Feci haber! Onu bu hale getiren bakın kim getirdi
Abone olŞizofreni hastası oğlu tarafından balkondan atılan 62 yaşındaki kadının gözüne uyku girmiyor. Onun tek bir isteği var hasta oğlunun tedavi edilmesi...
DÜZCE'nin Çilimli İlçesi Yeni Vakıf Köyü'nde şizofreni hastası oğlu 33 yaşındaki Güray Tunç'un balkondan atması sonucu yaralanan 62 yaşındaki Nevin Tunç, tedavisi tamamlanarak taburcu edildi. Nevin Tunç, "Oğlumun tedavi edilmesini istiyorum. Ben korkudan gece yatamıyorum. Allah korusun gece gelir boğazımı sıkar ben kalkamam" dedi.
Olay, geçen 13 Haziran'da meydana geldi. Daha önce Bolu'daki ruh sağlığı hastalıkları eğitim araştırma hastanesinde tedavi gören şizofreni hastası Güray Tunç, 11 yıl önce geçirdiği bir kaza nedeniyle belden aşağısı kısmen felç olan annesi Nevin Tunç ve babası Gaffur Tunç (61) ile tartıştı. Güray Tunç, annesini evlerinin birinci katındaki balkondan aşağıya atarken, babasını da dövdü. Yaralanan Nevin Tunç, hastanedeki tedavisi tamamlanarak taburcu edildi.
Yüzünde morluklar oluşan Nevin Tunç, olayın ardından jandarma tarafından gözaltına alınan oğlunun hastaneye sevk edilerek tedavi edilmesini istedi. Oğlunun önce babasının boğazına sarıldığını anlatan Nevin Tunç, "Ben, 'Ne yapıyorsun?' dedim. Beni ensemden tuttuğu gibi yere attı. 'Akşama kadar burada yat' diyerek kapıdan çıktı. Baş aşağı düştüm. Kafamda hep darbe var. Tedavisini istiyorum. Ben korkudan gece yatamıyorum. Allah korusun gece gelir boğazımı sıkar ben kalkamam" dedi.
Düzce Belediyesi'nden işçi emeklisi baba Gaffur Tunç da oğlunun acilen tedavi edilmesini isteyerek şöyle konuştu:
"Durum savcılığa intikal etti. Savcılık bunu Bolu'daki ruh sağlığı hastalıkları hastanesine sevk edecek. Devletten acilen oğlumu almasını ve tedavi ettirmesini istiyorum. Daha önce hastanede 2 aya yakın tedavi gördü. Ama gitmek istemiyor bazen. Zorladığım zaman hırslanıyor bana. Daha da zorlasam bana yapacaklarını Allah bilir. Belki kesip öldürecek. Benim eşim felçli. Çocuk aç öyle geziyor. Sorsanız köyün en iyi delikanlısı. Kimse ile işi olmaz. Ama gerçek öyle değil."