FETÖ'cü generallerin duruşmadaki ifadeleri şaşkına çevirdi
Abone olİZMİR'de FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişiminde yer aldıkları iddiasıyla tutuklanan ve yaklaşık 3 haftadır yargılamaları süren bazı üst rütbeli subayların, duruşmalardaki şaşırtıcı ifadeleri dikkati çekti.
İzmir'de, FETÖ davasında duruşmalarda ifade veren üst düzey
rütbelilerin söyledikleri inanılır gibi değil.
-İlk defa bir darbe girişimine şahit olduğumdan tecrübesizdim.
-Oradaki giriş çıkışlar zahmet ve külfet getirmesin' diye kapılar açık bırakılmış. Açık bırakan da kapanmasın diye bir takoz yerleştirmiş. ('Yüksek güvenlikli kapıları kim açık bıraktı?' sorusuna verilen cevap)
-Teröristlerin Ege Ordusu Komutanlığını bastığını o günün sabahında rüyamda görmüştüm.
-Kendi silahım yanımdaydı ama silahı kullanabilecek
imkan ve kabiliyetim yok. Sonuçta özürlüyüm.
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, Aliağa Ceza İnfaz
Kurumu Kampüsü'ndeki duruşma salonunda, İzmir 2. Ağır Ceza
Mahkemesince görülen duruşmanın on üçüncü oturumu sonunda, darbeyi
planlayan "Yurtta Sulh Konseyi"nce Manisa ve İzmir'de sözde
"sıkıyönetim komutanı" ilan edilen eski Ege Ordusu Komutanlığı
Kurmay Başkanı Tümgeneral Memduh Hakbilen'in de aralarında
bulunduğu bazı generaller ile üst rütbeli subaylar savunmalarını
gerçekleştirirken, iki tutuklu sanık da tahliye edildi.
Şu ana kadar gerçekleştirilen savunmalarda, bazı darbeci askerlerin
15 Temmuz gecesi televizyon ve cep telefonundan gelişmeleri takip
etmediklerini öne sürmeleri, hiçbir şeyden haberdar olmadıklarını
iddia etmeleri ve sağlık sorunlarını gerekçe göstermeleri "üç
maymunu oynuyorlar" eleştirilerine neden oldu.
KIZIMDAN ÖĞRENDİM
Ege Ordusu Komutanı Orgeneral Abdullah Recep'in eski koruma
astsubayı Adnan Karaman, Recep'in, "Yurtta Sulh Konseyi"nce sözde
İzmir ve Manisa Sıkıyönetim Komutanı olarak atanan komutanlığın
eski Kurmay Başkanı Tümgeneral Memduh Hakbilen'e, "Memduh Paşa, sen
emirleri kimden alıyorsun? Bana bağlı değil misin?" diye sorduğunu,
Hakbilen'in de "İzmir ve Manisa sıkıyönetim komutanıyım. Bundan
sonra emir komuta bende" diye bir şey söylediğini, bunun üzerine
Orgeneral Recep'in gözaltına alınma talimatını verdiğini
anlattı.
Koluna girdikleri Hakbilen'in kendilerine hitaben, "Birlikler
harekete geçti, geliyorlar. Hepinizi vurdururum. Tarafınızı
belirleyin." tehdidinde bulunduğunu dile getiren Karaman'ın aksine
Hakbilen'in savunmasında bu olayları "yanlış anlaşılmaya" bağlaması
dikkati çekti.
TECRÜBESİZDİM
Eski Ege Ordusu Komutanlığı Kurmay Başkan Yardımcısı
Tuğgeneral Hakan Eser: "TSK içerisinde emir komuta
zincirinde bir darbe olduğunu düşündüm. Bu darbe nereden çıktı,
şaşkınlık içerisindeydim. Kitaplarımı ve iki tabancamı mermilerle
çantaya koyarak karargaha gittim. Darbecilerin darbe yaptığını
anlamadım, darbenin liderinin kim olduğunu bilmediğimden kafam
karıştı. Bu esnada şok durumum geçmedi. Cuntanın darbe yaptığını
anladım ancak ordu komutanımızın safını ve derdest edilip
edilmediğini bilmediğimden komutanı arama cesareti göstermemiş
olabilirim. İlk defa bir darbe girişimine şahit olduğumdan
tecrübesizdim."
TAKOZ KOYMUŞLAR
Eski Ege Ordusu Komutanlığı Harekat Başkanı Kurmay Albay
Oksal Çelik: "(Karargahta, hem istihbarat hem harekat
merkezine hem de kozmik odaya açılan ve yüksek güvenlikli kapıları
kim açık bıraktı?" şeklindeki soruya verdiği cevap) 'Oradaki giriş
çıkışlar zahmet ve külfet getirmesin' diye kapılar açık bırakılmış.
Açık bırakan da kapanmasın diye bir takoz yerleştirmiş. Bu sene
yapılan Efes Tatbikatı'ndan önce hayata geçirilen yüz tanıma
sistemi de bazen çalışıyor bazen de çalışmıyordu. Kapıları bu
şekilde kim açtı ben de bilmiyorum."
KULAKLARIMDA İŞİTME KAYBI VAR
Eski Maltepe Askeri Lisesi Komutanı Albay Ufuk
Gökşen: "Askeri aracın plakasını tedbir amaçlı kapattık.
Aracın bagajında kalaşnikof silahların olduğunu sonradan gördüm.
Karargaha resmi prosedürle girdikten sonra harekat istihbarat
biriminin olduğu binaya gittik. Kesinlikle komutanlık binasına
gitmedik. Girişte karşılaştığımız, çok tedirgin olduğunu
gözlemlediğim Ege Ordusu Komutanlığı İstihbarat Başkanı olumsuz bir
durumun olmadığını söyledikten sonra oradan ayrıldık. Binaya
girişte herhangi bir helikopter sesi duymadım. Zaten raporum da
var. Kulaklarımın birinde yüzde 30, diğerinde yüzde 40 işitme kaybı
var."
TELEVİZYON İZLENİP MUHABBET EDİLDİ
O dönemde Maltepe Askeri Lisesinde görevli eski yarbay
İbrahim Fatih Büyükbaş: "Ege Ordusu Komutanlığı
karargahında kısa süre kaldım. Şahsi tabancam, silah, mühimmat ya
da teçhizatım yoktu. Ordu harekat merkezinde bulunduğum sürede
televizyon izlemek ve muhabbet etmek dışında bir durumla
karşılaşmadım. Kanunsuz bir talimata ya da olaya şahitlik
etmedim."
SONUÇTA ÖZÜRLÜYÜM
Eski Maltepe Askeri Lisesinde görevli Binbaşı Ali
Vurkun: "(Mahkeme başkanının 'Ege Ordusuna giderken,
tabancan var mıydı?' sorusuna verdiği cevap) 2011'de sol gözümdeki
görme bozukluğundan Ege Üniversitesinde kornea nakli yapıldı. Sol
gözümün görme oranı yüzde 20'dir. Kendi silahım yanımdaydı ama
silahı kullanabilecek imkan ve kabiliyetim yok. Sonuçta
özürlüyüm."
RÜYAMDA GÖRMÜŞTÜM
Eski Ege Ordusu Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı şube
müdürlerinden Albay Turhan Özkal: "(Darbe teşebbüsünün
yaşandığı gece) Teröristlerin Ege Ordusu Komutanlığını bastığını o
günün sabahında rüyamda görmüştüm. Akşam bana telefon geldiğinde
'Demek ki kötü olaylar olacak' diye de kendi kendime söylenmiştim.
Ben de olayları, o rüyama yordum."