Aliye'nin yüzü gülecek mi?
Abone olEkranların sevilen dizisi Aliye'de bu sorunun cevabı, Aliye'nin çocuklarına kavuşmasından sonra belli olacak? Peki Aliye çocuklarına kavuşacak mı?
Başladığı günden itibaren reytinglerde birinci sıraya oturdu
Aliye. Hatta bir ara aldığı reyting,
Kurtlar Vadisi'nin reytingini bile
geçti. Gelin kaynana tartışması, aldatılan eş, anneye
gösterilmeyen çocuklar gibi Türkiye gerçeğini ekrana taşıması
seyircinin ilk bölümden itibaren diziyle özdeşlik kurmasına neden
oldu.
Ama artık seyircinin sabrı taşmaya başladı. 'Yeter artık hiç
dinmeyecek mi bu kadının gözyaşları' diye isyan bayrağını çıkarmaya
başladı. E tabii o zaman iş başa düştü. Açtık dizinin senaristi
Yıldız Tunç'a sorduk merak ettiklerinizi...
- Yıldız Hanım ne olacak bu Aliye'nin hali? Yazık
değil mi bu kadına sürekli ağlıyor, ne zaman gözyaşları dinecek,
çocuklarına kavuşacak mı?
- Dizinin genel çatışması Aliye'nin çocuklarına
kavuşup kavuşmaması üzerine kurulu olduğundan bunun ne zaman
olduğunu söyleyemem tabii. Ama dizi bitene kadar kavuşacak.
- Aliye çocuklarına kavuşursa dizi biter diyorsunuz
yani...
- E öyle diyelim. Ayrıca Aliye'nin çocuklarına
kavuşması yüzünü gülmesini sağlayacak mı bakalım.
(Yıldız Hanım'ın bu sözlerinden dizi bitmeden Aliye'nin
çocuklarına kavuşacağını anlıyoruz. Ama anladığımız bir diğer şeyse
Aliye'nin çektiği dertlerin senaristlere yetmediği. Baksanıza
çocuklarına kavuşsa bile gözyaşları dinmeyecekmiş zavallı
Aliye'nin)
- Deniz ve Aliye aseksüel bir çift olarak birlikteliklerini
sürdürüyorlardı. Tam da Aliye boşanmışken, yani artık seyircinin
'Aliye hala evli bir kadın, nasıl birlikte olur bu adamla'
tepkisi söz konusu olamazken, ayrıldılar. Niye?
-Aliye'nin Deniz'le birlikte olmama sebebi
geleneksel yetişme tarzından çok çocuklarından ayrı olmasıydı.
Düşünsenize, çocuklarınızdan haberiniz yok, hasta mı, nerde, ne
yapıyor, ne yiyor bilmiyorsunuz. Nasıl onlar ne olursa olsun ben
aşkıma bakayım dersiniz. Evet aseksüel bir ilişki yaşamalarında
Aliye'nin taşralı olması, geleneksel bir yapıda yetişmesi, bir
takım kuralları aşamaması var tabii ama en çok anne olması
etkili bu durumda.Bu ayrılığın sinyallerini çocuklarından
ayrıldıktan sonra vermişti zaten. Çocuklarından ayrı kalmanın
yarattığı bir suçluluk psikolojisiyle Deniz'e haksızlık ettiğini
düşünüyor Aliye. Onların birlikteliği zaten Aliye'nin çocuklarına
kavuşması önkoşuluyla yaşanıyordu.
- Peki bu Sinan'ın durumu nedir? Kötü karakter ama
seviliyor. O yüzden mi diziye bir de Sinan tarafından 'kirletilmiş'
karakter sokuldu?
- Sinan başka türlü bir hayattan gelen bir karakter.
Hayatında başka kadınların olması, karısı bilmediği müddetçe sorun
değil aynı Türkiye'de yaşayan birçok erkek gibi. Bu durum da
Türkiye gerçeğiyle örtüşüyor. Ama bu adamın karşısına bu rolü kabul
etmeyen bir kadın çıkıyor. Aşk evliliği yapmış. Dışardaki dünyadan
haberi yok ama yine de ben bu oyunda yokum diyor ve kocasını terk
ediyor. Yani Sinan açmazda. Doğru bildiği şeyin kötü şekilde
sonuçlandığını gördü. Aliye'yi sevdiğini anladı. Biliyorsunuz sevgi
en tehlikeli şeydir. O yüzden medeni bir şekilde ayrılamadı. Ve onu
çocuklarından ayırdı. Bunun iki nedeni var. 1-Aliye kendine dönsün
2-Aliye cezasını çeksin.
Aslında Sinan da kötü bir karakter değil. Sadece yaşadığı hayat,
ona öğretilenler böyle. Ama onun yaşadıkları da seyirciye yabancı
değil. Yani Sinan'ı destekleyen kadınların bir kısmı kocasının
dışardaki hayatını görmezden geliyor, Sinan'ın beklediği gibi
yaşıyor. Tüm bunlar da Sinan'ın sevilmesine neden oluyor.
- Peki Yıldız Hanım bu dizi neden bu kadar seviliyor?
- Televizyonda temel ilke özdeşleşmedir.
Özdeşleşeceğiniz karakteri bulursanız onun hikayesi sizin için
izlenmeye değerdir. Takip edersiniz. Aliye kadınlar için
özdeşleşebilecekleri bir karakter. Erkekler de bir şekilde
kendilerini sorgulama durumu yarattı dizi. Ayrıca dizinin
gösterdiği bir şey de 'hiç kimse pür iyi, ya da pür kötü değildir.
İnsanoğlu'nun naturası bu ikisinin birleşiminden oluşmuştur.'
Röportaj: Nur Y. Akman / internethaber