Fehmi Koru gerçekte kimdir? İçki içen kart bir zampara mı?

Abone ol

Fehmi Koru gerçekte kimdir, muhafazakar yaşam tarzını benimsemiş bir isim mi yoksa gizli gizli içip zamparalık yapan biri mi? Sözcü Gazetesi öyle çirkin ve belden aşağı vurdu ki Fehmi Koru bu 'ayıba' bakın ne dedi;

Sözcü Gazetesi'nin sahibi Burak Akbay hakkında 9 yıl önce kaleme aldığı yazı Fehmi Koru'nun başına püsküllü bela açtı. Burak Akbay'ın FETÖ okullarında okuduğunu iddia ettiği o yazıyı Koru, onun babası Ertuğrul Akbay'ın beyanına dayandırmıştı. Ertuğrul Akbay da dün ilk kez konuştu ve Fehmi Koru'ya tam bir 'itibar' suikasti düzenledi.

Fehmi Koru'nun içip içip sarhoş olduğunu, şarabı çok sevdiğini, kendisinin tanık olduğu bir yemekte yabancı bir kızı 'taciz' ettiğini iddia etti. O iddialara bugün Fehmi Koru , kendi web sayfasından Fethullah Gülen ile olan bir fotoğrafını yayınlayarak yanıt verdi.

Fehmi Koru'nun yayınladığı fotoğraf 12 yıl başyazarlık yaptığı Cemaatin amiral gemisi olan Zaman Gazetesi döneminden kalma. Fehmi Koru ile Fethullah Gülen dar kapsamlı başbaşa bir yemekte görünüyor.

Fotoğraftakiler kim? :  Fethullah Gülen'in sağ tarafındaki Burhan Kuzu, karşısında yüzü görünmeyen kişi ise Hüseyin Gülerce. Fehmi Koru'nun tam karşısındaki İlahiyat Profesörü Ahmet Keleş. FETÖ darbe girişimi sonrası itirafçı oldu.

Fehmi Koru bu fotoğrafı "Zaman gazetesinde 12 yıl (1986-1998) başyazarlık yaptım.. Özel yemekler ve iftarlarda çekilmiş kimbilir böyle kaç fotoğrafım vardır' notunu düşerek verdi. Söz konusu fotoğraf iki gündür internet medyası üzerinde geziniyordu. Fehmi Koru kendi web sayfasına da alarak geçmişini sahiplendi ve ardından Sözcü'nün sahibinin 'zampara, içki içiyor' iddialarına şu yanıtı verdi;

-‘Takkeli liboş’ lâkabını bana uygun görmüş yazarı bulunan gazete, kaç gündür beni manşetinden idam ederken, ancak ‘kart zampara’ diye özetlenebilecek bir iftirayı gündeme sürdü. Hayatında ağzına alkollü içki koymamış bir adama körkütük sarhoş olmayı, kadınlar konusunda mahcubiyetini bu yaşına kadar atlatamamış olmasına rağmen yurtdışında ilk rastladığı kadına sarkabilmeyi ona reva gördü. Yani bana. Ne diyeyim bilemiyorum.

Neden?

Tam DOKUZ YIL ÖNCE yazdığım birkaç satırlık bir değini ile bundan tam DOKUZ AY ÖNCE davet üzerine gittiğim adliyede savcıya verdiğim iki paragraflık bir tanıklık yüzünden…Daha önce de yazdım, bu tür saldırılar konusunda şerbetliyim, medyanın topyekün savaşlarına ülkemiz de alışık. Ancak, bana karşı yürütülen sürek avıyla, artık o günlerin geride kaldığı, yalanlara başvurulmayacağı bir döneme girildiği kanaati yıkıldığı için de üzülmemek elde değil.

Burada yazdıklarımı kimselerin okumadığını zannederek yalanlarını sürdürebilir, kendilerine başka yandaşlar da bulabilirler, ancak gerçeklerin mutlaka ortaya çıkmak gibi bir huyu da vardır. Gazeteciler hapse düşmesin diye benim gibi çırpınacakları yerde, ‘gazeteci’ olduğunu itiraf etmek zorunda kaldıkları birini, beni, parmaklıklar arkasında görmek istediklerini bu denli belli etmeleri de onların ayıbı. Hem de ne ayıp. Bu ayıp onlara yeter.

Ertuğrul Akbay akılları aldı: Fehmi Koru içip içip kızlara...

Sözcü'nün sahibi Burak Akbay FETÖ'cü mü? Fehmi Koru bombası

Günün Önemli Haberleri