Fener, Arsenala farklı yenilir!
Abone olFener'in Körfez galibiyeti yazarların diline düştü. Neler denilmedi ki! İşte yazarların gözüyle Fener'in büyük(!) galibiyeti.
Fener ateşle oynuyor. Son dakikalara sığdırdığı
başarılar, Aragones'i kurtarabilecek mi? Fenerbahçe'nin
3-2'lik skorla kazandığı Kocaelispor maçı ardından tüm yazarların
ortak görüşü F.Bahçe'nin gidişatının kötü olduğu.
İşte yazarların Fener galibiyetinin ardından
söyledikleri;
Rıdvan Dilmen: Kimin jübilesi vardı dün merak
ettim. Çünkü jübile maçı gibiydi. Kocaelispor
defans yapıyor, pozisyon veriyor. Fenerbahçe savunmada her türlü
pozisyon veriyordu. Şutla, araya atılan toplarla, duran toplarda,
yan ortalarla... Yani ilginç bir oyundu.
Fenerbahçe, Selçuk'un yanına hatta biraz önüne Alex'i çekmişti.
Hazırlık pasları Alex ile başlıyordu. Savunma göbeğinde
oynayanların yapıları itibariyle böyle bir becerileri olmadığı için
başka da çare yoktu. Semih de top rakipteyken orta sahaya yardımcı
oluyordu.
İlk yarıda çok dripling şansı verdiler Kocaeli takımına. Bu
driplinglerden 3-4 pozisyon buldu ev sahibi, birini gol yaptı. İlk
yarıda Fenerbahçe adına iki üç karambol pozisyon vardı, iki tanesi
çok netti. Kocaelisporlu oyuncular ligdeki ilk galibiyeti alacağız
psikolojisi ile arkaya yaslandılar. Ama golü rakibi beklerken
değil, hücum yaparken kaybettikleri topla yediler.
Aragones'e rağmen
Özellikle Semih'in gol öncesi çalımı ve attığı pas birinci
sınıftı. Güiza da doğru bir vuruşla beraberliği sağladı.
Koceli takımı yine mi kazanamayacağız paniğine girince ikinci gol
geldi. Ama devreye hemen Aragones girdi. Attığı golle morallenmiş
Uğur'u oyundan çıkardı. Beraberlik için hücum edecek Kocaelispor
savunmasının vereceği geniş alanları en iyi kullanacak isimlerden
Uğur'un yerine "aman orta saha kalabalık olsun" diye Deniz'i sokan
Aragones'i anlamak gerçekten mümkün değil. Yılmaz Vural 1-0
öndeyken ikinci forvet sokuyor. Aragones gardı düşmesi muhtemel
rakibi önünde farkı artıracağı yerde skoru korumaya gayret
ediyor.
Allah'tan Semih var. Takımını son saniyede ipten
aldı. Bu sonuç takıma güven getirebilir ancak işlerin pek
de iyi gitmediği bir gerçek. Bu galibiyet aldatıcı olmasın. Dün
geceki hatalar devam ederse kolay kolay kazanamazsınız. Bülent
Yıldırım temiz bir maç yönetti.
Eğer Fenarbahçe Alex, Semih ve Güiza ile Arsenal maçına çıkarsa 4
değil en az 5 yer. Çünkü onların arkasında kimse yok. Eğer böyle
bir üçlüyü sahaya süreceksen en az üç tane Appiah'nın olması
gerekir.
Erman Toroğlu: Yıllardır konuştuk ama sonunda FIFA
bu konuşmaları noktaladı. Uzatma dakikaları için, yani oynanmayan
süreler için "en az" ifadesini getirdi. Dünkü maçın ikinci devresi,
yani 45 dakika hakem 5 dakika uzattı.
Düşünün, 45 dakikada maç 5 dakika uzuyor, tabelanın gösterdiği 5
dakikaya sonradan 3 dakika ilave ediliyor. Yani, maç 90+8’de
bitiyor. Sen, kaleci Serdar’a 90+4’te sarı kart gösteriyorsun vakit
geçirmekten dolayı, tamam. Belki de 1 dakika ya da 30 saniye
eklersin. Ona da tamam. Peki ondan sonraki 2 dakikayı neden
oynatıyorsun? Ben sana söyleyeyim neden oynattığını;
cesaretin yok ondan. "Hani ben uzattım, maç uzatmada
atılan golle biterse bütün şimşekleri ben çekerim" düşüncesi var.
Bu sefer de kendinden 2 dakika koyuyor. Neyse biz başa
dönelim...
Can Bartu: Bu Fener takımı moralsiz, kaliteli
kadrosu yok. Giren adamlar maçı kurtaramaz. Dünkü maçı son dakika
golüyle kazanmaları da bir şey ifade etmez. Orta sahası yok, topu
kullanamıyor.
Oyun başlıyor, topu ayağına alan ilerideki Güiza’ya şişiriyor.
Güiza üç adamın arasında ne yapacak? Allah’tan Güiza,
Semih’in güzel pasında nefis bir gol attı, bir de son dakikada
Semih’e galibiyet golünü attırdı. Uğur Boral’a güzel bir
pas verdi. Uğur enteresan bir adam. Bir sürü saçma sapan şey
yapıyor, ama muhteşem vurup golü yaptı.
Mehmet Demirkol: Neden Semih olduğu zaman, Alex
geriye çekilmek zorunda? Semih, Güiza, Alex, Fenerbahçe’nin en elle
tutulur tarafı Kocaelispor ikinci yarıda Fenerbahçe’nin orta
sahasız kopuk oyununa belki de yorgunluktan ve mecburiyetten uymasa
neler olurdu acaba?
Muhtemelen utanç verici bir yenilgi. Ligin en toplama takımından,
galibiyetsiz ve çok yiyen Kocaelispor’dan - belki de farklı - bir
yenilgi.