Fınancial Times'tan kötü haber
Abone olFınancial Times Türkiye'yi rahatsız edebilecek bir gelişmeyi yazdı. Haber 17 Aralık zirvesi öncesi AB içinde Türkiye'ye en çok muhalefet eden Fransa ile ilgili.
Fınancial Times'ın bir haberinde, ''Fransa, Türkiye'nin Avrupa
Birliği'ne katılım müzakerelerinin başarısızlıkla sonuçlanması
halinde Ankara'ya özel ortaklık statüsü önerilmesi için üye ülkeler
nezdinde lobiye başladı'' denildi. Avrupa gazeteleri, Felluce
harekatı, Filistin Lideri Yaser Arafat'ın eşi Süha Arafat'ın
açıklamalarının yankıları ve seçimlerde düş kırıklığına uğrayan
Amerikalıların ülkeden göç etme hazırlıkları ile ilgili haberlere
geniş şekilde yer verdiler. Times, Felluce harekatını, Saddam
Hüseyin'in devrilmesinden sonraki 18 aylık dönem içinde
gerçekleştirilen en büyük operasyon olarak niteliyor ve kentte
sokak çatışmalarının başladığını yazdı. Guardian gazetesi,
''İsyanın bastırılması Irak'ın geleceği açısından yaşamsal önem
taşıyor'' başlıklı haberinde, Felluce harekatının zamanlamasında
Amerika'da yapılan başkanlık seçimleri ile Irak'ta önümüzdeki yıl
yapılacak seçimlerin belirleyici olduğunu kaydetti. Haberde,
''Kampanyasını etkilememesi için Felluce harekatını seçim sonrasına
bırakan Amerikan Başkanı Bush, yeniden seçilmesinin ardından ilk iş
olarak Irak'taki seçimler için harekete geçti. Ocak sonunda
yapılması düşünülen seçimler, yeni kurulacak Irak hükümetinin
meşruiyeti ve halkın can korkusu olmadan sandık başına gitmesini
sağlama sözü veren ABD'nin imajı açısından büyük önem taşıyor. ABD
kendi ifadesiyle Felluce'deki isyanı bastırırsa, Sünni nüfusun
seçim sürecine dahil edilmesinin kolaylaşacağını düşünüyor.''
ifadeleri yer aldı. Independent, ''Felluce, savaşı bitirmeyecek''
başlıklı haberinde, Felluce'yle 1982'de Suriye'nin Hama kentinde
yaşananlar arasında paralellik kurdu. Haberde, ''Kural tanımayan
devletlerin terör taktiklerine başvuran ABD, tarih sınavını
geçemedi'' diyen Independent'a göre, ABD Suriye'nin 22 yıl önce
Hama'da uyguladığı stratejiyi örnek alıyor. Müslüman Kardeşler'in
Baas rejimine karşı ulusal ayaklanma başlattığı kent, devlet
başkanının emriyle önce bombalanmış, militanlar ve siviller
öldürülmüş, kenti kuşatan özel birlikler, daha sonra Hama'da en az
10 bin kişinin ölümüyle sonuçlanan çatışmalara girmişti. Tarihi
kenti yerle bir eden harekat, Amerika tarafından o dönem sert bir
şekilde kınanmış ve Suriye terörist ülkeler listesine alınmıştı.''
ifadeleri yer aldı. Independent, Felluce'de harekatın ABD açısından
başarıyla sonuçlanmasının Irak'taki savaşı sona erdirmeyeceği
ifadeleri kullanılırken haberde, ''Saddam Hüseyin'in devrilmesi
direnişi sona erdirmedi. Irak'ta seçim yapılması kararı, silahlı
direnişin baskısıyla alındı. Geçen yaz gerilla savaşı başlamasından
önce Bağdat'taki Amerikalılar, işgalin yıllarca süreceğini
söylüyorlardı. Irak'taki askeri durum kontrolden çıkınca Amerika
geçici bir hükümet atamaya ve seçim yapmaya karar verdi.
Iraklıların birçoğu, taviz almak için Amerika'ya saldırmak
gerektiğini söylüyor. Fransızlar, yarım milyon askerle Cezayir
isyanını bastıramadılar. Aynı sayıdaki Amerikan askeri Vietnam'da
başarısız oldu. Irak'ta da aynı şey yaşanacak. Cezayir ve
Vietnam'da olduğu gibi savaş ancak işgal bitince sona erecek.''
şeklinde yazdı. Guardian, ''kentteki direnişçiler, İslam adına
ölmeye hazırlanıyorlar'' başlıklı haberinde, ''kentte Iraklı
direnişçilerle birlikte çarpışan Suudi, Tunuslu ve Yemenli
savaşçılar ''Amacımız, Irak'ı kurtarmak değil, kafirlerle
savaşmak'' diyorlar.'' ifadeleri kullanıldı. Financial Times,
''Powell: yolumuza devam edeceğiz'' başlıklı haberinde, Amerikan
Dışişleri Bakanı Colin Powell'la yapılmış bir mülakata yer verdi.
Mülakatta Powell'ın, ''Bush geri çekilmeyecek. İnançları, ilkeleri
ve politikaları doğrultusunda hareket etmeye devam edecek. Bu
politika, aynı zamanda ABD'nin müttefiklerinin de çıkarına. Ancak
ABD gerekmesi halinde tek başına hareket etmekten çekinmeyecek.
Zaman zaman, hedeflerimizi gerçekleştirmek için agresif bir
politika izledik. Başkan bu doğrultuda ilerleyecek.'' ifadelerine
yer verdi. Gazete, Powell'ın ''Orta Doğu sorunuyla ilgili olarak 10
gündür Paris'te hayatta kalma savaşı veren Filistin lideri Yaser
Arafat'ın rahatsızlığının barış sürecinin ileriye götürülmesi
açısından 'önemli bir fırsat yarattığını' öne sürdüğü ''
ifadelerine yer verdi. Süha Arafat'ın Filistinli siyasetçileri eşi
Yaser Arafat'a karşı komplo kurmakla suçlaması tüm gazetelerde
önemli yer tuttu. Times gazetesi, ''Süha Arafat'a Filistinlilerden
tepki'' başlıklı haberinde, Süha Arafat'ın açıklamalarının hem
Filistinli yöneticiler hem de halkın büyük tepkisine neden olduğunu
anımsattı. Gazete, ''Filistinliler, Paris'te lüks içinde yaşayan
Süha Arafat'ın Filistin davasına ilgi göstermediğini, tek amacının
Arafat'ın parasına konmak olduğunu söylüyorlar. Bir Filistinli
kadın, 'Süha'nın ayakkabılarına harcadığı para Ramallah'ta bir
aileyi bir ay geçindirir' '' ifadelerini kullandı. Times, aynı
haberinde bugünün Müslümanların en kutsal günlerinden biri; Kadir
gecesi olduğunu anımsatıyor ve İsrail medyasına dayanarak Arafat'ı
yaşatan makinanın bugün durdurulabileceğini yazdı. Financial Times,
''Tony Blair, Irak'ta verdiği destek karşılığında Bush'tan Orta
Doğu'da adım atmasını isteyecek '' başlıklı haberinde, İngiltere
Başbakanı Tony Blair'in perşembe günü Washington'da bir araya
geleceği Amerikan Başkanı Bush'tan Orta Doğu barış sürecinin
canlandırılması için çaba harcamasını isteyeceğini belirtti. Batı
Afrika ülkelerinden Fildişi Sahili'nde, Fransa'nın dokuz askerinin
öldyfdndan o dönem sert bir şekilde kınanmış ve Suriyeürülmesine
misilleme olarak, ülkenin tüm savaş uçaklarını imha etmesinden
sonra başlayan isyan muhafazakar eğilimli gazeteler tarafından
Irak'a gönderme yapılarak yorumlandı. Times gazetesi haberinde,
''Fransa'nın oradaki amacı ne? Demokrasi ve hukukun üstünlüğü hakim
kılmak, ulusal uzlaşı sağlamak mı? Yani Amerika ve İngiltere'nin
Irak'ta yapmaya çalıştığı şey mi? Ya da hükümet yanlılarının
inandığı gibi Fransa bir rejim değişikliği peşinde mi? Yoksa Fransa
bu zengin Batı Afrika ülkesinde kendi ekonomik çıkarlarını koruma
derdinde mi? Fransa Afrika politikasında açıklığa yanaşmıyor. Ancak
önceliği bölgede istikrar sağlanması olmalı'' ifadelerine uyer
verdi. Daily Telegraph, ''Demokrat seçmenler Amerika'yı terk
ediyor'' başlıklı yazısında, Amerikan başkanlık seçimlerinden sonra
ülkeyi terk etmeyi düşünenlerin sayısının artmaya başladığını
yazdı. Gazeteye göre, Yeni Zelanda göçmenlik dairesi, Amerika'da
seçim sonuçlarının belli olmaya başladığı geceden itibaren, bu
ülkeye yerleşme koşullarınını öğrenmek isteyen Amerikalılara cevap
vermekte zorlanmaya başladı; ''Amerika'dan göçmenlik dairesinin
sitesine girenlerin sayısı seçimlerden sonraki bir hafta içinde
dört kat arttı. Bu başvuruların seçimlerde Demokratlar'a oy veren
Los Angeles ve San Fransisco'dan gelmesi dikkat çekici. Buradaki
demokratlar, Bush'un kazanması halinde ülkeyi terk edeceklerini
söylüyorlardı. Irak'ın işgaline karşı çıkanlar, eşcinseller,
kürtaja destek verenler, savundukları değerler ve yaşam tarzlarının
tehlikede olduğunu düşünüyorlar.'' ifadeleri yer aldı. Financial
Times'ın bir haberinde, ''Fransa, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ye
katılım müzakerelerinin başarısızlıkla sonuçlanması halinde
Ankara'ya özel ortaklık statüsü önerilmesi için üye ülkeler
nezdinde lobiye başladı.'' denildi. Gazete, 17 Aralık'taki nihai
karara böyle bir cümlenin eklenmesinin 40 yıldır üyelik için
çalışan Türkiye'yi son derece kızdıracağını belirtti.