Gürkan'dan Baykal'a son mektup
Abone olÖmrünü solda bütünleşmeye adayan Aydın Güven Gürkan, ölümünden kısa bir süre önce Baykal'a bir mektup gönderdi. O mektubu gazeteci Oral Çalışlar açıkladı...
Siyasi hayatını sol yelpazede bütünleşmeye adayan solun
uzlaşmacı ismi Aydın Güven Gürkan, ölümünden kısa bir süre
önce CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a bir mektup kaleme aldı.
Gürkan'ın Baykal'a yolladığı mektuba yakından tanıklık eden
Cumhuriyet Gazetesi yazarı Oral Çalışlar, Ahmet Hakan'ın CNNTÜRK'te
sunduğu Tarafsız Bölge'ye konuk oldu.
Ercan Karakaş ile Tarafsız Bölge'nin canlı yayın konuğu olan
gazeteci-yazar Oral Çalışlar, Aydın Güven Gürkan'ın Baykal'a yazmış
olduğu mektubun niteliği hakkında şöyle konuştu:
İŞTE O MEKTUBUN İÇERİĞİ
Sayın Aydın Güven Gürkan, son yapılan CHP kurultayı sonrasında
Deniz Baykal'a mektup yolladı. Mektupta kendisini davet eden
Baykal'a teşekkür eden Gürkan, "Sayın Baykal, kongreye iyi
gelemedim. Öyle anlaşılıyor ki, CHP senin tarzını benimsiyor. Bizim
siyaset anlayışımıza sıcak bakmıyor" diye yazmıştı...
BAYKAL'A BABACAN ÖĞÜTLER
Çalışlar, Gürkan'ın CHP Lideri'ne tavsiyede bulunduğu mektupta,
Baykal'dan tüm partililere babacan davranmasını, renkliliklere açık
olmasını istediğini belirtti. "Biz büyük bir aileyiz. Bu
aileyi toparlamak aile reisi olarak sana düşer" diye
öğütte bulunan Gürkan'ın yakın çevresine de bahsettiği görüşlerden
bazıları şöyle...
CHP AYDINLARI SIRTLAYAMADI
Avrupa Birliği tartışması, Kıbrıs gibi konularda, AK Parti
dalgayı sırtlamış görünüyor. Halbuki bunları solun ve CHP'nin
sahiplenmesi gerekiyordu...
CHP içine kapandığı için aydınları kaybetti. Günümüzde aydınları
birleştirecek sol perspektife ihtiyaç var.
CHP'DEN UMUDUNU KESMEDİ
Tarafsız Bölge'ye katılan Ercan Karakaş, Aydın Güven Gürkan'ın tüm
mahalefetine rağmen CHP'den ümidini kesmediğini anlattı. Mektuptan
sonra Baykal'ın Aydın Güven Gürkan'ı ziyaret ettiğini hatırlatan
Karakaş şöyle konuştu: "Aydın Hoca'nın hiçbir zaman
kişilerle meselesi olmadı. Sabırlı olmak gerektiğini söyledi. Onun
heyecanları vardı, duygusallığı vardı ama aynı zamanda gerçekliği
yönleri ağır basardı."