Kovboy filmlerinde bar sahnesinde mutlaka kavga çıkar ve barın altı üstüne gelir, ve çoğu zaman azılı tipler olduğu için para ödemezler. Peki bu bar sahibi parayı nerden kazanır? Arabalar için park sorunu yok. New York'un en işlek caddesi olsa bile kahramanımız gideceği yerin tam önüne arabasını çeker. Genelde arabayı kilitlemezler, hırsızlıktan çekinmiyorlar mı? Nehir kenarında yürürken sohbet eden çiftlerden birinin sorduğu soruya diğeri başka bir mekanda yemek yerken cevap verir. Yada konuşmak için buluşan iki kişi arabayla başka bir mekana gidihp orda konuşmayı başlatır. Aradaki zaman diliminde ne yaparlar sorusunun cevabı yoktur. Amerikan polisiye ve macera filmlerinde polisler yada dedektifler bir zanlıyı yakalamak için şehrin altını üstüne getirir. Onlarca araba devrilir, trafik keşmekeş olur, bir o kadar dükkanın camları kırılır. Yakalanan ise basit bir suçludur. Onu yakalamak için milli sevrvetten giden para, arabası hasar gören sürücülerin zararı ne olur? Valizini alıp göç eden kişilerin valizinin içi boştur ve koskoca valizi el çantası rahatlığıyla taşırlar… Amerikan filmlerinde taksi hiç para üstü vermez ya da "üstü kalsın" demez. Bütün bombalar patlamasına sadece 1 saniye kala imha edilir. Televizyonda mutlaka o anki ruh halinizi anlatacak programlar vardır. Garip sesler duyunca, korkmak yerine sesin geldiği yere gidersiniz. Arabanın benzini, başınıza kötü bir olay gelmeyecekse, asla bitmez. Asla silahsız kalmazsınız. Mutlaka elinizin altına bir silah gelir. Bütün çirkin kızlar gözlüklerini çıkartıp kuaföre giderse dünya güzellerine taş çıkarır. Eyfel Kulesi, Fransa'daki tüm binaların camından görünür. Kahramanımızın birini araması gerekir ve hemen telefonu alır eline, tuşlara bastıktan sonra anında kulağına götürüp konuşmaya başlar Silahlı filmlerde kahramanımız Allah ne verdiyse saldırır hepsini öldürür fakat düşman o kadar ateş eder bir tanesi isabet etmez. Bazı filmlerde esas oğlanında vurulduğu görülür fakat kahramanımız kahretsin der yarayı sarar işine devam eder... Kahramanımız tam herkesi öldürmüş ilerlerken yerde ölü numarası yapan yaralılardan biri kalkar tam ona ateş etmek üzereyken döner ve adamı bir daha vurur. Kötü adamlar genelde ilk hamlede ölmez, Seyirci öldü sanır, son bir hamle yapar… Kaza yapan arabanın içinde biri sıkışmıştır o sırada yavaş yavaş benzin damlamaktadır. Biri gelir onu kurtarır ve tam arabadan uzaklaştıkları anda araba havaya uçar… Film kahramanlarının vurduğu bir figüran can çekişmeden ölmelidir. Filim kahramanları ise yaralanır yada uzun bir süre ölemez hayatta kalır. Merdivenden itilen ya da düsen bir kişi sonuna varmadan kesinlikle duramaz. Bilgisayar kullanan bir çocuk üstelik gözlüklüyse bir bilgisayar dahisidir. İstediği her bilgisayarı ele geçirebilir. Telefon numaraları yada adres gibi şeyler söylendiği zaman genellikle not alınmaz ve hiç unutulmaz. Hiç bir telefon meşgul çalmaz. Aranan kişi %90 telefonun başındadır. %10 başı beladadır açamaz. Taksi bulmak için taksi! demek kafidir. Taksi beklemek aramak diye bir şey olamaz. Günlük hayatta insanlar her an hapşırabilir. Ancak filmlerde hapşıran bir kişinin mutlaka alerjisi vardır ya da hasta olmuştur. "Herkes uçak kullanabilir. Yeter ki, kontrol kulesinden birisi ona talimat versin" "Taksi ücretini öderken cüzdana bakmaya gerek yoktur. Cepten çıkarılan herhangi bir banknot mutlaka taksi ücretini karşılar." Çoğu anne sabahları yumurta pişirir. Lakin kimsenin kahvaltı edecek vakti yoktur. Kampa giden gençlik grubundan yada bir yaratığa karşı mücadele veren grupta herkes ölür sadece erkek ve kadın kahraman kurtulur… Binaların havalandırma kanalı en iyi saklanma yeri olup çok temizdir. Işığı kapatıp yatağınıza giderken odanız karanlık olmaz. Kahramanımız sessiz bir şekilde kurbana arkadan yaklaşır ve adamın ensesine vurmasıyla bayılması bir olur. Filmin kahramanları patlama anıyla birlikte evden kendilerini dışarı atarlar ve son anda kurtulurlar.