Internet Haber Mobil Uygulama
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
İngiltere'de siyasetin ne kadar kirli olduğu, siyasete
bulaşanların zamanla nasıl kirlendikleri "Çok iyi biriydi
ama politikaya atıldı" sözüyle anlatılır.
En temiz siyasetin bile dili kirlidir. Siyaset yapmak istiyorsan,
bazen toplumun gördüğü doğruları görmezden gelmen gerekiyor. Yalana
doğru, doğruya yalan diyen siyasilerin fazla kınanmaması,
ayıplanmaması bundandır.
Sözü şuraya getireceğim.
Fethullah Gülen The Wall Street Journal'e verdiği mülakatta,
"AK Parti son iki yılda demokratikleşme adımlarından
vazgeçtiği için kendilerine cephe aldık" demiş. Eğer
partiniz CHP veya MHP ise, eğer Kemal Kılıçdaroğlu veya Devlet
Bahçeli adını taşıyorsanız bu sözlerden dolayı fazla
ayıplanmazsınız.
Ama eğer bir dini cemaatin lideriyseniz ve adınız Fethullah Gülen
ise, bu sözü söylediğiniz an, şahsınıza duyulan itibarı bizzat
katletmiş olursunuz. Elinizdeki tüm medya kuruluşları ve
emrinizdeki tüm cemaat mensupları bunu söylese bile, inandırıcı
olamazsınız.
17 Aralık'tan beri yapılan operasyonlar ve özellikle Gülen'e ait
ses kayıtlarının ortaya saçılmasından sonra, hemen her mecrada
yayınlanan okur yorumlarını takip ediyorum.
Neredeyse tamamı farklı cümlelerle ortak duygusunu, "Düne
kadar hepimizin Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi'siydi. Bugün
ise sadece Fethullah Gülen'dir. Düne kadar hepimizin ortak gururu
olan cemaat artık oyun kurucuların maşası olan bir
camiadır" cümleleriyle dile getiriyor.
Bu sözleri söyleyenlere kızabilirsiniz. Ama söyleyen kadar
söyletene de bakmanız gerekir.
Yolsuzluk yaptığı ve rüşvet verdiği şüphesiyle takibe aldırdığı Ali
Ağaoğlu'nun parasıyla tatile giden Zekeriya Öz'e sahip
çıkıyorsanız...
İkinci dalga operasyonda elindeki 25 torba belgeden bir tanesini
bile incelemeden, Türkiye'nin dev projelerine imza atan
işadamlarını ve Erdoğan'ın oğlu Bilal'i evinden aldırmak isteyen
Muammer Akkaş'a kol kanat geriyorsanız...
Üçüncü dalga operasyonda, "Siz gidip şu işadamlarını ve
Bilal'i alın gelin. Belgeleri sonra hazırlarız" diyerek
hukuku ve insan haklarını ayaklar altına alan savcıya hak
veriyorsanız...
Bunların üzerine kalkıp bir de, "AK Parti son iki yılda
demokratikleşme adımlarından vazgeçtiği için kendilerine cephe
aldık" diyorsanız, yapılan eleştirilere de da isyan
etmeyeceksiniz.
AK Parti hangi demokratikleşme adımlarından geri adım atmış, söyler
misiniz?
Size göre Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru hakkı getirmek
demokratikleşmede geri adım atmak mıdır?
HSYK'nın yapısını tamamen değiştirip, oralara adamlarınızı tıkış
tıkış doldurmanıza sebep olmaları mıdır size bunu söyleten?
Eşinin başı kapalı diye, ya da namaz kılıyor diye ordudan ihraç
edilen inançlı kesimlerin haklarının iade edilmesi size göre
demokraside geri adım atmak öyle mi?
Yoksa okul önlerinde yerlerde sürüklenen öğrencilerin, derslerine
giremeyen başörtülü öğretmenlerin gördükleri zulmün sona ermesi mi
hoşunuza gitmedi?
Milletin vekillerinin tekrar başörtülü Meclis'e gelmesi, her
kökenden her ırktan insana hakaretin nefret suçları kapmasına
alınması demokratik adımlardan geri adım atılması oldu öyle mi?
28 Şubat postmodern darbesinin en büyük dayanağı olan Emasya
Protokolü'nün kaldırılması AK Parti'yi antidemokratik yaptı?
Özel okullarda farklı dil ve lehçelerde eğitimin önünün açılması,
köy isimlerinin tarihi isimlerine tekrar kavuşturulması, seçimlerde
de farklı dil ve lehçelerde propaganda yapılmasına izin verilmesi,
oy verme hakkına sahip olan herkese, partilere üye olma hakkı
verilmesi size göre çok kötü gelişmeler galiba?
Seçim barajının 3 farklı öneriyle tartışmaya açılması, partilere
hazine yardımı yapılmasındaki yüzde 10'luk barajın yüzde 3'lere
çekilmesi sizi niye rahatsız etti ki?
Toplumda Çingene denilerek aşağılanan Romanlar'ın kültürlerine ve
dillerine sahip çıkılması ülkeyi geriye götürmekmiş öyle mi?
Q, W gibi harflerin kullanımından kaynaklanan cezayı kaldırarak
bizi taaa Ortaçağ'ın karanlık dönemine kadar geri götürdü AK Parti
he mi?
Galiba sizi, Deniz Baykal'ın koltuğu, MHP'li vekillerin siyasetine
bırakmasına... Cübbeli Ahmet Hoca'nın hapse girmesine ve daha pek
çok kişinin mağdur olmasına neden olan, kişisel verilerin
gizliliğini düzenleyen madde rahatsız etmiş olmalı...
Seks içerikli şantaj kasetlerinin yayınlanmasının suç olması
demokratikleşmeye ne büyük darbe indirmiş değil mi?!
Sizin demokratikleşme anlayışınız nedir peki, bize bunu anlatın da
bilelim?
HSYK tarafından görev yerleri değişen savcıların, “Şimdilik
böyle bir durum olabilir. Gidiyoruz ama geri geleceğiz. AKP
yıkıldıktan sonra daha iyi yerlere geleceğiz. O zaman bizlerin
gücünü göreceksiniz” diyerek devlete meydan okumaları
demokratikleşme midir?
Devletin kaybolan dinleme cihazlarının Emniyet'in çatı katında faal
şekilde bulunması, Başbakan'ın yatak odasına ve makamına böcek diye
tabir edilen dinleme cihazının konulması demokratikleşme midir?
Maliyenin denetim yapacağı şirketlere önceden haber uçurup, bunun
karşılığında sponsorluk koparmak demokratikleşme midir?
Cemaat hakkında yazdığı yazı daha yazı işleri toplantısına
girmeden, gazetenin patronuna çıkıp o yazıya sansür uygulatmak
demokratikleşme midir?
Uluslararası ihaleleri birilerine peşkeş çekmek demokratikleşme
midir?
Suriye'deki mazlumlara yardım götüren MİT'e ait tırlara
operasyonlar yapan savcılara omuz vermek demokratikleşme midir?
Söyleyiniz lütfen! Daha fazla demokrasiden kastınız nedir?
Yüzde 50'nin oyuyla gelen bir lidere köşe yazılarında
"Diktatör" diyen, "Terazide tartıldın ve
günahların ağır bastı. Kellen kesilecek" diyen kalemler
sizde...
"Türkiye nükleer bomba üretip Irak gibi başınıza bela
olacak ey dünya. Müdahale etsenize!.." diyen yazar da,
"Türkiye El Kaide'ye yardım yapıyor. Bu ülkeyi ve bu
ülkenin liderini teröristlere destek verenler listesine
alsanıza" diyen yazarlar da sizde...
"AK Parti hakkında kapatma davası açılmalı. İktidar
meşruiyetini kaybetti" diyen de, "Asker nasıl
darbe yapar" diyerek orduyu yönetime el koyması için
fişeklemeye çalışan da sizde...
"Yezid" diyen sizde, "Ebu Cehil bunlardan
iyiydi" diyen sizde, "Hocaefendi münafıkların
ülkesine gelmez" diyen sizde, "Peygamberin kıblesi
şaştı" diyen sizde, kadın yazarlara "Sizin de
belaltı kasetleriniz var" diyen sizde, "Gezi
haklıydı" diyen sizde, "Mavi Marmara'da yaşananlar
İsrail'i zor duruma düşürmek için tezgahlanan bir oyundu"
diyen sizde, "Bu kavga Cumhurbaşkanlığı seçimine kadar
devam edecek" diyerek adeta itirafta bulunan sizde....
Yargı sizde, polis sizde, hakim sizde, eğitim sizde, medya sizde,
BDDK sizde, ananas ikram ettiğiniz işadamları sizde, istifa ederek
hükümet düşürmeye çalışan vekiller sizde...
Atatürk'ün Partisi CHP bile sizde... Daha nasıl bir demokratikleşme
istiyorsunuz?
Hadi, söyleyin biz de bilelim?