Fenerbahçe neden çöktü?

Fenerbahçe Çaykur Rizespor'a yenilip Samsunspor'la da berabere kalarak iki haftada çok önemli 5 puan bırakarak şampiyonluk yolunda ağır yara aldı. İnternetspor.com editörü İsmail Polat, lider Fenerbahçe'nin çöküşünün perde arkasındaki olayları gün ışığına çıkartıyor. İşte çöküşün nedenleri : 1-) Serhat girdi, düzen bozuldu; Fenerbahçe'de ikinci yarının ilk maçı olan Rizespor Tekrar maçında sakatlandıktan sonra uzunca bir süre formasından uzak kalan Serhat Akın'ın iyileşerek yeniden takıma girmesi dişlileri bozdu. Serhat'ın yokluğunda devre arasında transfer edilen Marcio Nobre, özellikle Kadıköy'de ki maçlarda rakip filelere birer ikişer gollerini sıralıyor ve tribünlerde adına şarkılar besteleniyordu. Nobre'nin kazandığı bu sevgi Serhat'ta kıskançlığa yol açıyor ve genç futbolcu kendisine yakıştırdığı "Kadıköy Boğası" lakabını yitirme endişesi taşıyordu. Serhat, takıma girdikten sonra birlikte oynadığı 4 maçta da Nobre'ye müsait durumlarda pas atmadı. İki futbolcu arasında Akçaabat Sebat, Rizespor ve Samsunspor maçlarında tartışmalar yaşandı. İzleyicilerin bile gözünden kaçmayan bu olaya teknik direktör Daum seyirci kaldı. 2-) Tuncay'ın egoistliği Fenerbahçe'de hafta içi 3 yıllık sözleşme imzalayan Tuncay'da son maçlarda Serhat gibi Nobre'ye pas atmaktan imtina etti. Arkadaşı daha müsait durumdayken pas vermeyen Tuncay topu hep dağlara taşlara atarak mutlak pozisyonları harcadı. Samsunspor maçında Tuncay'ın egoistliği Sarı-lacivertli takımı en az 3 golden belki de şampiyonluktan etti. Genç futbolcu yaptığı her hatadan sonra ellerini havaya kaldırarak arkadaşlarından ve taraftardan özür diledi ama bu kaçan puanları geri getirmedi. Daum Tuncay'ın egoistliğine de bir çözüm bulamadı. 3- ) Orta saha yok oldu; Teknik Direktör Christoph Daum ikinci yarıda orta sahadan bir elemanı keserek Serhat'a yer açınca takımın o rakip üzerinde ki o inanılmaz baskısı yok oldu. Rakipler orta sahayı ele geçirerek Fenerbahçe'nin forvetle bağlantısını asgari seviyeye indirdiler. Oysa Ümit Özat, Marco Aurello ve Selçuk'tan oluşan orta saha rakiplere baskı kurarken defansta daha az problem olmasını sağlıyorlardı. Ayrıca Ümit Özat üzerinde az baskıyı bulunca rahat şut imkanı bularak takımına skor olarakta katkıda bulunuyordu. 4-) Tomas krizi Adanaspor maçından çıktıktan sonra Daum'a sinirlenerek formasını yere atan Tomas'ın takımdan kesilmesi defansın kurgusunu bozdu ve rakipler her maçta bol pozisyon ve goller buldu. Tomas'ın yokluğu Luciano'nun da performansını düşürdü, Luciano Tomas'ın olmadığı maçlarda güvenip ileri çıkamadığı için takımın hücum gücüne katkı sağlayamadı. Samsunspor maçında rahat ileri çıktı ve golünü attı. 5-) van Hooijdonk yoruldu Fenerbahçe de ilk yarının en başarılı isimlerinden Piere van Hooijdonk yaşınında ilerlemesi ile belli bir yorgunluğa ulaştı ve takıma katkısı oldukça azaldı. İlk yarıda 4 frikik golüne imza atan van Hooijdonk ikinci yarıda adeta durdu ve tek frikik golünü kupa yarı finalinde Gençlerbirliği'ne atabildi. Hollandalı tüm duran topları artık auta atarak Fenerbahçe'nin en önemli silahlarından birisini suskun bıraktı. 6-) Sol kanata çözüm bulunamadı Fenerbahçe'nin bu yıl yumuşak karnı sol tarafı oldu. Christoph Daum, sol kanatta Erhan Albayrak, Mahmut Hanefi, Petkov, İsmail Güldüren, Ümit Özat, Ali Güneş, Kemal ve son olarak Fatih Akyel'i oynatarak istediği verimi alamadı. Oysa sezonun ilk maçlarında oynatılan Mahmut Hanefi'de ısrarlı olsaydı, belki de uzun yıllar oynayayacak bir kanat oyuncusu keşfedilecekti. 7-) Servet sorunu Teknik direktör Christoph Daum, Fenerbahçe'yi adeta "stoperbahçe" ye çevirerek bir sürü defans adamı aldırdı. Bunlardan Alper'i ilk onbirde hiç oynatmadan yollarken A Milli Takım'a kadar yükselen, Servet'e de doğru dürüst forma vermedi. Oynayamayan bu futbolcu da takımda sürekli huzursuzluk çıkarttı. Christoph Daum bu yazdıklarımıza çoğu zaman seyirci kaldı ve önlem almadı. Daum, Serhat ve Tuncay'ın egoizmine bile çözüm bulsa Fenerbahçe belki de İnönü'ye 10 puan farkla güle oynaya gidecekti. Fenerbahçe'nin bu hafta hayati bir sınavı var. Sarı-lacivertli takım yaralı Kartal'ı İnönü'de yenerse şampiyonluğu kucaklar, eğer yenilirse, kendisine altın tepside sunulan şampiyonluk, Trabzonspor'a gider..