Fethullah Gülen'den tövbe edelim çağrısı
Abone olGazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nın düzenlediği iftar yemeğinde, vakfın onursal başkanı Fethullah Gülen'in mesajı okundu.
Fethullah Gülen, "Gelin, şu ışıktan günlerin ufkumuzu
sarmasını iyi bir vesile sayarak, bütün günahlarımızdan tövbe
edelim ve bir arınma süreci başlatalım" dedi.
Gülen mesajında "Geçmişi kötü yanları ile kendi
tarihselliğine gömüp dünkü kavgaları şimdilerde yeniden kavga
vesilesi yapmayalım. Toplumu değişik kamplara, gruplara ayırmadan
vazgeçip her fırsatta birlik ve beraberliğimizi
vurgulayalım" ifadelerini kullandı.
Fethullah Gülen'in 'Onursal Başkanı' olduğu Gazeteciler ve Yazarlar
Vakfı'nın (GYV), "Evrensel Barışa Doğru 20. Yıl' temalı geleneksel
iftar yemeği Four Seasons Otel'de gerçekleşti. GYV Başkanı Mustafa
Yeşil'in ev sahipliğinde düzenlenen iftar yemeğine bağımsız
milletvekilleri İdris Bal, Hakan Şükür, İlhan İşbilen, Beşiktaş
Belediye Başkanı Murat Hazinedar, Sanatçılar Hamdi Alkan ve Nuray
Hafiftaş ile siyaset, sanat, iş ve medya dünyasından çok sayıda
isim katıldı.
İftar programında konuşan Mustafa Yeşil, her yıl verdikleri
iftarların bir Türkiye geleneği haline geldiğini belirterek, "Bu
anlamlı buluşmanın, yine o alabildiğine renkli, samimi ve sıcak
atmosferiyle gönüllerimizi ferahlattığını görüyor ve bundan büyük
mutluluk duyuyoruz" diye konuştu.
Yeşil, GYV'nin kuruluşundan itibaren 20 yılı geride bıraktığını
ifade ederek, bu sürede Türkiye'nin başta etnik, mezhepsel,
ekonomik, demokratik inanç hürriyeti gibi olmak üzere birçok konuda
sıkıntılı dönemler yaşadığını ifade etti. Yeşil, "Beraber şahit
olduğumuz tüm bu zorlu süreçlerde vakfımız; toplumsal sorumluk
bilinci, daha yaşanabilir ve demokratik bir Türkiye idealine olan
inancı, en önemlisi sizlerin samimi destekleri ile birçok faaliyet
ve organizasyona imza attı. Bu noktada bizlere verdiğiniz her türlü
destek için teşekkürü bir borç biliyoruz" dedi. Mustafa Yeşil
konuşmasına söyle devam etti:
"Geride bıraktığımız yirmi yılı aşkın bir süre boyunca bir Türkiye
hayali kurduk. Hülyalarımızdaki Türkiye; insanlığın medeniyet
birikiminin, evrensel değerlerin ve atalarımızdan tevarüs ettiğimiz
engin tecrübe ve irfanın imbiğinden süzülmüş ilkelerle bezenmiş,
Avrupa Birliği yolunda ve standartlarında bir Türkiye. Herkesin ve
her kesimin kendi konumunda kabul görüp, haklarının da sadece
kendisi değil, tüm diğer kesimler tarafından hassasiyetle korunduğu
bir Türkiye. Tüm inanç, düşünce ve kültür gruplarının
inandıklarının ve düşündüklerinin gereğini hiçbir korku, endişe,
ayıplanma ve dışlanma endişesi duymadan yaşayıp ilan ettiği bir
Türkiye. Her türlü vesayetin tarihin karanlıklarına gömüldüğü,
demokrasinin ve hukukun, insan hak ve özgürlüklerinin bir teminatı
olduğu, seçilmişlerin kendilerini tercih etmeyenleri sandık
çoğunlukçuluğu ile ezmediği çoğulcu bir Türkiye. Üstünlerin
hukukunun değil, hukukun üstün olduğu, mahkemelerin millet adına
hüküm icra ettiği, her ne pahasına olursa olsun adaletin yerini
bulduğu, politik, zümrevi ve konjonktürel kaygılarla hukukun
esnetilip bükülmediği bir Türkiye hayal ettik. Gazeteciler ve
Yazarlar Vakfı olarak, bu hayalin yakın bir gelecekte
kristalleşerek gerçeğin ta kendisi olacağına gönülden
inanıyoruz."
FETHULLAH GÜLEN'İN MESAJI
Mustafa Yeşil'in konuşmasının ardından Gazeteciler ve Yazarlar
Vakfı Onursal Başkanı Fethullah Gülen'in gönderdiği yazılı mesaj
okundu. Gülen'in mesajında özetle şu ifadelere yer
verildi:
"Şayet didaktik bir üslup kullanmak suretiyle hassas ruhları
rahatsız etmeyeceksem şöyle seslenmek isterim: Gelin, şu ışıktan
günlerin ufkumuzu sarmasını iyi bir vesile sayarak, bütün
günahlarımızdan tevbe edelim ve bir arınma süreci başlatalım.
Bundan sonra olsun, insanlara karşı saygılı davranıp insanî
değerleri korumaya çalışalım. Fikirlere hürmet edip, kim olursa
olsun, herkesi kendi konumunda kabul edelim. Geçmişi kötü yanları
ile kendi tarihselliğine gömüp dünkü kavgaları şimdilerde yeniden
kavga vesilesi yapmayalım. Toplumu değişik kamplara, gruplara
ayırmadan vazgeçip her fırsatta birlik ve beraberliğimizi
vurgulayalım. Hâlâ gönüllerimiz, az da olsa, insanî duygularla
çarpıyor ve pazularımız da kuvvetli ise, gelin, o heyecan ve o
güçle birbirimizi kucaklayalım. Kırıp parçalayıp, sağa sola
saçtığımız kendi parçalarımızı bir araya getirerek, bunları bir
daha kopup dağılmayacak şekilde birbirine bağlama yollarını
araştıralım. Bizim için her zaman birer kaba yol kesici ve
gulyabânî sayılan kinden, iğbirardan, gayzdan uzaklaşarak, bizi
halka sevdirecek ve Hakk'a ulaştıracak kalbin dilini anlamaya
çalışalım. İşin doğrusu aylardır her biri bir zıpkın gibi sineme
saplanan onca yalan, onca tezvir, onca iftira ve onca şeytanî plân
karşısında sükûtu tercih edişimin sebebi milletçe böyle bir tevbeye
muvaffak olabileceğimize dair ümidimi koruyor olmamdır. Gürül gürül
konuşmak icap eden anlarda bile sadece yutkunmakla iktifa edişim
bozulan köprülerin bütün bütün yıkılmasının önünün alınabileceğine
ve yeniden mürüvvet ufkuna ulaşılabileceğine olan inancımdır. Evet,
sizler gibi vicdan genişliğine sahip fazilet kahramanlarının
mütemadi gayretleriyle bir kere daha insanların özlerindeki
ünsiyete yöneleceği, böylece sevgi ve diyalog çağlayanının
eskisinden gür akacağı kanaatini taşıyorum. Bir zamanlar çokça
gördüğümüz o nazlı nazlı bir araya gelişlerin ve o yürekten
birbirini selâmlayışların canlanıp devam edeceğine inanıyorum.
Yeniden her yörede o heyecanlı muhabbet nağmelerinin ve birbirinin
meziyetini mırıldanan dillerin duyulacağını; o mütekabil hürmet ve
muhabbet teâtîlerinin artarak içtimaî atmosferi bütünüyle
saracağını ümit ediyorum."
HAZİNEDAR: "BENDE CESARETLE ARZ-I ENDAM ETMİŞ BİR
KARDEŞİNİZ OLARAK..."
Öte yandan iftara katılan Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar
ve milletvekilleri ile bazı sanatçılara da söz verildi.
Hazinedar, "Biraz önce GYV Başkanı Türkiyemizin yaşadığı özellikle
'paralel' lafıyla büyük bir düşmanlığı ifade eden siyasete dair
ekilmeye çalışılan korkuları aşarak burada bulunmanızı cesaretle
'arz-ı endam' etmek olarak nitelendirdi. Bende cesaretle arz-ı
endam etmiş bir kardeşiniz olarak bir şeyi paylaşmak istiyorum.
Türkiye'de imkânı olmayan çocuklara el uzatarak, onları
barındırarak, okul imkânı sağlayarak, onları yetiştiren tüm
kurumlara bir işadamı, sanayici olarak kendi bölmede Ordu'da ben de
el uzatmaya çalıştım. İnanıyorum ki Abdurrahim Karakoç'un
dizelerindeki gibi, 'sırattan incedir sevda köprüsü / beraber
geçelim tut ellerimden' diyor. O sırattan geçmenin yolu özellikle
toplumun imkân sahibi olmayan kesimlerine el uzatmaktır. Dün
Allah'ın bana verdiği imkânlarla nasıl o hizmetleri yapan kurumlara
el uzattıysak Beşiktaş'ta da ve inşallah özgürlükçü sosyal demokrat
idealimizle Atatürk'ün bu ülkede yeşerttiği değerlere hizmet etmek
adına hep o hizmetleri yapanlara el uzatacağız" diye konuştu.
HAKAN ŞÜKÜR: "BU İFTARA CESARET GÖSTERİP GELENLERE
SEVGİLERİMİ SUNUYORUM"
Bağımsız Milletvekili Hakan Şükür ise kendisinden önceki
konuşmacılara teşekkür ederek, "Çok güzel mesajlar verdiler.
Ramazan birlik, beraberlik ve kardeşlik ayı. Benim tek temennim,
böylesine gecelerde konuşulan mesajları eyleme dönüştüren muhterem
Fethullah Gülen Hoca efendimizin bu dostluk, kardeşlik, barış,
diyalog, istişare kokan ve bunu hayata geçiren bu anlayışının tüm
yeryüzüne yayılmasıdır. Bugün 'Evrensel Barışa Doğru' temasıyla
düzenlenen bu iftara cesaret gösterip gelen bütün arkadaşlara ve
dostlara sonsuz sevgilerimi sunuyorum" diye konuştu.