Mehmet Ali Birand kara
Abone olKanad D Haber'in başına geçtikten sonra, medyanın yıldızı oldu Birand. Nakavt oldu kimi zaman, yeni işine üç ay biçenler oldu. Peki Birand bu konuda ne diyor?
diyor Mehmet Ali Birand. "Reyting" diye çığlık atanlara kulağı
kapalı. O farklı bir haber tarzı getirmek istiyor Türkiye'ye.
Reyting kaygısından uzak bir tarz:
-Geçen hafta günün konusuyduk. Kanal D ile ATV Haberleri arasındaki
rekabet en çok konuşulup yazılan konulardan biri oldu. Eleştiriler,
yorumlar, destekleyenler, karşı çıkanlar, hatta nakavt olmuş
karikatürlerim bile yayınlandı.Biraz erken olmadı mı?
Geçen hafta çok heyecanlı geçti.
Kanal D Ana Haber’de göreve başlamış ve sizlere de beni evlerinize
konuk etmenizi rica etmiştim. Sağolun, varolun kapılarınızı
açtınız. Açanlara da, açmayanlara da teşekkürler.
Hatırlayacaksınız bu konuda hiç iddialı konuşmadım. Zira bu tip
işlerin çok yavaş yerleşeceğini, alışkanlıkların kolay
kırılmayacağını bunca yıllık deneyimle bilen insanlar
arasındayım.Rekabet ettiğim kişilerin güçlerini ve deneyimlerini de
yakından biliyorum. Hiçbir zaman ilkeleri koruyormuş gibi yapıp
reyting uğruna ilkelerden vazgeçmem.
Benim istediğim bir tek şey var. O da, yıllardan beri sadece
reyting düşünen ve rekabeti sadece reyting üzerinden gerçekleştiren
bir piyasaya yeni bir model sunmak. Daha düzeyli, rekabetin daha
çok haber üzerinden yapılacağı, “yaratılmış magazin” yerine
hayattan kesitlerle seyircinin karşısına çıkıldığı bir model.
Kabul edilir veya edilmez. Beğenilir, ya da beğenilmez ancak, bu
bizim hazırladığımız bir yemek.
Sadece birkaç gün içinde insanların bu yeni yaklaşıma koşuşmasını
beklemek söz konusu değil. Ancak bu yeni ve farklı bir yaklaşımın
aldığı reytinge bakıp “başaramadılar” sonucuna varmak, bence
acelecilik olur.
Herkesin değer yargısına saygım var. Söylenen ve yazılanlara da hiç
itirazım yok. Ancak ben bütün hayatınca devamlılığa inanmış, uzun
soluklu çalışmalara alışmış, inatçı bir insanım. Bu yemeği
beğendirinciye kadar, bütün ekip çalışacak, ince ayarlarını
yapacak.
Genel havaya uymak yerine, düzeyli bir noktaya çıkmaya uğraşmak
daha hoş değil mi?
Bizler yaptığımız işten memnunuz, ama amaç sizi memnun etmek.
Bizi konuk edenlere de teşekkür ederiz.