Film değil gerçek: Kardaki yazı hayat kurtardı! Mehmetçik riski göze alıp iniş yaptı
Abone olDeprem felaketinde 3 gün boyunca köydeki evlerinde mahsur kalan aile, karın üzerine ayaklarıyla “YARDIMET” yazdı. Yardım taşıyan helikopterin pilotu Jandarma Albay Aytekin Çakırerk, yazıyı görünce risk alıp yamaca iniş yaptı. Yaşlı çift ile iki çocuğa yardım ulaştırıldı.
Türkiye’nin acısını derinden hissettiği Kahramanmaraş merkezli 2
deprem, ancak Film sahnelerinde görebileceğimiz gerçek
hayat hikâyelerine de sahne oldu. Deprem felaketine olumsuz hava
koşulları da eklenince kırsal alandaki bir çok bölgeye ancak 2-3
gün sonra ulaşılabildi. Birçok yolun depremde zarar görmesi ve ağır
kış koşulları nedeniyle karadan ulaşılamayan kırsal bölgelere,
havadan helikopterlerle yardım taşındı. Jandarma Genel Komutanlığı
Havacılık Başkanlığı’na bağlı helikopterler, Kahramanmaraş’taki
kırsal bölgelere yardım ulaştırırken film senaryolarına konu
olabilecek olaylara tanıklık etti.
Ayaklarıyla yazdılar
Hürriyet'in haberine göre, Kahramanmaraş’ın Dulkadiroğlu ilçesinde, 4 kişilik aile Deprem nedeniyle 3 gün köydeki evlerinde mahsur kaldı. Elektrikleri yoktu, telefonları çekmiyordu, kar nedeniyle yolları kapalıydı, dünya ile bağlantıları kopmuştu. Kırsal alanlara yardım götüren helikopterlerin dikkatini çekmek için karların üzerine ayaklarıyla büyük harflerle “YARDIMET” yazdılar.
Ateş yakıp duman çıkardılar
Aile, helikopterin dikkatini çekebilmek için ateş yakıp duman da çıkardı. Yardım taşıyan Jandarma’ya ait helikopterin pilotu önce yazıyı fark etti. İki kez alçak uçuş yaparak durumu anlamaya çalıştı. Ardından vadi yamacındaki iki evi gördü. Risk alınarak yamaca iniş yapıldı. Karşılarında yardım bekleyen yaşlı bir çift ve 2 çocuk gördüler. İhtiyaçları soruldu, helikopter tekrar kalkış yaptı. Kahramanmaraş’tan alınan yardımlar yine aynı helikopterle aileye ulaştırıldı.
Karın üzerindeki yazıyı fark ederek helikopter ile iniş yapan Jandarma Pilot Albay Aytekin Çakırerk, yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Hava koşulları nedeniyle kırsal alanlara ulaşmak çok zordu. Risk alarak kırsal alanlara yardım ulaştırıyorduk. Kırsal alandan bir dönüşümde karın üzerine büyük harflerle ‘YARDIMET’ yazısını gördüm. Etrafta kimse yoktu, tekrar geri dönüp alçak uçuş yaptım. Yazının biraz ilerisinde vadide 1-2 ev vardı, ateş yakıp dumanla da bize işaret veriyorlardı. Biraz daha yaklaşınca yaşlı bir amca elinde Türk bayrağı şeklinde bir flama sallıyordu.
Risk alarak yamaca iniş yapıldı
İniş için çok zor bir yerdi, çok kar vardı, ev vadide kalıyordu. Risk alarak yamaca iniş yaptık. İndiğimizde yaşlı amca, yaşlı bir teyze ve 2 çocuk vardı. Yardıma ihtiyaçları olduğunu söylediler. İhtiyaç listelerini alıp Kahramanmaraş’a döndük. Yarım saat içinde tüm ihtiyaçlarını fazlasıyla hazırlayarak kendilerine götürdük. Evleri sağlamdı, ancak mağdurlardı. Bu sahneyi hayatım boyunca unutamam. Bu ve benzeri sahneleri hep filmlerde görürdük. Filmlerde ‘Help me’ (Bana Yardım et) şeklinde görürdük. İlk kez böyle bir olayla karşılaştım.”
Kaynak: Hürriyet / Fevzi Karakoyun