Fenerbahçe neden en büyük?
Abone olSiyasi partilerin birleştirdiği Fenerbahçe için en çarpıcı tanımı Gençlerbirliği Başkanı İlhan Cavcav yaptı.
Oktay Sağlam
İNTERNETHABER.COM- Küme düşme cezasına karşı çıkan
Gençlerbirliği Başkanı İlhan Cavcav, "Fener'siz lig, yavan
ekmeğe benzer..." diyor.
Hiç biraraya gelmeyecek partiler şike cezalarına indirimde bir araya geldi. Birbirlerinin gölgesine dahi kurşun atanlar tek yumruk oldu. Futbolun sahada oynanmadığı bir kez daha ortaya çıktı.
Böylesi muazzam bir lobinin gücü inanılmaz boyutlarda. 9 yıllık AK Parti iktidarını bu denli zorlayan kafasını karıştıran bir yasa belki de olmamıştı. Bakan düzeyinde bile farklı sesler işitiliyor.
RENKLERİN TAHMİN EDİLEMEYEN GÜCÜ
3 Temmuz sonrası sarsılan 104 yıllık çınar değil Türkiye oldu.
Savcı Mehmet Berk, şike soruşturmasıyla futbolda hep söylenen ama
deşifre edilmeyen şike gerçeğini gözümüze soktu. Belki de iktidarın
da yargının da hesap edemediği "takım sevgisi"
daha ağır bastı. Galibiyetle kendinden geçen başka dünyalara dalıp
giden, onunla sevinen onunla üzülen, yenildiğinde ise dünyası
yıkılanlar sadece tribündeki sıradan taraftarlar değildi.
Galatasaray ilk başta karşı durur gibi oldu ama bu öylesine bir
rüzgardı ki, onlar da ilerleyen süreçte ana akıma kapılıp
gittiler.
ÖYLE BİR SEVDA Kİ
AK Parti'ye bu tür operasyonlarda tam destek çıkan önde gelen Fenerbahçeli isimler bile bocaladı, kararsız kaldı, hatta süreci eleştirdi. "Gizli gündemler" arandı, komplo teorileri üretildi. Sürecin ana unsuru olan "şike suçlamaları" ikinci plana itildi. Taraftar geçen sezon şampiyonluğa giderken bu tür söylentileri rahatsız edici sesler olarak işitti.
TARAFTAR YILDIRIM'I FENERBAHÇE'DEN AYIRAMADI
Aziz Yıldırım'ın duygusal açıklamaları ve kendisini kulüple özdeşleştirme taktiği tuttu. Yıldırım'a yönelen suçlar taraftar nezdinde "Fenerbahçe'yi imha" operasyonu olarak algılandı. "Fenerbahçe eşittir Yıldırım" formülünü kimse yıkamadı. Aksine bu süreç camiayı daha da kenetledi. Yıldırım'ın sarı lacivertli takıma verdiği hizmetler kuşkusuz bu algıda büyük pay sahibi. Taraftar kulübü uçurumun eşiğinden alan ve yeniden eski "ihtişamlı günlerine" döndüren bir ismi, suçlamalar ile yan yana getiremiyor ya da getirmek istemiyor.
ATEŞTEN TOP TFF'NİN KUCAĞINDA
Etik Kurulu'nun "şike, şikeye teşebbüs ve teşvik primi verildiği kanaatine ulaştığını bildiren raporu, federasyona ulaştırmasına rağmen neşteri vuramayan TFF, topu ağzına konuldu. Neşteri o zaman vuramayan federasyon, şimdi büyüyen "ölümcül yaranın" saçtığı tehdit ile karşı karşıya.
"FENER'SİZ LİG YAVAN EKMEĞE BENZER"
TFF'nin bu süreci kötü yönettiği, "cesaret gösteremediği, ipin ucunu kaçırdığı" bir gerçek. Ancak kurumun yaslandığı futbol dünyasının beyanatları da bir o kadar üzerinde tartışılması gereken bir konu. Gençlerliği Başkanı İlhan Cavcav, bakın Sabah yazarı Yavuz Donat'a neler söylüyor: "Fener'siz lig düşünülemez... Fener'siz lig, yavan ekmeğe benzer... Katıksız ekmek olur mu?.. Fenersiz lig demek, ham kavun demek... Hiç yenir mi?"
"ONUNLA BİRLİKTE HAPİS YATARIM"
Yine bu tartışmaların merkezinde olan Rıdvan Dilmen de Aziz
Yıldırım'a olan sevgisi tarif edilemeyecek boyutlarda. Yargılanma
başlamadan "kefil" olacak ve hatta onunla birlikte
hapis yatacak kadar "gözü kara"
olabiliyor:
"Aziz Yıldırım eğer Ergenekon örgütüne üyeyse, ben de onunla birlikte hemen şimdi girer hapis yatarım. Onun böyle bir işin içinde olacağına katiyen inanmadığımdan bu sözleri söylüyorum. Ona kefilim. Ama yarın birgün mahkeme tamamlanıp şikeden, örgüt suçundan suçlu bulunursa da dışarıda gördüğümde selam bile vermem.."