F.Bahçe'deki çekiliriz restinin sırrı

Oktay Sağlam
İNTERNETHABER.COM- Fenerbahçe değil 35-40 puanın, yarım puan bile silinmesine karşı çıkıyor. TFF ile sarı lacivertli yönetim arasında kıran kırana bir bilek güreşi kimilerine göre de üstü örtülü bir pazarlık yaşanıyor.

58. maddeninin yerine getirilen ara formüle karşı, Fenerbahçe Asbaşkanı Abdullah Kiğılı'nın "Asla blöf yapmıyoruz. Puan silme cezası gelirse kendi kendimizi küme düşürürüz" sözleri tartışılıyor.

DİK DURUYORLAR

26 Ocak'ta yapılacak Genel Kurul'da verilecek önergeyle küme düşme cezasının bir kereliğine kaldırılması önerisinde kafalar karışık. Kulüplerin büyük çoğunluğu bu formülü benimsedi. Ancak Fenerbahçe cephesi kendi penceresinden dik bir duruş sergiledi ve kulüplerinin "pazarlık" konusu olamayacağının mesajını kararlı biçimde verdi.

FUTBOL SADECE FUTBOL DEĞİL

Peki Fenerbahçe'yi böylesi gözü kara bir düşünceye iten nedenler neler? Yöneticiler blöf olmadığını söylese de TFF'nin kesinlikle Fenerbahçe'yi küme düşürme cesaretini düşünüyor olabilir. En kuvvetli gerekçe de futbol ekonomisinin uğrayacağı zarar. Bir Fenerbahçe üyesinin "Fenerbahçe kümeye gider, aç kalırsınız" iddiası tam da bu görüşün en çarpıcı örneği aslında.

İddianamede adı geçen takımların değerinin 400 milyon euroya ulaştığı söyleniyor. Süper ligin değerinin 820 milyon euro olduğu düşünülürse, küme düşürme seçeneğinin zayıf olduğu ortada. Dolayısıyla Fenerbahçe "büyük" olmanın gücünü kullanıyor ve cephede vuruşarak mevzi elde etme peşinde.

HİSSEDARLARIN AÇACAĞI DAVALARIN ALTINDA KALKAMAYABİLİRLER

Fenerbahçe yönetiminin gündeme getirdiği küme düşme kararının hem hukuki hem de ekonomik zorlukları var. Vatan Ekonomi Müdürü Ercan İnan planın imkansız olduğunu yazdı: "Azınlık hissedarlarının kazanılmış hakkı böyle bir kararın alınmasına da uygulanmasına da izin vermez. SPK da buna seyirci kalmaz. Hissedarlar bu kararların yaratacağı zararların tazminini misli misli ister."

TFF'Yİ ZORLAMAK

Peki böylesi bir durumda TFF ne yapar? Cevabı aslında Fenerbahçe'nin böylesi bir kararı almasının ne kadar zor olduğunu gösteryor. Çekilirse TFF'nin Fenerbahçe'yi istediği ligde başlatabilir. Bank Asya'dan değil daha alt liglerde oynatma hakkına sahip. Yönetimin ileride doğabilecek tazminatı kovaladığı görüşü sıkça dile getiriliyor. Ortaya çıkacak bu fotoğrafı ne TFF ne de Fenerbahçe kaldırabilir. Kulislerde verilecek puan cezasının "en aza" çekilmesinin mücadelesinin verildiği konuşuluyor.

NEDEN TRANSFER YAPILIYOR?

Fırtına ve kaosun tam merkezinde yer alan Fenerbahçe'nin transfer yapmasına akıl sır ermiyor. Küme düşüp düşmeyeceği belli olmayan, Avrupa kupalarına büyük ihtimalle alınmayacak olan takımın transfer yapması merak konusu. Lille'den Moussa Sow gibi önemli bir futbolcuyu kadrosuna katmak üzere olan yönetimin futbolcuyu nasıl "ikna ettiği" ve hangi "güvenceler" verdiği de tam bir bilmece gibi. Dahası Ali Yıldırım'ın Juventus'un Sırp yıldızı Milos Krasiç'in peşinde olduğu haberleri spor sayfalarını süslüyor.

YILDIRIM BU GÜCÜ NASIL ELİNDE TUTUYOR? AYRINTILAR SONRAKİ SAYFADA

[PAGE]

HANGİ ÖZDEMİR DOĞRU?

İşte bu dönemde Fenerbahçe Başkanvekili Nihat Özdemir'in iki farklı beyanı dikkat çekti. Hangi Nihat Doğan doğru sorusu ister istemez soruldu. Bu iki zıt görüş arasında Aziz Yıldırım'ın o demeci vardı. Yıldırım 58. maddenin değiştirilmemesi halinde Türk futbolunun batacağını söylemiş ve "Her zaman birbirimize ihtiyacımız var" diye konuşmuştu. Aziz Yıldırım bir süre sonra 58. maddenin değiştirilmesine karşı çıkarak açıklaması külubün internet sitesinde yayınlandı. Ve 20 Ocak 2012 tarihi. Özdemir Kulüpler Birliği toplantısı çıkışında "58. madde değişmesin. Virgülüne dahi dokunulmasın" diyordu.

NE DERSE O

Fenerbahçe'de Yönetimin ağır topları ve koca camia iki dudağın arasından çıkacak sözlere bakıyor. Ne derse Fenerbahçe'de o oluyor. Kritik süreç Metris'ten idare ediliyor. Çünkü tarihinin "en başarılı başkanları" arasında gördükleri ismin demir parmaklıklar arasında olmasını içlerine sindiremiyorlar. "Yüz kızartıcı" suçlamaları Yıldırım ile yanyana koyamıyorlar, asla düşünemiyorlar. 

ORTAK PAYDA FENERBAHÇE OLUNCA

Ezici çoğunluk Aziz Yıldırım'a gönülden bağlı. 24 saatini kulübüne ayıran başkanlarını kritik dönemde yanlız bırakamıyorlar. "Duygusal konuşmaları", döktüğü gözyaşları belli ki camiayı derinden etkilemiş. Ona karşı duranların sesi soluğu çıkmıyor, çıkamıyor. Taraftarı, yöneticisi, üyesi, iddianamede utanç verici suçlamalarla karşı karşıya kalan Yıldırım'ı ayıramıyor, ayırmıyor.

KABUS ÖTESİ

Fenerbahçe tarihinin en zor günlerini yaşıyor. 3 Temmuz sabahı başlayan süreçte sona doğru gelindikçe gerilim de artıyor. Sarı lacivertli camia, küme düşüp düşmemeyle ilgili her gün "farklı bir senaryo" ile karşılaşıyor. Taraftarların ve yöneticilerin yaşadıkları kabus ötesi gibi. Yaşanan travmayı atlatmaları uzun yılları alacak belki de...