Fethullah Gülen aslında ne diyor?

Fethullah Gülen ardı ardına kasetler yayınlıyor. Herkes şaşkın bir şekilde, "Epeydir suskundu. Birden ne oldu da ordaya çıktı?" sorusunun cevabını arıyor.

Ne var bunda şaşılacak?

Seçim kapıya dayandı da ondan. Merak etmeyin, seçimden hemen sonra yine kabuğuna çekilecek.

Yayınlanan son iki kasetini defalarca izledim. İlkinde "Kim paralelse yedi sülalesinin Allah bin belasını versin" diye dua (!) ediyordu. Sonra da, Ne hikmetse vaazını cemaatten biri "Cumhurbaşkanlığı seçimiyle alakalı değerlendirmelerinizi ve tercih hususundaki tavsiyelerinizi lütfeder misiniz?" diye sormuş, o da uzun uzun cevap vermiş.

Diyor ki; "Millete zulmedene oy vermeyin de kime verirseniz verin. Sayın Başbakan Tayyip Erdoğan’a verin, Sayın Ekmelettin Bey’e verin, Sayın Selahattin Bey’e verin, kime isterseniz verin. Fakat oy verirken, şu nifak alametleri kendisinde bulunanlara Allah aşkına, Peygamber hatırına vermeyin. Bu kim olursa olsun! Benim babam da olsa, amcam da olsa, öz kardeşim de olsa, kırk elli seneden beri bağrıma bastığım insanlardan biri de olsa, bu sıfatlar bulunanlara vermeyin. Zulmedene vermeyin, millete haksızlık yapana vermeyin, kanun nizam tanımayanlara vermeyin, keyfîliklerini kanun yerine koyanlara vermeyin; kime verirseniz verin."

Halbuki bir önceki kasetinde, "Her hâlimizde, her tavrımızda, her davranışımızda, iman-ı ekmel, ihsân-ı ekmel, ihlas-ı ekmel, rıza-yı ekmel, yakin-i ekmel demeli, hayatımızı bu atkılar arasında bir dantela gibi düzgün işlemeye bakmalıyız" diyerek çatı adayına tam destek vermişti.

"Yukarıdaki adaylara oy verin, Ekmel'e özellikle oy verin" dediğine göre acaba bizim bilmediğimiz 4. bir aday mı var?

Yok tabi...

Hocam milletin aklıyla ve vicdanıyla alay edecek ya. Elemanlarına sözde kriptolu mesajlar gönderiyor.

Cemaate mensup bazı paralel zekalar gelen eleştiriler üzerine "Yahu nereden çıkarıyorsunuz Ekmel'e oy istediğine. Nereden çıkarıyorsunuz Erdoğan'a zalim dediğine. Uydurmayın kardeşim" diye savunuyor bu rezil durumu.

Kendilerinden başkaları geri zekalı, bir onlar akıllı!

Bugüne kadar ne dedilerse yalayıp yuttular, kendi dilleriyle ve halleriyle kendilerini rezil ettiler.

Önce "Beddua değil , mülaane" dediler. Sonra beddua olduğunu itiraf ettiler. Önce "Biz yapmadık, hiç haberimiz bile yok. Milyonda birini bile tanımayız" dediler. Sonra "Vatan evlatlarını bırakın" demeye başladılar. Önce "Biz CHP'yi desteklemiyoruz" dediler. Sonra kapı kapı dolaşıp CHP için oy dilendiler. Önce Ekmel için de oy istemediklerini söylediler. Sonra "Ekmel'e oy verin" demeye başladılar. Önce "Hükümet BDP ile anlaştı. Vatanı satacaklar" dediler, şimdi ise "Bari oyları BDP'ye verin" diye yalvarıyorlar.

"Zulmedene vermeyin, millete haksızlık yapana vermeyin, kanun nizam tanımayanlara vermeyin, keyfîliklerini kanun yerine koyanlara vermeyin..." öyle mi?

Bunu demek kolay hocam!

Niye "Fitre, zekat, kurban derisi, patronlardan şantajla himmet parası toplayıp TV, gazete dergı çıkaranlara artık paranızı vermeyin?" demiyorsun?

"Yardım paralarıyla Yahudi derneklerine bağış yapanlara artık paranızı vermeyin" diye niye demiyosun?

"Askerlik, polislik ve memuriyet sınavlarında soruları çalıp kendi adamlarına veren, binlerce kişinin hakkını yiyen, hukukunu çiğneyen haysiyet cellatlarına güvenmeyin" desene?

"Himmet ve bağış vermeyen işadamlarına yıllarca belaltı kasetlerle zulmeden, onları sokağa çıkamaz hale getiren aşağılık zalimlere prim vermeyin" desene?

12 Eylül'de, 28 Şubat sürecinde milletin anasını ağlatanlara karsı el pençe divan durmasını biliyordun. Çevik Bir ve Kenan Evren'e methiyeler dizerken başın saygıdan yerleri süpürüyordu.

20 banka hortumlanıp, milletin milli değerleri gözlerinin önünde çalınırken korkudan gık diyemiyor, buna vesile olanlara şefaat ediyordun.

Şunun şurasında bir ay içinde Filistin'de 2000 kişi katledildi. Yüzlerce çocuğun ve kadının bedeni yanmış, parçalanmış olarak toplandı.

Tüm bu olanlara sesi çıkmaz, seçim kapıya gelince dertlenir, boynunu büker ve cemaatini toplayıp buğulu gözlerle "Buna verin ki cennete gidin" demeye getirir sözü...

Yazık...

Düne kadar bir sözüyle kitlelere yön veren bir alimken, bugün milyonların midesini bulandıran, ülkesini karıştıran kişi olarak anılan biri olup çıktı.

Ne için?

Siyaset için, dünyevi hevesler için, dershanelerinin ayakta kalabilmesi için... Sayesinde artık insanlar dindarlara, alimlere güvenini yitirdi. Küfür yiyen kişilerin başında kendisi gelmesine rağmen hala CHP'ye oy toplamanın peşinde... Cemaatiyle birlikte dibin de dibini gördü ama siyasetten elini çekmeye niyeti yok.

Allah bir insanı ölmeden önce bu dünyada ancak bu kadar rezil edebilir.