İstanbul Üniversitesi (İÜ) Cerrahpaşa Tıp Fakültesi ve Onkoloji Enstitüsü Çocuk Hematoloji Onkoloji Bilim Dalı ÖğretimÜyesi Prof. Dr. Rejin Kebudi, "Fotoğraf çektiğinizde çocuğunuzun göz bebeklerinin biri kırmızı diğeri beyaz çıkıyorsa bir tür göz kanser görülme ihtimali yüksektir. Bu tür kanserler erken saptanınca yalnız hayat değil, görme yetisi de kurtulabilir" dedi. Kebudi, çocukluk çağı kanserlerinin tüm yaşlardaki kanserlerin yüzde 2’sini oluşturduğunu söyledi. Çocukların gerek büyüme gelişmelerinin takibi, gerekse genel muayeneleri açısından düzenli doktor kontrolüne götürülmesinin önemine değinen Kebudi, çocukluk çağı kanserlerine ilişkin bulgu ve belirtiler gözlendiğinde tam teşekküllü sağlık kurumlarına başvurulması gerektiğini belirtti. Prof. Dr. Rejin Kebudi, bazı belirti ve bulguların çoğu kez kanser dışında da görüldüğünü ve bu nedenle ailelerin panik yapmadan sağlık kuruluşuna müracaat ederek muayene ve tetkiklerini yaptırmasını önererek, çocukluk çağında en sık görülen göz içi kanser türü "Retinoblastom" karşı da dikkatli olunması uyarısında bulundu. Erken tanının tedavide başarı oranını arttırdığını vurgulayan Kebudi, şöyle konuştu: "Fotoğraf çektiğinizde çocuğunuzun göz bebeklerinin biri kırmızı diğeri beyaz çıkıyorsa bir tür göz kanser görülme ihtimali yüksektir. Bu tür kanserler erken saptanınca yalnız hayat değil, görme yetisi de kurtulabilir. Bu tür durumlarda çocuğu göz doktoru da görmelidir. Genellikle çekilen fotoğraflarda göz bebeği kırmızı görünür. Bu göz arkasındaki damarların kırmızı olmasından dolayıdır. Eğer fotoğrafta çocuğun göz bebeği kırmızı yerine beyaz görünüyorsa kanserden dolayı göz arkasında kireçlenme oluşuyor bu da fotoğrafa o şekilde yansıyor demektir." "Tedavi yanıt oranları Batı Avrupa seviyesinde" Çocukluk çağı kanserlerinde anne ve babaların yanında öğretmenlerin de bazı bulgular konusundaki dikkatinin çocukların hayatını kurtarabileceğini aktaran Kebudi, "Bazen öğretmenler farkına varıyor. Bir öğretmen öğrencisinin yazı yazarken elinin titrediğini ve kalemi iyi tutamadığını görüyor ve doktora götürmeleri konusunda aileyi uyarıyor. Çocukta beyin tümörü teşhis edildi. Tedavisi yapıldı, şimdi iyi. Öğretmenlerimiz de çok önemli bir rol oynayabiliyor" ifadesini kullandı. Kebudi, çocukluk çağı kanserlerinin tedavi şanslarının yüksek olduğunu, başarı oranının yüzde 70’lere ulaştığını dile getirerek, şunları söyledi: "1970‘lerde bu oranlar yüzde 20’lerdeydi. Gerçekten son 30 yıl içinde çok önemli aşamalar kaydedildi. Türkiye’de erken evrelerde saptanırsa çocukluk çağı bazı kanser türlerinde sağ kalım oranı yüzde 90’lara çıkıyor. İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsünün 22 yıllık çocuk kanserleri olgularında 5 yıllık sağ kalım yüzde 74'tür. Türkiye’de belli merkezlerdeki tedavi yanıt oranları şu anda Batı Avrupa seviyesindedir. Çocukluk çağı kanserlerin yüzde 30’unu lösemiler, kalan yüzde 70’ini de organ kanserlerinden oluşuyor. Çocukta ateş bile olmasın istiyoruz ama kanser bile olabiliyor, önemli olan erken saptamak ve tam teşekküllü merkezlerde tedavi olmaktır."