Hilmi Özkök basını uyardı
Abone olDiyarbakır'da bulunan ve son gelişmeleri değerlendiren Genel Kurmay Başkanı Hilmi Özkök basını ve halk liderlerini dikkatli olmaya çağırarak önemli mesajlar verdi.
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, tahriklere karşı
ulusal direnç gösterilmesi gerektiğini söyledi. Orgeneral Özkök,
Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Deniz
Kuvvetleri Komutanı Oramiral Yener Karahanoğlu, Hava Kuvvetleri
Komutanı Orgeneral Faruk Cömert, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral
Fevzi Türkeri ve 7. Kolordu Komutanı Korgeneral Cahit Sarsılmaz ile
birlikte, Diyarbakır Valisi Efkan Ala'yı makamında ziyaret etti.
Burada bir gazetecinin, ''Son zamanlarda Türkiye'de yaşanan
olayları nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusu üzerine Orgeneral
Özkök, "Bütün ulusumuzun hoşuna gitmeyen olaylar oluyor. Bu
olayları çok da büyütmemek lazım. Ama üzerinde çok derin düşünmek
lazım" dedi. Birlik ve düzenin olduğu bir ülkede problemlerin çok
daha kolay çözülebileceğini kaydeden Orgeneral Özkök, şöyle
konuştu: "Olaysız bir ülkede istikrar var demektir. Bu ülkeyi ve
yüce ulusu çok daha ileriye götürebiliriz. (Birlikten kuvvet doğar)
gibi birçok atasözümüz vardır. Bu bakımdan birliği ve bütünlüğü
gösteren olaylar olmalı. Ama ayrıcalığı destekleyen veya en azından
öyle görüntü veren olaylar olmamalı. Bu olaylar hiçbir zaman Türk
Ulusu'nun bütününü ifade etmiyor, bir şehrin bütün halkının
düşüncelerini de ifade etmiyor. Bunların büyük çoğunluğunun
tahriklerle olduğunu biliyoruz. Bu tahriği kimler yapıyor? Niçin
yapıyor? Onu sizlerin takdirine bırakıyorum. Herkes, sokakta
yürüyen kişiye dahi sorsanız bunu kimin ne maksatla yaptığını
biliyordur. Bu bakımdan onlara karşı ulusal bir direnç göstermemiz
lazım. Hepimizin müşterek kaderini destekleyecek, birlik ve
beraberlik içerisinde müşterek faaliyetler yapmanın yollarını hep
beraber aramamız lazım." 'Şiddetin bir yol olmadığını herkes gördü'
Ulusun, birlik ve beraberlik içerisinde olduğu müddetçe çok daha
ileriye gideceğini ifade eden Orgeneral Özkök, "Umarım bu olaylar
burada kalacaktır. Çünkü bundan hepimiz gerekli dersleri aldık.
Bunların hiçbir zaman fayda getirmeyeceğini, hiçbir zaman kafamızda
olabilecek şöyle veya böyle noktaları bırakmada şiddetin, dükkan
yakmanın, arabaları kırmanın, insanları üzmenin bir yol olmadığını
herkes gördü ve öğrendi" dedi. "Her şeyin başının birlik ve
beraberlik olduğunu" belirten Orgeneral Özkök, konuşmasını şöyle
sürdürdü: "Bunu görmek lazım. İstikrar olursa buraya sermaye de
gelir turist de gelir. Diyarbakır'ı ele alacak olursak birçok
imkanı var. Kavgalı dövüşlü olaylar olabilir endişesi olduğu zaman,
insanlar buraya ne yatırım yapmak ister, ne de turist gelir. Bunun
acısını esas fakir fukara halkımız çeker. Biz istiyoruz ki; kimse
fakir fukara olmasın. Bunun düzeltilmesi için bütün gayretimizle
uğraşıyoruz, uğraşılıyor da... Bütün Cumhuriyet hükümetleri bunu
yapmaya çalışmıştır. Bunların yapılabilmesi için silahlı kuvvetler
olarak güvenlik ortamını sağlamaya çalışıyoruz. Ama görüyorsunuz ki
eğer bu iş yapılmakta zorluk çıkaran bir boyuta ulaştığı zaman,
bütün halka gitmesi gereken paralar başka yerlere gidiyor. Bu
bakımdan herkes sorumluluğunu idrak etmeli. Basın da halk liderleri
de yaptıkları şeyin bu memlekete ne getireceğini, ne götüreceğini
çok iyi değerlendirmeli. Ulusumuzun faydasına olacak işleri yapmak
ve aksine olan şeyleri de düzeltme yönüne gitmemiz lazım. Her şeyin
başı birlik ve beraberliktir. Bunu bozmak isteyenlerin oyununu
bizim bozmamız lazım. Bunun sebeplerini araştırıp iyi düşünmek
lazım. Bunların birçoğu sırayla gelen çeşitli tahriklerin
sonucudur." Bir başka gazetecinin, "Sivil toplum kuruluşları bu
olaylar karşısında yönlendirme ve durdurma konusunda üzerlerine
düşen görevi yapabiliyorlar mı?" sorusunu da Orgeneral Özkök, bir
sistemde bütün unsurların üzerine düşen görevi yapması gerektiğini
söyledi. Orgeneral Özkök, şöyle konuştu: "Herkes görevini tam
olarak yaparsa o işler çok daha başarılı gider. Silahlı kuvvetler
yapmalı, hükümet yapmalı, sokaktaki halk yapmalı, esnaf yapmalı.
Bir saatin çarkları gibi, bütün çarklar görevini düzgün yapar,
çalışırsa doğru zamanı görmek mümkün olur. Dolayısıyla sadece sivil
toplum kuruluşları değil, hepimize düşen görevler vardır. Bu
görevleri herkesin ulusun bütünlüğü, birliği, beraberliği ve refahı
için yönlendirmesi lazım. Bütün faaliyetleri bu şekilde yürütmesi
lazım. (Ben yapmayayım başkası yapsın) demeden herkesin (Benim
görevim budur, ben bunu yapacağım, ben bu ulusa, bu ülkeye bunu
borçluyum, bunu yerine getireceğim) demesi lazım. Bu bakımdan sivil
toplum kuruluşları yapıyor, yapmıyor yargısına varmak istemiyorum.
Bunu çok iyi yapanlar var, yapamayanlar var, yanlış yapanlar da
var. Bunun takdirini sivil toplum kuruluşlarının liderlerine ve
değerli halkımıza bırakıyorum. Zannediyorum her olaydan herkes ders
alıyor. Bu dersler sonunda her şey çok daha iyiye gidecektir.
Kötümser olmaya gerek yok. Üzüntülü olaylar yaşanmıştır, yine de
yaşanabilir. Ama el ele verip gönül gönüle verirsek üstünden
gelemeyeceğimiz hiçbir problem yoktur." Orgeneral Özkök,
Genelkurmay Başkanlığı'nın teşekkür plaketini verirken, Vali Ala da
Diyarbakır'ın tarihi surlarını sembolize eden bir plaketi Orgeneral
Özkök'e sundu. Orgeneral Özkök ve beraberindeki kuvvet
komutanlarının Diyarbakır'daki askeri birlikleri denetledikten
sonra kentten ayrılacağı bildirildi.