Fethullah Gülen'den Avcı'ya cevap var!
Abone olEskişehir İl Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın kitabı Ankara'yı karıştırdı. Gülen'den Avcı'ya yalanlama geldi.
Eskişehir Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın “Haliç'te
yaşayan Simonlar; Dün Devlet Bugün Cemaat” adlı yeni kitabı
ortalığı karıştırdı. Avcı'nın cemaatin devleti ele geçirdiği
Baykal'a yönelik komplo hazırladığı iddialarına Amerika'da bulunan
Fethullah Gülen'den açıklama geldi. Gülen avukatları aracılığıyla
yaptığı açıklamada, suçlamalara sert çıktı.
İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattığı Eskişehir Emniyet Müdürü
Hanefi Avcı'nın olay kitabına Fethullah Gülen'den açıklama geldi.
Gülen; Hürriyet, Milliyet ve Vatan gazetelerinde Avcı'nın kitabına
dayandırılan iddialarla ilgili olarak avukatları aracılığıyla
açıklama yaptı, iddiaların hayali ve asılsız olduğu
belirtildi.
İşte Amerika'da bulunan Gülen'in Avcı'nın iddialarına
yönelik yaptığı o açıklama;
Sözkonusu yayınlar, bütün devlet kuruluşlarını ve idarecilerini zan
altında bıraktığı gibi; müvekkilimi de illegal bir örgüt kurarak
devletin tüm kurumlarını ele geçirmek ve yönetmekle suçlayarak,
kişilik haklarına hukuka aykırı olarak çok ağır, haksız ve
mesnetsiz saldırı teşkil
HANEFİ AVCI'DAN ANKARA'YI KARIŞTIRAN İDDİALAR |
Eskişehir Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, “Haliç'te yaşayan Simonlar; Dün Devlet Bugün Cemaat” kitabı Ankara'yı karıştırdı. Emniyet Müdürü Avcı, kitabında "Ergenekon" ve "Balyoz" davalarını, polis teşkilatının içindeki cemaatlerin nasıl örgütlendiğini, CHP eski lideri Deniz Baykal’ın istifasına yol açan kasedi, generalleri istifaya zorlayan telefon konuşması kayıtlarını ve Türkiye’yi derinden sarsan daha pek çok olayı sorguluyor. Ankara'yı karıştıran o iddiaların tamamını okumak için
TIKLAYIN |
etmektedir.
Kamuoyu tarafından bilindiği üzere, belli dönemlerde bazı medya
organlarında müvekkilim aleyhinde bir takım iddialar tekraren
yayınlanarak karalama kampanyaları yürütülmektedir. Oysa, bu
iddialara ilişkin olarak açtığımız birçok dava sonucunda,
iddiaların gerçek dışılığı kesinleşmiş yargı kararlarıyla
kanıtlanmış ve iddia sahipleri çeşitli ceza ve tazminatlara mahkum
edilmiştir.
"EYLEM VE SUÇ TESPİT EDİLEMEMİŞTİR"
Bu tür yayınlar nedeniyle müvekkilim hakkında Ankara DGM'de
açılan ceza davasında da, 81 İl Emniyet Müdürlüğü ve diğer
resmi kurumlar tarafından yapılan araştırmalarda müvekkilime
atfedilebilecek suç teşkil eden bir eylem ve bir suç örgütü tespit
edilememiştir. Sonuç olarak yapılan yargılama sonucunda
oybirliği ile müvekkilimin beraatına karar verilmiştir. Beraat
kararı Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından “suç işlemek üzere örgüt
kurduğu yolunda mahkûmiyetine yeterli, her türlü kuşkudan uzak,
kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediği” gerekçesiyle
oybirliği ile onanmıştır. Böylece müvekkilimin masumiyeti
kesinleşmiş yargı kararı ile sabit olmuştur.
Sayın Gülen'in beraatını hazmedemeyen bazı çevreler, çok sayıda
HANEFİ AVCI HAKKINDA |
Öte yandan İçişleri Bakanlığı Hanefi Avcı hakkında soruşturma başlatarak müfettiş görevlendirdi... HANEFİ AVCI'NIN TEPKİSİ İçişleri Bakanlığının, hakkında inceleme başlatmasıyla ilgili Avcı, ''Soruşturma açılabilir, bekliyordum'' dedi. |
silahlar, bombalar, suikast planları ele geçirilen Ergenekon
Silahlı Terör Örgütü davasını fırsat bilerek, “Devlet
kurumlarında Fethullah Gülen'in örgütlendiği” iddialarını
tekrar gündeme taşımışlar ve kesinleşmiş yargı kararına
rağmen infaza devam etmişlerdir.
Bugünkü yazılarda da, hükümeti devirme planları ve bu
kapsamdaki eylemleri nedeniyle yargılanan davalardaki sanıkların
savunulması ve masum gösterilmeye çalışılması dikkat çekicidir. Bu
durum, yayınlardaki yargılamayı etkileme, müvekkilim üzerinden
yargıyı ve kamuoyunu yanlış yönlendirme amaçlarını açıkça ortaya
koymaktadır.
Bu iddiaların, halen Eskişehir İl Emniyet Müdürü makamında bulunan
ve bütün bu hukuki süreçlerden haberdar olması gereken Hanefi Avcı
tarafından sadece “duyumlara” dayalı olarak ileri
sürülmüş olması da oldukça manidardır. Üstelik, sayın Deniz
Baykal tarafından bizzat açıklama yapılan bir konuda dahi
müvekkilimi suçlamasına anlam vermekte
zorlanıyoruz.
İddiaları gündeme getiren medya kuruluşları, Ergenekon davası
nedeniyle uzun süredir “hukuka saygı”, “hukukun üstünlüğü”,
“masumiyet karinesi” gibi kavramlara vurgular
yapmaktadırlar. Burada sormak istiyoruz: sayın Gülen
sözkonusu olunca bu kavramlar neden hukuk literatüründen
çıkarılmaktadır? Bırakalım “yargısız infazı”; neden “yargı
kararlarına rağmen infaz” yapılmaktadır? Sayın Gülen'e suç
isnatlarında bulunanlar, gerçekte ne tür amaçlar taşımaktadırlar?
Bu soruların cevaplarını sağduyu sahibi vatandaşlarımızın en iyi
şekilde takdir edeceklerine inanıyoruz.
Bu vesileyle tekrar belirtmek isteriz ki; sayın Gülen şahıslarla,
kurum ve kuruluşlarla, politik hesaplarla değil; fikirler âlemiyle
alakadardır. Düşüncelerinin ve faaliyetlerinin eksenine insanı ve
evrensel değerler çerçevesinde insanlığa hizmeti koymuş olup,
yasalara aykırı hiçbir faaliyeti de bulunmamaktadır. Kamuoyuna
saygılarımızla arzederiz.