Finans sektörünün geleceği Uludağ Ekonomi Zirvesi'nde konuşuldu
Abone olSapanca'da NG Enjoy Otel'de gerçekleştirilen Uludağ Ekonomi Zirvesi kapsamında "100. Yılda Bankacılık ve Finansın Yeni Vizyonu" başlıklı panel düzenlendi.
Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Başkanı Göksel Aşan, İstanbul Finans Merkezi'nin (İFM) ilk etabının açıldığını belirterek, "İkincisi de çok kısa sürede açılacak. İstanbul, zaten bir finans merkezi. Altyapısını hazırladık, bundan sonrası özel sektörün işi." dedi.
Sapanca'da NG Enjoy Otel'de gerçekleştirilen Uludağ Ekonomi Zirvesi kapsamında "100. Yılda Bankacılık ve Finansın Yeni Vizyonu" başlıklı panel düzenlendi.
Burada konuşan Aşan, bankacılığın dijitalleşme ve açık bankacılık alanında gelişmesinin beklendiğine işaret ederek, şu değerlendirmede bulundu:
"Bu, bütün sektörleri teknoloji bir yere götürecek. Bu hızın en yüksek olacağı alanlardan birinin bankacılık olacağını düşünüyorum. Türkiye'deki bankacılık sisteminin bu tür gelişmeleri özellikle Avrupa'daki benzerlerinden çok daha önce fark ettiğini ve onlardan daha hızlı bu alanda ilerlediğini düşünüyorum. Türkiye bu alandaki düzenlemeleri Avrupa'ya göre çok daha önce yaptı."
İFM'ye ilişkin çalışmalara da değinen Aşan, şunları kaydetti:
"İlk etap açıldı, ikincisi de çok kısa sürede açılacak. İstanbul zaten bir finans merkezi. Altyapısını hazırladık, bundan sonrası özel sektörün işi. Dünyada da tüm şehre yaymak yerine bir yere toplama eğilimi var. Tüm finans oyuncuları ve düzenleyici denetleyici kuruluşları da oraya sokuyorsunuz. Borsa orada. Finansal oyuncular açısından ciddi avantajı olacak. Biraz onları kayıracak şeyler de yapıyoruz."
"Bankalar dünyaya da hizmet satıyor"
NGN Yönetim Kurulu Başkanı İnanç Erol da finans ve bankacılığın, dijitalleşmede öncü ve örnek bir sektör olduğunu ifade ederek, "Bankaların teknoloji şirketleri var, servis ihracatı da yapıyorlar. Dünyaya da hizmet satıyor." diye konuştu.
Citibank Türkiye Genel Müdürü Emre Karter de Türk şirketlerinin dünya ticaretinden daha fazla pay almasını sağlamak istediklerini belirterek, Türk şirketlerinin, gittiği coğrafyaların tamamında yer aldıklarını ve bu coğrafyalarda tercih edilen banka olmak istediklerini söyledi.
İFM'nin önemine işaret eden Karter, beraber çalıştıkları çok uluslu şirketlerin İFM'de konuşlanması için de çalıştıklarını anlattı.
"Bankacılık teknolojisini ihraç etmeye başladık"
Denizbank iştiraki Neohub Genel Müdürü Gürhan Çam da Türk bankacılık sektörünün dünyaya ilham olduğunu bildirdi.
Çam, "Denizbank ve Neohub olarak ana motivasyon kaynağımız ihracat. Yeniliklerimizi, hizmetlerimizi ve teknolojimizi ihraç etmeye yönelik motiveyiz. 'Bankacılık sektörünün ihracat yapması ne demek?' denilen noktalardan bu noktaya geldik." dedi.
Şu an 11 ülkedeki 52 finans kurumuna ihracat yapmaya başladıklarını anlatan Çam, "Yani bankacılık teknolojisini ihraç etmeye başladık. Denizbank olarak da en önde olmaya her zaman hazırız. Bunun için ne gerekiyorsa yapacağız." diye konuştu.
Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB) Genel Müdürü Murat Bilgiç de kalkınma bankalarının sürdürülebilirlik konularını merkeze aldıklarını belirterek, "Kalkınma bankaları, nitelikli fonları ve sürdürülebilirlik temalı fonları Türkiye'ye getiriyor. Bu fonları bu amaçlara uygun olarak kullandıran bankalar. Ticari bankalardan farkı bu. Kredileri çok ciddi sürdürülebilirlik ekseninde veriyoruz, ciddi şekilde denetliyor ve amacına uygun olarak kullanılmasını sağlıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.