Kaç yazarın keşfedildiğini sonradan göreceğiz. Bu bir edebiyat
temsiliydi ve iyi edebiyatın temsil edilmesi gerekiyordu. Bütün
renklerin olduğu bir temsile indirgenmesinin yanlış olduğunu
düşünüyorum. Keşke daha az sayıda daha yoğun yazarlar gitseydi.
Beşir Ayvazoğlu: 'Kapasite bu kadar'
Yapılabilecek şeylerin hepsini yapmışlar, ama kapasite bu kadar.
Yayıncılık konusunda bir milat olabilecek mi, bu zaman içinde
ortaya çıkacak. Bir hafta boyunca Türkiye'nin sesinin duyulmasının
faydaları görülecektir. Logo çok güzel olmasına rağmen Türkiye
olduğu anlaşılmıyor. TÜYAP fuarına katılır gibi katılmışlardı.
Belki büyük yayınevleri bazı bağlantılar kurmuşlardır.
Küçük İskender: 'İzlenme oranı iyiydi'
Stantların yeri ve izlenme oranı iyiydi. İzleyicileri çekmek
konusunda zayıf kalındığını düşünüyorum. Onur konukluğu yeterince
kullanıldı mı? Yayınevlerinin editörlerinin bu konuya eğildiğini
düşünüyorum. Kendi açımdan birkaç yayınevi ve çevirmenle görüşme
fırsatım olduğunu söyleyebilirim.
Ali Haydar Haksal: 'Umduğumuzu bulamadık'
Türkiye, devletin en üst düzeyde katılımına ve çabasına rağmen bu
imkanı yeterince kullanamadı. Türk edebiyatını ve düşüncesini Orhan
Pamuk temsil etmemeliydi. Pamuk'un gölgesinde bir Cumhurbaşkanı
olması, Türkçesi'nin kötü oluşu ve ülkesini şikayet edişi hoş bir
hadise değildi. Yayınevlerini sunamadılar. Bir kere yazarları
yoktu. Eserleri yabancı dile çevirip, yazarları tanıtmak
gerekiyordu.
YAYINCILAR
Reşit Haylamaz (Kaynak Kültür Yayınları):
'Frankfurt'ta sadece 'gün' vardı' Türkiye, mazisi olan bir ülke,
ancak Frankfurt'ta memleketimiz adına sadece 'gün' vardı, yaşandı,
bitti. Genelde bir sahipsizliğin olduğunu söylemek lazım.
Frankfurt'ta bir Türk bayrağına bile rastlamadım. Ülkemizi tanıtma
adına her ziyaretçiye bir hediye verileceğini tahmin etmiştim.
Hazırlığını yaparak giden yayınevleri anlaşmalarını yaptı. İlk kez
gidenler ise bireysel satışın olmadığı bir fuarı görmüş
oldular.
Tankut Gökçe (Doğan Kitap): 'Geç kalmış bir
konukluktu'
Doğan Kitap olarak çok memnun kaldık. Yazarlarımıza ilgi büyüktü.
Oradaki vatandaşlarımız da yayınları takip ediyorlar. Geç kalmış
bir konukluktu ülkemiz için. Edebiyatı bizden geniş olmayan bir çok
ülke buraya konuk oldu. Stantlarda çok soluk bir renk seçmişler.
İnsanlar soruyorlar nerede Türkiye diye.
Osman Okçu (Timaş Yayınları): 'Kazandıklarımız
eksiklerimizden çok'
Geçmişte Frankfurt'a giden yayıncı sayısı 15-20'yi geçmezdi. Genç
yayıncı arkadaşlar ile ilk kez gelen yazarların dünyadaki kitap
sektörünü görmesi ciddi kazanımlar sağlayacaktır. Timaş Yayınları
olarak bir çok ülkenin yayıncısı ile görüşme imkanı bulduk. Konuk
ülke olarak eksiklerimiz olmuştur, ancak kazandıklarımızın daha çok
olduğunu düşünüyorum.
İrfan Sancı (Sel Yayıncılık): 'Onur konuğu olmak
çok farklı değildi'
Onur konuğu olmanın çok da farklı olmadığını gördük. Kendi
teliflerimizi bile gidip onların stantlarında sunduk randevular
doğrultusunda. Türk yayınevi stantlarında telif görüşmesi pek
olmadı. Yüz yayın evi aynı biçimlerde stantlarda pek güzel olmadı.
Orada yaşayan Türkler geldi bolca.
ULUSAL YÜRÜTME KOMİTESİ
Müge Sökmen (Ulusal Komite Eş Başkanı): 'Önyargıyı
kırdık'
Yabancı basında Türkiye hakkında dosyalar dolusu haber ve yorumlar
çıktı. Bu haberler Türkiye'nin dışarı pek yansımayan edebiyatını ve
kültürünü anlatıyordu. Frankfurt fuarının basın müdürü; basında
aldığınız yer harcadığınız miktarı kat kat geçti dedi.
Bundan önceki fuarlarda biz söyleriz biz dinleriz tarzı bir
programla kısıtlı kalmıştık. Fakat bu fuardaki etkinliklere
katılanların en az üçte biri yabancıydı. Bir kitap satış fuarı
değildir bu. Bazı yayıncılar hazırlık yapmamıştı, onlar açısından
parlak geçtiğini düşünmüyorum. Ama en azından bir deneyimdir.
Hazırlıklı gelen yayıncılar, önemli işlere imza attılar. Telif
ajanslarımız çok iyi çalıştı. Bir cümle ile değerlendirmek
gerekirse; önyargıyı kırma konusunda büyük bir adım atıldı.
Münir Üstün (Yayıncılık Moderatörü): 'Şovumuzu
değişik alanlara yaydık' Umduklarımızı ilk etapta bulduğumuzu, asıl
işin bundan sonra başlayacağını düşünüyorum. Telif anlaşmalarının
geri dönüşümleri olacağına, hazırlıklı yayıncılarımızın netice
alacaklarına inanıyorum. Telif görüşmeleri için ideal stantları
hazırlamaya çalıştık. Biz şovumuzu stantlarda değil forum
alanındaki kazanılmış katmanlar sergisiyle yapmaya çalıştık. Çok
alanda Türkiye temsil edildi.
(Ali Pektaş - Yusuf Gündüz)