Fethullah Gülen yıkılmadı ama ıstırap içinde!
Abone olBugün gazetesi yazarı Nazlı Ilıcak, Habertürk yazarı Ruşen Çakır'a verdiği röportajda Fethullah Gülen'in ıstırap içinde olduğunu söyledi.
17-25 Aralık operasyonları sonrası Sabah gazetesindeki
görevinden ayrılarak cemaate yakın Bugün gazetesine geçen Nazlı
Ilıcak'tan çarpıcı açıklamalar geldi.
Habertürk gazetesinden Ruşen Çakır'a konuşan Nazlı Ilıcak, ABD'de
yaşayan Fethullah Gülen'in yaşanan son gelişmeler nedeniyle
'Istırap içinde' olduğunu söyledi.
"Cemaat Recep Tayyip Erdoğan'a alternatif birini
çıkarabilir mi?" sorusuna ise Ilıcak, "Bu aşamada
görmüyorum. 2015 seçimlerini beklemek lazım" yorumunda
bulundu.
Ilıcak'ın açıklamalarında öne çıkan bölümler şöyle:
Fethullah Gülen'i yıllar önce ABD'de bir kez gördüğünü söyleyen
Nazlı Ilıcak, yaşanan son gelişmeler sonrası Gülen'in ıstırap
içinde olduğunu söyledi ve şöyle devam etti:
"Bir kere çok büyük bir ıstırap içinde olabileceğini
düşünüyorum. Kendisi hassas bir insan. Bütün hayatını bu tarz
eğitim, hizmet faaliyetlerine adamış biridir. Yol arkadaşlığı
yaptığı, dindar bildiği insanlar tarafından bu kadar hakarete
uğraması karşısında büyük bir hüzün ve ıstırap duyduğunu, Allah'a
sığındığını düşünüyorum. Cemaat'ten tanıdığım insanlar da Allah'tan
güç alarak direniyorlar. Öyle yıkılmışlık içinde değil ama büyük
bir ıstırap içinde oldukları kanaatindeyim."
ERDOĞAN'A ALTERNATİF BİRİ ÇIKAR MI?
Ilıcak, "Cemaat'in Tayyip Erdoğan'a alternatif birini
çıkarma imkânı olabilir mi?" sorusuna ise şöyle yanıt
verdi:
"Bu aşamada görmüyorum. 2015 seçimlerini beklemek lazım. Bu
seçimlerde ne olacak? Halk yavaş yavaş bazı şeylerin farkına
varıyor. Çözümü her zaman halkın oyunda gördüm. İlker Başbuğ'u
Ahmet Hakan'ın programında izleyince tüylerim diken diken oldu. En
faşizan siyasi iktidarı bile, bir askeri darbeye tercih ederim.
Biraz bekleyeceksiniz, biraz sabredeceksiniz. Allah korusun
asker müdahalesi o kadar büyük bir tortu bırakıyor ki, altından
kolay kolay kalkamayız. Bir gün sandıkta bu işin çözüleceğine
inanıyorum."
BABACAN VE ŞİMŞEK KORKUYORLAR İDDİASI
"Gülen cemaati ile AKP hükümeti arasında yaşanan
savaşı nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna ise Nazlı Ilıcak şöyle
yanıt verdi:
"Öncellikle ortada bir darbe olmadığına, bir yolsuzluk
operasyonunun söz konusu olduğuna yüzde yüz eminim. Velev ki bir
kasıt olsun, gene de buna darbe demek mümkün değil. Dinleme
tapelerinde, Reza Zarrab ve adamlarının Ali Babacan ve
Mehmet Şimşek'ten çekindiklerine, bu iki bakanın
kendilerine yüz vermediğine dair konuşmalar geçiyor.
Hükümete darbe olsa, niçin rüşvet almayan bakanların adını da
raporlarına koysunlar? Belli ki objektif davranılmış. Bu
operasyonun 2012 yılında Reza Zarrab ve adamlarına karşı, kara para
aklama iddiası ile başladığına, bakan çocukları ile olan ilişkinin
2013 yılında tesadüfen ortaya çıktığına inanıyorum. O bakımdan
bunu bir Cemaat operasyonuna bağlamak mümkün değil. Eğer
dershaneler meselesinden bahsediyorlarsa, yolsuzluk soruşturmasının
çok daha önceden başladığını biliyoruz. Hem 17 Aralık, hem 25
Aralık soruşturmaları 2012'de başlamış. Celal Kara, Yakup
Saygılı, Nazmi Ardıç gibi isimlerin Cemaat ile ilişkisi olduğuna
dair somut bir bilgim de yok, ortada böyle bir belge de yok. Daha
önce Aydınlık'ta çıkan sözde Cemaatçiler listesinde bile bu
isimler yer almıyor."