FETÖ'nün en esrarengiz cinayeti! Eski komiserden olay ifşa
Abone olFethullah Gülen ve örgütü hakkında kitap yazan gazeteci Haydar Meriç ortadan kaybolmuş ve cesedi denizden çıkmıştı. Haydar Meriç olayı FETÖ'nün en esrarengiz cinayetleri arasında yer alırken bugünkü davadan yansıyan ifşalar dikkat çekici oldu.
Fetullah Gülen aleyhinde kitap yazacağının duyulmasının ardından
kaçırılan ve cesedi denizde bulunan gazeteci Haydar Meriç ile
ilgili davadan flaş ifadeler verildi. Tutuksuz sanık olayla ilgili
esrarengiz bir noktaya işaret etti. Meğer gazeteci kaçırılınca
dönemin istihbarat başkanı da ortadan kaybolmuş.
Kırklareli 2. Ağır Ceza Mahkemesince Halk Eğitim Merkezinde yapılan duruşmada, tutuksuz sanıklardan eski komiser S.D. Haydar Meriç ile ilgili bomba ifşalarda bulundu.
PATATES HATTAN YAPILAN GÖRÜŞME
Meriç'in kaçırıldığı gün İstanbul'dan temin edildiği anlaşılan ve 'patates' hat diye tabir edilen hat ile görüşme yapıldığını tespit ettiklerini bildiren S.D, Meriç'in o hat ile yapılan görüşmelerinin ise dinlemede kullanılan bilgisayarlara düşmediğini anlattı. Bunun üzerine bir takım yazışmalar yaptığını savunan S.D, yazılarına ise hiçbir cevap verilmediğini ve yazılarının imha edildiğine dair yazıların da yaklaşık 15 gün sonra kendisine ulaştığını kaydetti.
İSTİHBARAT MÜDÜRÜ DE ORTADAN KAYBOLDU
Bunun üzerine Meriç'in Kırklareli, İstanbul ve Ankara istihbarat polislerince kaçırılmış olabileceğini düşünerek akıbetinden endişe etmeye başladığını ifade eden S.D, şöyle devam etti:
-''Meriç, 18 Haziran 2011 tarihinde Düzce Akçakoca sahilinde 400 metre açıklıkta zincirle domuz bağına bağlanmış şekilde ölü olarak bulundu. Meriç'in kaçırıldığı gün dönemin şube müdürü İbrahim Şimşek yıllık izne ayrılarak Kırklareli'den kayboldu. Yine tesadüftür Meriç'in cesedi ortaya çıktığında İbrahim Şimşek, senelik izne ayrılarak ortadan kayboldu ve cenaze defnedildikten sonra görevine geri döndü.
CESEDİN RESMİNİ GÖSTERİNCE...
-Bir personelle Meriç'in cesedi ile ilgili resimleri Şimşek'e gösterdiğimizde beti benzi attı, yüz hattı adeta morardı. 'İnsan işte, ölünce hiçbir şey değil' diyerek odasından çıkmamızı istedi.''
Meriç'in ölümünün ardından Şimşek'in bazı personelin görev yerlerini değiştirerek, bazı personele de istihbarat şubesinden ayrılmaları için baskılar yaptığını ile süren S.D, bazı personele de özel hayatı üzerinden baskı yaptığını öne sürdü.
BİR GÜN BENİ ODASINA ÇAĞIRDI VE...
Cinayetle suçlanan tutuklu sanıklardan dönemin Kırklareli İstihbarat Şube Müdürü İbrahim Şimşek'in, S.D. savunma yaptığı esnada Haydar Meriç'in ölümüne ilişkin konuşunca ''Onu söylemeyecektin işte salak'' dediği duyuldu.
Şimşek'in tutuklu sanıklardan İbrahim Güneş'e ise S.D'ye soru yönelttiği esnada, ''Bravo İbrahim, soru sor'' dediği bunun üzerine de Güneş'in gülümsediği görüldüğü.Tutuklu sanıklardan Muhammet Karhan ise soracağı soruları Şimşek'e gösterdi.
Şimşek'in kendisini zaman zaman odasına çağırarak, dolaylı yoldan ölümle tehdit ettiğini iddia eden S.D, Şimşek'in şubede herkesin kontrolü altında kalmasını istediğini ifade etti. Şimşek'in kendisinin atanmasına engel olduğunu kaydeden S.D şunları anlattı;
- ''Şimşek, yine beni bir gün odasına çağırdı. Masasının
üzerinde resmi demirbaş silahının haricinde bir kaç silah daha
vardı. Benimle konuşmaya başlamadan önce, bir yere telefon açarak,
'Ben ruhsatsız silahımı aldım, burada bazı şerefsizler var. Önce
onların kafasına sıkacağım sonrada kendi kafama sıkacağım. Siz
nasıl olsa benim çocuklarıma bakarsınız' şeklinde konuşma yaparak
beni dolaylı yoldan ölümle tehdit etti. Bu olayı bana bir kaç kez
yaptı.''
CİNAYETİ ÖRTBAS ETTİRDİĞİ KİŞİYİ DE ÖLDÜRDÜ
Meriç'in cinayetini Şimşek'in örtbas etmeye çalıştığını öne süren S.D şu ifadeyi verdi;
-''Şimşek, Haydar Meriç'i DHKP-C ile ilişkilendirmek amacıyla yardımcı istihbarat elemanı ile kod adı Uğur Utku ile çalışmalar yapıyordu. Daha sonra cinayeti örtbas etmeye çalışan şube müdürü, Utku'nun bir gün bu bilgileri ortaya dökmesinden endişe ettiğinden olacak ki, trafik kazası tertip ettiğine inanıyorum. Çünkü Utku, bir gece motorsikleti ile ikametinden şehir merkezine gelirken, bir aracın çarpması sonucu hayatını kaybetti.''
DAİRE BAŞKANINA GİDİNCE İSTİHBARAT POLİSLERİ ALDI
Şimşek'in bir gün kendisini odasına çağırarak, ''Dünyada her istihbarat örgütünün illegal çalışması vardır'' şeklinde nabız yoklaması yaptığını öne sürdü. S.D, olayla bildiklerini anlatmak amacıyla İstihbarat Daire Başkanı ile görüşmeye gittiğinde Ankara'da kendisinin istihbarat polisleri tarafından alıkonulduğunu iddia etti. Görüşme yapamadan geri döndüğünü dile getiren S.D. bu süreçten sonra hayatından endişe duyarak çok korktuğunu savundu.