Son günlerde magazin haberleriyle gündemden düşmeyen Mert Fırat ile beraber Kefaret dizisinde rol alan Nurgül Yeşilçay, YouTube'da yayımlanan İbrahim Selim ile Bu Gece programına katıldı. Oyunculuğunun yanı sıra resim alanındaki başarılı işleriyle de adından söz ettiren Yeşilçay, tiyatro eğitimine başlama serüveninin bir aşk uğruna olduğu söyledi.İşte Nurgül Yeşilçay'ın dikkat çeken açıklamaları... "Ben o zamanlar bir ressamın yanında çalışıyordum, ona yardımcı olmak için. O zamanlar da çok hoşlandığım bir çocuk vardı. Onunla sohbetlerimiz sırasında benim anlamadığım bir şeyler bahsettiğini fark ettim.'''Moliere' diyordu, 'Shakespeare' diyordu ben hiçbir şey anlamıyordum. Onun neden bahsettiğini anlamak için "Neymiş bunlar?" diyerek başladım tiyatroya. Hatta okulun ilk senesi hiç sevmemiştim tiyatroyu, ikinci senesinden sonra ise vazgeçemeyeceğimi anladım."İstanbul'a geliş sürecini özellikle ertelediğinin de altını çizen oyuncu, İstanbul'un ilk başlarda kendisini çok korkuttuğunu vurguladı. Ailesinin oyuncu olmasını istemediğini de anlattı: "Ailem oyuncu olmamı istemiyordu, aç kalacağımı düşünüyorlardı. Ne olursa olsun kolunda bir altın bilezik olsun motivasyonları bizim gençlik zamanlarımızda daha da yaygındı ailelerde.''''Evden kaçtım ben de, beş parasız bir şekilde geçtim bütün süreçlerden. İstanbul'un büyüklüğü beni korkuttuğu için de bilerek İstanbul'a gelmeyi erteledim.''''İlk geldiğimde de Beyoğlu'na çıkmıştım, İzmir'den sonra çok hızlı ve kalabalık gelmişti bana hiç unutmuyorum. Herkes birbirine çarpıyor ve kimse özür dilemiyordu birbirinden." Oyuncu, "Hiçbir tartışma esnasında galip gelemeyeceğini anlayıp ağlama numarası yaptın mı?" sorusuna, "Ben sinirlenince ağlayamıyorum, hararetli bir tartışmanın ortasında banyoya gidip gözümün içine viks sürüp geri döndükten sonra o duyguya oynadığım oldu elbette." itirafında bulundu.Kariyerinde 22 yılı geride bırakan Yeşilçay, bu zamana kadar yer aldığı bütün işlerin kendisi için ayrı bir yeri olduğunu anlattı: "Benim ilk sinema filmim Eğreti Gelin'di. Bugün yeniden hangi seti yaşamak istersin deseler Atıf Yılmaz'ın setini bir kez daha yaşamak isterim kesinlikle.''''Çalıştığım bütün yönetmenlerden çok şeyler öğrendim, hepsinin yeri bende ayrıdır. Unutamadığım şeylerden bir tanesi de Almanya'da film çekme pratiği aslında.'' ''Yurt dışında başka setlerde de bulundum ama Alman disiplini ve dakikliği diye bahsedilen kavramı film çekimi esnasında birebir yaşadım. Delilik gibi bir şey." Kariyerine bugünden baktığında şu rolü oynamak isterim diyeceği spesifik bir rol bulunmadığını da belirten güzel oyuncu, "Sadece ağlamaktan yoruldum artık biraz, komedi yapmak istiyorum." itirafında da bulundu.Nurgül Yeşilçay: 26 Mart 1976'da Afyon'da doğdu. Ortaokul ve lise eğitimini İzmir'de tamamladı. 2001'de Eskişehir Anadolu Üniversitesi Tiyatro bölümünden mezun oldu. Üniversite eğitimi sırasında rol aldığı İkinci Bahar dizisindeki Gülsüm rolü ile tanındı. 2002 yılında Çağan Irmak'ın yönetmenliğini yaptığı Asmalı Konak adlı TV dizisinde Bahar Karadağ rolüyle ününü artırdı. Aynı yıl Teoman'la beraber Mumya Firarda filminde oynadı. 2003 yılında Abdullah Oğuz'un yönettiği Asmalı Konak dizisinin devam filmi olan Asmalı Konak-Hayat'ta Özcan Deniz'le başrolü paylaştı. Yönetmenliğini Atıf Yılmaz'ın yaptığı Eğreti Gelin filmindeki Kostak Emine rolü ile 2005 12. Adana Altın Koza Film Festivali'nde En İyi Kadın Oyuncu ödülünü aldı. Aynı yıl Hande Ataizi ile Melekler Adası dizisinde rol aldı. Aynı dizide rol alan Cem Özer ile 26 Ekim 2004'te evlendi. Hamileliğinin son ayında Melekler Adası dizisinden ayrıldı. 22 Mayıs 2005'te oğlu Osman Nejat'ı dünyaya getirdi.Yine 2004'te beş yönetmenin yönettiği Anlat İstanbul filminde Saliha karakterini canlandırdı. 2005-2006 sezonunda ATV'de yayımlanan Belalı Baldız dizisinde Berna Laçin ve Kenan Işık'la başrolü paylaştı. 2006 da Cem Özer'le "Sen Olmasaydın" adlı tiyatro oyununda rol aldı. 2006 yılı Eylül ayında Fatih Akın'ın senaryosunu yazdığı ,yönettiği ve yapımcılığını üstlendiği Yaşamın Kıyısında isimli filmin çekimlerine başladı.Ayten Öztürk adlı türk kızını büyük başarıyla canlandırdığı film 2007'de 60. Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye için yarışmaya hak kazandığı ardından "En iyi Senaryo" ödülünü kazandığı açıklandı. 2007'de Ezo Gelin adlı tv dizisinde Ezo Gelin'i canlandırdı. Ortadoğu'nun en önemli film festivallerinden biri olarak kabul edilen 31. Uluslararası Kahire Film Festivali'nde başkanlığını ünlü İngiliz yönetmen Nicolas Roeg'in yaptığı ana jüride yer aldı. 26 Mayıs 2008'de çekimlerine başlanan Altın Ayı'lı yönetmenimiz Erden Kıral'ın Vicdan adlı filminde Aydanur isimli fabrika işçisi, pavyonda çalışan kadın ve türban takan kadın gibi farklı bir rolde oynadı. buradaki rolü ile 45. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "En İyi Kadın Oyuncu" Ödülüne layık görüldü. Ünlü sanatçı son olarak 2014 yılında "Paramparça" adlı dizide Erkan Petekkaya ile beraber başrol oyunculuğunu paylaştı.2007'de Barış Pirhasan'ın yönetmenliğini yaptığı Adem'in Trenleri filmindeki Hacer rolüyle 13. Sadri Alışık Ödülleri'nde En İyi Kadın Oyuncu ödülünü kazandı. Ayrıca Çağdaş Sinema Oyuncuları Derneği (ÇASOD) Geleneksel 15. Oyuncu Ödülleri En İyi Kadın Oyuncu ödülünü, iki ayrı filmde (Yaşamın Kıyısında ve Adem'in Trenleri) birbirinden çok farklı iki rolde birden etkili olmayı ve doğal kalmayı başarması nedeniyle kazandı.Bir sene sonra Nisan, 2008'de 27.si düzenlenen Uluslararası İstanbul Film Festivali'nde Semih Kaplanoğlu'nun jüri başkanlığını yaptığı ulusal yarışma jürisinde yer aldı ve aynı yıl 26 Mayıs 2008'de tarihinde çekimlerine başlanan Erden Kıral'ın Vicdan adlı filminde Aydanur karakteri ile 45. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde En İyi Kadın Oyuncu ödülüne layık görüldü.