Fethullah Gülen yakalanacak ve..

İşte Doğru'nun köşesindeki iddialar. Kemal Uzan! Fethullah Gülen! Eli kulağında! Yaşasın! Yaşasın! Yaşasın! "Ömrüm geçmiş, baktım ki hiçbir şeyin değiştiği yok" umutsuzluğunu sıyırıp atıyoruz. Olabildiğince sevinelim. Molasız coşalım. Kesintisiz umutlanalım. Ülkemizde de çok hızlı bir "hukukun üstünülüğü, etik değerlere sarılma ve Temiz Türkiye..." ölçüleri öne geçiyor. Vahşi hortumlama! Kamu malını çalma! Üst düzeyde rüşvet! Pes etme sınırına geldi. Ve genel olarak "toplumun kimyasında tuzun da kokması..." noktasından hızla uzaklaşıyoruz. Gerçi; "İktidar, Hilmi Paşa seni Cumhurbaşkanı yapacağız..." diye kandırıyor yollu söylentiler çıkartıyorlar ama önemli değil, Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Hilmi özkök, "Türk egemenlerinin de hukukun üstünlüğü ve etik değerlere yapışma" kapısını açtı. Eski kuvvet komutanları (İlhami Erdil), eski büyük generaller (Tuncer Kılıç), askeri müteahhitler (Ali Osman Özmen), orduya mal satan şirketlerin sahipleri de yargılanıyor, sorgulanıyor, didikleniyor. *** İşte dozer darbeleri! Gecekondu yıkıyordu, şimdi "kaçak eklenti var..." gerekçesiyle Gökkafes'in girişindeki süper lüks sosyete lokantalarını da yıkıyor. Bu Gökkafes'de SPK Başkanı Doğan Cansızlar, 15 milyon dolara 4 bin 500 metrekare mekan satın almıştı! İktidar ise (Abdullah Gül ve Abdüllatif Şener) SPK'dan bunun hesabını soracağız diye seçim meydanında halka söz vermişti, 2 yıl geçti sormadılar. Herhalde soracaklar. Ve SPK da herhalde bu Gökkafes dairesinde gerçeği görüp; Özelleştirme İdaresi'nin 30 milyon dolara EVYAP'a sattığı arsayı 82 milyon dolara satın alan ve 'bunu niçin böyle yaptın' diye soran gazetecilere de "Biz KİT değiliz... Biz KİT değiliz..." diye yanıtlar veren ERDEMİR OLİGARK'ına da he sap soracaktır. Bekliyoruz. Mutlaka soracaktır. Evet doğru "Erdemir KİT değil..." Fakat halka açık bir şirket, bu yüzden SPK, "30 milyon dolarlık arsayı 82 milyon dolara satın alan Erdemir'in şimdiki yöneticilerine, hesap soracak" ve halkın hakkının takipçisi olacaktır. Mutlaka olacaktır! Umutlanıyoruz. Çünkü işte banka batırıcı Murat Demirel de "kaçamadan sınır kapısında" yakalanıyor, işte banka içi boşaltıcı Ali Balkaner de "rüyemeden gazete kapısında" enseleniyor. *** Umutlanıyoruz. İşte banka içi boşaltıcılardan kaçak Kemal Uzan'ın iki oğlu Cem Uzan ile Hakan Uzan'in, "Abiciğim eski TV'yi elimizden aldılar ama yeni TV kuralım... Seçimlerde senin büyük boy fotoğrafını 'Tayyip'ten hesap soracak tek kişi' diye poster bastırıp yanyana yapıştıralım..." diyerek iki kardeş arasında yapılan gizli telefon konuşmalarının kayıtlarını polis gazeteciye veriyor. Gazete de yayınlıyor. Polis bunu niçin yapıyor? Altyapı hazırlıyor. Demek ki kaçak Kemal Uzan ile oğlu Hakan Uzan'ın yakalanmasının eli kulağındadır. Polis, halk desteği kazanmak için gizli telefon konuşmalarını basına sızdırıyor. *** Umutlanıyoruz. ABD'ye kaçan "Ilımlı İslamcı, Nurcu ve İsmet İnönü'nün son Başbakanı Şemsettin Günaltay'ın kitabından sayfalar aşırıp dini ağırlıklı eser yazıcı" Fethullah Gülen Hocaefendi de Amerika'dan yakalanıp getirilecektir. Çünkü madenci Turgay Ciner'e kiralanmış bir gazete (Sabah) "Fethullah Gülen'in hayatını 1000'inci defa yeniden" yayınlıyor. Niçin? Hocaefendi yakalanınca polis ona kötü davranmasın diye altyapı hazırlıyor. Bu altyapıyla "20 bin Fethullah tirajı alan" kiralık madenci gazetesini gören bir başka köklü entelektüel gazete (Milliyet) de Amerika'ya muhabir gönderip "Halk kahramanı Fethullah" diye bol fotoğraflı "Gülen Röportajı"nı 1001. kez yayınlamaktadır. Umutlanıyoruz. Fethullah Gülen! Kemal Uzan! Eli kulağında! Yazı: Necati Doğru Kaynak: Vatan Gazetesi