Ya öyle bir takım tutmuşuz ki...
Türkiye gibi mübarek...
Valla aynen Türkiye...
Ne istikrar var, ne saadet...
Ne rahat yüzü gösteriyor, ne
sevdasından geçiliyor... Güzel ülkem gibi hop
oturtup hop kaldırıyor... Siyaseti, yargısı, ekonomisi,
askeri ile krizkolik bir ülke... Fener de
işte aynen böyle...
Laf aramızda bugünlerde biz Fenerliler en çok neye bozuluyoruz
biliyor musunuz? Bir soruya;
-"Ne olacak bu Fener'in hali?.."
İşte bu soru var ya...
Bu soruyu duymamak ne güzelmiş meğer...
Bu soruya muhatap olmamak...
Bu soruyla kabus görmemek...
Ah! Ah!
Sinirden tepemizi attıran da gelenin gideni
aratması...
Kim inanırdı yarım sezon geçmeden;
-"Ah Zico ah!" deyip yanacağımıza...
Stajer diye adamla kafa bulurken...
Emekli Dede'nin elinde perişan olacağımıza...
Çok daha fazla sinir olduğumuz şey
ise...
Aragones'in şu kapı gibi sözleşmesi...
Hani kovulsa bile 2 yılın parasını alacak
olması...
Çalışmasa da 7 milyon euroyu cebe indirme
ihtimali...
Bu yüzden "enayi" gibi hissetmek var
ya...
İşte bu bizi sinir hastası ediyor...
Bir de içten içe sinir olduğumuz ama
Galatasaraylılara inat dışa vurmadığımız konu var...
Şu müzmin sakat...
Her izlediğimizde "onca paraya değer mi" dediğimiz
adam...
Değdiğini daha bir kez bile görmediğimiz Emre...
Ya ayrılık sinirimiz...
Adam gibi bir
adamın elimizden gidişi...
Milli takımda her izleyişimizde içimizin yanması...
Top çalmada cambaz, mütevazilik ve çalışkanlıkta kral...
Ah Aurelio ah!
Size bir şey diyeyim mi...
Bugünlerde siz siz olun...
Fenerli görürseniz mutlaka yolunuzu değiştirin...
Bir de sakın ha sakın ;
-"Ne olacak bu Fener'in hali" diye sormayın...
Benden söylemesi...