Felçli anne, hayat verdiği oğluyla hayat buldu
Abone olİzmirli Filiz Bardakçı hamileliğin 7. ayında bebeğini kucağına almak için günleri sayarken, birden belinde oluşan ödem sebebiyle felç oldu. ...
İzmirli Filiz Bardakçı hamileliğin 7. ayında bebeğini kucağına
almak için günleri sayarken, birden belinde oluşan ödem sebebiyle
felç oldu. Belden aşağısı tutmayan anne, azmin zaferi ve evladını
kucağına almanın hasretiyle kısa bir sürede yürümeye başladı.
Evlat sahibi olmanın hayaliyle yanıp tutuşan Filiz Bardakçı
hamileliğinin 7. ayında birden bire yürüyememeye başladı. Yapılan
tetkiklerde belinde bir tümör oluştuğu belirlenen genç kadının önce
bebeği alındı, sonra da tümörü temizlendi. Evladını kucağına
almanın hasretiyle kavrulan acılı anne İzmir Tınaztepe Hastanesi
Buca Tıp Merkezi’ne başvurdu. Doktorların tedavi sürecinin uzun
süreceğini belirtmesine rağmen genç anne, evladını kucağına
alabilmek ona doyasıya dokunabilmek için azmetti. Ve şaşırtıcı bir
şekilde yürümeye başladı. 3 ay önce bebeğini dünyaya getiren genç
anne, hayat verdiği oğlunda şimdi hayat buluyor.
“BEBEĞİYLE BİRLİKTE YÜRÜMEYİ ÖĞRENECEK”
Tedavi süreci hakkında bilgi veren Özel Tınaztepe Hastanesi Buca
Tıp Merkezi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Ali İlhan
İnan, “Hastamız belden aşağısı felç olarak bize müracaat etti.
Yaptığımız tetkiklerde sinirlerinde ağır zedelenme olduğunu gördük.
Fizyoterapistimiz ile birlikte yoğun bir tedavi uyguladık ve
hastamız çok kısa sürede hiçbir yardım almadan yürümeye başladı”
dedi.
Genç annenin yaşama tutunması için her gün pes etmeden
çalıştıklarını belirten Uzman Fizyoterapist Hanife Özalp, hastanın
vakasının nadir görülen bir tür olduğunu kaydetti. Genç anne Filiz
Bardakçı’nın durumunun çok farklı olduğunu belirten Özalp şöyle
devam etti: “Filiz’in durumu biraz ilginç, çünkü bize daha çok kaza
sonrası ya da beyin travmaları sonrasında hastalarımız gelir. Filiz
bize geldiğinde sadece sağ ayağının baş parmağını hareket
ettirebiliyordu. Onun dışında belden aşağısında hareket yoktu.
Oturmada denge problemi vardı. Yorucu ve sıkıntılı da olsa bir
tedavi süreci geçirdik. Genellikle hastalar için yoğun bir süreç
olan günde 1 saat süren bir tedavi süreci geçirdik. Ve hastamız
hiçbir yardım almadan yürümeye başladı. 3 aydır devam eden tedavi
biraz daha sürecek. Bu arada bebek de büyüyor. Annesiyle bebeği
beraber yürümeyi öğrenecek.”
“YENİ DOĞMUŞ BEBEK GİBİYDİM”
Ameliyatının ardından kendini yeni doğmuş bir bebek gibi
hissettiğini belirten Filiz Bardakçı ise duygularını şu sözlerle
aktardı: “Yeni doğmuş gibiydim. Hiçbir şekilde yürüyemiyordum.
Ayağa kalkmayı bırakın oturamıyordum bile. Çok şükür çocuğumu
doğurduktan sonra doktorlarımız sayesinde yürüyebiliyor, kendi
işimi kendim yapabiliyorum. En önemlisi çocuğuma bakabiliyorum.
Çünkü hiçbir şekilde çocuğuma dokunamıyordum. Kucağıma alamıyordum.
Şu anda her şeyi çok şükür yapabiliyorum. Çok zordu benim için. Bir
de çok hareketli bir insandım ve o duruma düşmek çok moral
bozucuydu. Ama çocuğum sayesinde moralimi hep yüksek tuttum ve şu
anda bu durumdayız.
“HİÇBİR ZAMAN UMUTSUZLUĞA KAPILMADIM”
Doktorların kendisine uzun bir tedavi sonucu yürüyebileceğini
söylediğini ancak bebeği sayesinde 3 aylık gibi bir sürede
yürüdüğünü aktaran anne Filiz, “Hiçbir zaman umutsuzluğa
kapılmadım, yürüyemeyeceğim diye hiç düşünmedim. ‘Sürekli
yürüyeceğim, ayağa kalkacağım ve çocuğumla birlikte gezeceğim’ diye
düşünerek kendimi motive ettim. ‘Çocuğuma nasıl daha iyi
bakabilirim’ diye düşündüm. O yüzden hiç moralimi bozmadım.
Moralimi bozsaydım zaten şu an bu durumda olmazdım. Çocuğum
sayesinde ayaktayım. Ama eşimin de desteği de çok önemliydi. Tam 5
aydır sanki iki çocuğu varmış gibi baktı bize. Elinden gelen her
şeyi yapıyor” diye konuştu.
İlk adımlarını atarken kendini yeni yürümeye başlayan bir bebek
gibi hissettiğini ifade eden Filiz, “Çok farklı bir duygu sanki
hayatımda ilk defa adım atıyordum. Bir bebek ilk adımlarını nasıl
atıyorsa bende o heyecanla yürümeye başladım. Sadece ayağa kalkmam
değil oturmam bile çok heyecan vericiydi ve bu umudumu daha da
artırdı. Şu anda çok mutluyum Büyük bir travmaydı ama çok şükür
geçti” dedi.
(İHA)