Fotoğraflar 17 yıl sonra çıktı
Abone olMerhum Orgeneral Eşref Bitlis'in Fransa'ya yaptığı resmi ziyaretine ilişkin görüntüler, ölümünün 16. yılında gün yüzüne çıktı.
Uçağının düşmesi sonucu şehit olan eski Jandarma Genel
Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis'in 1992 yılında Fransa'ya yaptığı
resmi ziyaretine ilişkin görüntüler, ölümünün 16. yılında gün
yüzüne çıktı.
Bitlis'in en güvendiği komutanlar arasında gösterilen ve terör örgütünün suikastı sonucu şehit edilen Tuğgeneral Bahtiyar Aydın'ın da Bitlis'in heyetinde yer aldığı görülüyor.
Dönemin Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis'in 1992
yılında Fransa'ya yaptığı ziyarette, heyette bulunan bir isim
dikkatlerden kaçmıyor; Tuğgeneral Bahtiyar Aydın. Diyarbakır
Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Bahtiyar Aydın, Bitlis Paşa'nın
şehit olduğu 17 Şubat 1993'teki olaydan 7 ay sonra 22 Ekim 1993
tarihinde suikast silahı Kanas ile şehit edilmişti. Bahtiyar
Aydın'ın, kendisinden 7 ay önce şehit olan Bitlis'in en güvendiği
komutanlardan biri olduğu bir süre önce gündeme gelmişti.
Görüntülerde Fransa jandarmasının toplumsal olaylara yönelik
yaptığı tatbikatını da izleyen Eşref Bitlis'in ziyareti tüm
detayları yer alıyor. Cihan Haber Ajansı'nın elde ettiği
görüntülerde; Eşref Bitlis'e kılıç hediye ediliyor. Oldukça samimi
geçen görüşmelerde Bitlis Paşa da, Fransız yetkiliye semazen maketi
hediye ediyor. Ziyaret süresince Tuğgeneral Bahtiyar Aydın'ın
Bitlis'in yakının bulunması dikkatlerden kaçmıyor. Ziyarette ayrıca
Türk heyeti, Fransız jandarmasının toplumsal olaylara müdahaleyi
içeren tatbikatı izliyor. Bitlis Paşa'nın eşi Şükran Bitlis de,
Fransa ziyaretine eşlik ediyor.
UÇAK DÜŞMESİNE İLİŞKİN ÇELİŞKİLİ RAPORLAR
Eşref Bitlis'in uçağının 17 Şubat 1993 yılında Ankara Yeni Mahalle
Posta İşletme Merkezi'ne düşmesine, 03 Nisan 1997 tarihli TBMM
Susurluk Komisyon Raporu'nda geniş yer ayrılmıştı. Kara Kuvvetleri
Komutanlığı Kaza Kırım ve Uçuş Kurulu raporuna göre 10011 numaralı
Beechcraft Super Kıng Air B 200 tipi uçağın buzlanma sonucu düştüğü
belirtilmişti. İTÜ öğretim üyelerinden oluşan 3 kişilik bilirkişi
heyetince hazırlanan raporda ise, buzlanmaya ilişkin "yeterli ve
tatminkar" bir delilin olmadığı vurgulanmıştı. "Sabotaj ihtimali
gözden ırak tutulmamalıdır" denilen Susurluk Raporu'nu hazırlayan
komisyona 18 Şubat 1997 tarihinde ifade veren Hüseyin Oğuz da,
Eşref Bitlis'in, uçağın içine pilot elbisesi ile sokulan C-4
bombası ile öldürüldüğünü, Bursalı nöbetçi bir askerin de bunu
gördüğünü iddia etmişti.
Hüseyin Oğuz, 19 Ocak 2009 tarihinde Sabah Gazetesi'nden gazeteci
Ecevit Kılıç'a verdiği röportajda da; Yüksekova çetesini
araştırırken sorguladığı JİTEM mensubu K.B. isimli PKK
itirafçısının "Bahtiyar Aydın'ı bizim arkadaşlar öldürdü." dediğini
öne sürmüştü. Oğuz, aynı itirafçının, Eşref Bitlis Paşa'nın
öldürülmesinde de rollerinin bulunduğunu itiraf ettiğini iddia
etmişti. Aydın Paşa'nın vurulmasına ilişkin yürüttüğü soruşturmadan
"Devlet zarar görür" denilerek el çektirildiğini ileri süren
Hüseyin Oğuz, Bahtiyar Aydın'ın neden öldürüldüğüne ilişkin soruya,
"Çünkü, eroin kaçakçılığıyla mücadele ediyordu. Silah kaçakçılığına
da engel oluyordu. Yani rantlarını kesiyordu. Bir de bölge halkının
yanında olan bir generaldi. Halkla iç içeydi. Sürekli halkın
kazanılması gerektiğini söylüyordu. Terörle mücadelenin halkın
desteğiyle biteceğini, bunun için de örgüte katılımları
engelleyecek önlemlerin alınmasından ısrar ediyordu." cevabını
vermişti.. Oğuz, suikastte kullanılan Kanas marka silahın da, TSK
kayıtlarındaki bir silah olmadığını, kaçakçılar aracılığıyla
Türkiye'ye sokulduğunu öne sürmüştü.