Fehmi Koru'dan Babacan'a çağrı!
Abone olGazeteci Fehmi Koru'nun, gizliliği esas alan Bilderbeg toplantısına katılan Babacan'dan tek bir isteği var...
Bu konudaki çalışmalarıyla tanınan gazeteci–yazar Fehmi Koru, Babacan’ın Meclis'te veya grup toplantısında konuyla ilgili açıklama yapmasının şart olduğunu ifade ediyor. ‘Dünyanın Efendileri’ olarak anılan kişilerin düzenlediği Bilderberg toplantıları her biri kendi alanında uluslararası üne sahip 120 kişiyi bir araya getiriyor. 15 Mayıs’ta Fransa’nın Versailles bölgesindeki Trianon Oteli’nde başlayan toplantıda, Irak sonrası yeniden sınırları çizilmek istenen Ortadoğu haritasının ele alındığı ifade ediliyor. Katılımcılar arasında Babacan’ın da bulunduğu ve basına kapalı gerçekleştirilen toplantı yarın sona erecek. Bu yılki toplantıya Babacan’ın yanı sıra Dışişleri Bakanlığı eski Müsteşarı Özdem Sanberk ve DYP Genel Başkan Yardımcısı M. Ali Bayar da katılıyor. Dünyada Bilderberg’in dışında henüz günyüzüne çıkmamış önemli çalışma gruplarının da var olduğunu belirten emekli büyükelçi İsmail Berduk, büyük sermayedarlar tarafından gerçekleştirilen bu tür toplantılarda çalışma prensiplerinin gizlilik esası üzerine kurulu olduğunu söyledi. Berduk, “Diyelim ki orada Türkiye’deki bir parti hakkında herhangi bir karar alındı. Bunu açıklayamaz, ama uygulamak zorunda kalırsınız.” dedi. Emekli büyükelçi, sözlerini şöyle sürdürdü: “Burada gaye sözü geçen hükümetlerin kendilerine yakın olan hükümetlere yaşam hakkı vermeleri kendilerine uzak olanlara ise yaşama hakkı vermemeleridir. Yani uygulanmama veya muhalefet noktasında şansınız yok, sizi her alanda sıkıştırırlar ve yaşam hakkı elinizden alınır.” Türk siyasi ve ekonomi hayatında önemli konumlara gelen birçok ismin toplantıların başladığı 1954 yılından bu yana Bilderberg toplantılarına katıldığı biliniyor. Her toplantısını değişik bir ülkede yapmayı tercih eden Bilderberg Grubu kuruluşundan bu yana iki kez toplantılarını Türkiye’de gerçekleştirdi. 1959’da Yeşilköy’de toplanan örgüt, ikinci toplantısını 1975’te İzmir Çeşme’de gerçekleştirdi. Türk siyasi tarihinde bu toplantılara katılan ilk isim merhum Başbakan Adnan Menderes oldu. Türkiye’de gerçekleştirilen Bilderberg’e katılan Menderes, evsahipliği yapmasına karşın acı bir sonla siyasi yaşamını noktaladı. Menderes’ten sonra bu toplantılara katılan önemli isimler arasında Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Erdal İnönü, Mesut Yılmaz, Deniz Baykal, İsmail Cem, Kemal Derviş gösterilebilir. Türkiye’den de her yıl Bilderberg toplantılarına bazı isimler katılıyor. Şu ana kadar Türkiye’den katılan önemli isimler şunlar: Selahattin Beyazıt (daimi üye), Uğur Bayar, Dinç Bilgin, Cem Boyner, İsmail Cem, Nuri Çolakoğlu, Gazi Erçel, Sedat Ergin, Üstün Ergüder, Rahmi Koç, Erkut Yücaoğlu, Uğur Bayar, Şarık Tara. İsmini Hollanda’daki Bilderberg Oteli’nden alan ve ilk başkanlığını eski Nazilerden Hollanda Prensi Bernhard’ın yaptığı Bilderberg’in merkezi yine Hollanda’nın Leiden kentinde bulunuyor. Toplantının gündemini ve katılımcıların listesini ise aralarında Henry Kissinger, Chase Manhattan Bank’ın sahibi David Rockefeller gibi Batı politika ve ekonomilerine yön veren ünlü isimlerin bulunduğu örgütün dümenini tutan bir komisyon belirliyor. “Dünyanın Efendileri” olarak anılan Bilderberg toplantıları, her birisi kendi alanında uluslararası üne sahip 120 kişiyi bir araya getiriyor. Katılımcıların üçte biri siyasiler, üçte ikisi de maliye, sanayi, işçi ve işveren, eğitim ve medya alanından seçiliyor. Davet edilen bu 120 kişiden çağrılan yaklaşık 80’i Avrupalı elitlerden oluşurken, geriye kalanlar ABD’li katılımcılardan meydana geliyor. Katılımcıların toplantıda görüşülen konularda açıklama yapmaları, yazı yazmaları yasak; bunu sağlamak için başlangıçta katılımcılardan söz alınıyor. İzlenen bu gizlilik politikası örgütün üzerindeki sis perdesinin daha da kalınlaşmasına ve endişelerin artmasına sebebiyet veriyor. Şeffaflaşmanın temel öğe olarak kabul edildiği Batılı demokrasilerin evsahipliğinde gerçekleştirilen Bilderberg toplantılarının çok gizli gerçekleştirilmesi, dünya kamuoyu tarafından gittikçe sert bir şekilde eleştiriliyor. Bilderberg toplantıları dünya siyasi, ekonomik ve askeri politikalarının belirlendiği ve kararların alındığı bir organizasyon olarak dikkat çekiyor. Sadece Avrupa ve Kuzey Amerika’dan üyelerin kabul edildiği Bilderberg, küreselleşmenin arkasındaki gerçek güç olarak adlandırılıyor. Resmi üyeliğin olmadığı Bilderberg’e özellikle ABD dış politikasına yön veren Dış İlişkiler Konseyi (CFR) üyelerinin ABD adına katılmaları dikkat çekici bulunuyor. ZAMAN