Fotoğraftaki farkları bulun
Abone olDaum'u uzun zamandır bu kadar sesiz ve çaresiz izlememiştik.. Bir de 10 metre ötesindeki isme bakın..
İNTERNETHABER- Futbolcular sahada Daum da
kulübede uyuyordu.. Aragones'in uyuşuk hali Daum'a da sirayet etmiş
gibiydi..
Fenerbahçeliler için kabus gibi bir geceydi.. Doğrusu 3-1'lik
yenilgiyi taraflı tarafsız kimsenin aklından geçirmiyordu.
Yılmaz Vural yerinde duramazken Daum adeta sakinleştirici iğneyle
ayakta duruyordu..
Nerede o çıldıran küplere binen Daum.. Balık baştan kokar misali
sahadaki tembellik hocadan başlamıştı..
Kimi zaman of çekti, kimi zaman dalgın dalgın yere baktı. Bazen de
dirseğini yedek kulübesine dayayarak maçı ekran başındakiler gibi
seyretti..
Enerjik, agresif yeri geldiğinde hakemle bile didişen Daum gitmiş,
yerine uyuşmuş ve bezgin biri gelmişti.. Ölüm sessizliği içinde
Fenerbahçe'de gün sayıyordu sanki..
Seyretmeyen biri vardı. Spor kamuoyunun ciddiye almadığı
'renkli sima' olarak medyanın lanse ettiği,
küçümsediği biri..
Yılmaz Vural'dan sahsediyoruz.. Guiza'nın bonversisi kadar etmeyen
takımı çalıştırıan hocadan..
90 dakika bağırdı çağırdı, futbolcularını gaza getirdi.. Saha kenarından talimatlar yağdırdı..
Göreve geldiğinde takımı altıda sıfır çekmişti.. Şimdi ise maç fazlasıyla 15 puanla 12. sıraya yükseldi. Averaj takımı gözüyle bakılan Kasımpaşa ciddiye alınan bir rakip konumunda.
Bir hafta önce Trabzon'u 3-1 yendikleri maç sonrası verdiği
demece herkes gülüp geçiyordu..
Oysa son derece ciddiydi..
Ne diyordu çılgın hoca?
"Bir Alex kilitlendi, takım bitti. Emre ile Kazım cezalı
olacak ve seyircisiz oynanacak. Artık ne olur
bilemiyorum"
Dediğini yaptı.. Kadıköy'de futbol dersi verdi trilyonluk ayaklara
ve kulübede kendisini şaşkın gözlerle izleyen Daum'a..