Fazıl Say'a meslektaşlarından şok!
Abone olDevlet Çoksesli Korosu, Fazıl Say'la çalışmama kararı aldı. Türkiye'nin en köklü korosu olan kurum, "Sanat ve çalışma ahlâkının gerektirdiği asgari şartlar oluşana dek" kararından dönmeyecek.
Devlet Çoksesli Korosu ve piyanist Fazıl Say
arasında bir süredir yaşanan "sansür" polemiğine son noktayı Devlet
Çoksesli Korosu açıkladığı bir bildiriyle koydu.
Fazıl Say ile çalışmama kararının duyurulduğu bildiride şöyle
denildi: "Devlet Çoksesli Korosu olarak son günlerde sosyal medya
ve basında yer alan ve Fazıl Say eliyle yürütülen 'Carmina Burana',
'Müstehcenlik', 'Sansür' ve 'Nazım Oratoryosu' konulu tartışmaları
endişe ve üzüntü ile izlemekteyiz. Doğrudan ya da dolaylı olarak
içine çekildiğimiz bu tartışmalarla hem kurumsal anlamda
yıpranmakta hem de meslek ahlâk ve ilkelerimize uzanan haksız
suçlamalara, yakışıksız ve üstü örtülü tehdit içeren ifadelere
maruz kalmaktayız."
SAY'IN ESERLERİNİ DEFALARCA SESLENDİRDİK
"Koro sanatçıları icra ettiği her eseri, kişilerden ve gündelik
tartışmalardan üstün tutmuş, her zaman bu bilinçle çalışmıştır.
Nazım Oratoryosu, Yunus Emre Oratoryosu, Carmina Burana, Mozart
Requiem, Beethoven 9. Senfoni gibi repertuarındaki birçok eseri bu
anlayışla seslendirmiş, bugünden sonra da seslendirmeye devam
edecektir. Koromuz kuruluşundan bu yana 'Carmina Burana' ve
repertuarında bulunan diğer tüm eserleri bütün metin analizlerini
yaparak ve her zaman orijinal metinlerine sadık kalarak icra etmiş
ve etmektedir. Fazıl Say’ın Nazım Oratoryosu, Metin Altıok Ağıtı,
Fenerbahçe Senfonisi eserleri, koromuz tarafından defalarca
seslendirilmiş; turneleri, CD ve DVD kayıtları yine koromuz
tarafından gerçekleştirilmiştir."
"Koro sadece bir kere sansüre maruz
kaldı"
"Koromuz hangi alanda olursa olsun, niteliksiz ve güdümlü sanat
üretimine, özellikle de sansür konusunda kurulduğu günden bu güne
kadar tutarlı ve net bir tavır sergilemiştir. Koromuz 26 yıllık
sanat hayatında sadece bir kere sansüre maruz kalmış, o da Fazıl
Say’ın 'Metin Altıok Oratoryosu' konserinde yaşanmıştır; eser
koronun iradesinin aksine, anılan bestecinin kendi rızası ile(!)
fondaki görüntülerin kaldırılması suretiyle gerçekleşmiştir."
KİMSENİN TEKELİNDE DEĞİL
"Koromuz kuruluşundan bugüne meslek yaşamında nitelikli müzik yapma
gayreti, kurumsal tavrı, meslek ahlakı, toplumsal ve evrensel
değerlere gösterdiği hassasiyetle de takdir edilmiş, örnek
gösterilmiş, örnek alınmıştır. Dolayısıyla 'şeref ve haysiyetini'
herhangi bir mecrada, herhangi kişi veya kişilere ispat etme
ihtiyacı yoktur. Sanatçıların duruşu, onuru, birlik ve beraberliği
kimsenin tekelinde değildir. Nitelikli sanat üretme gayretinde olan
tüm sanat kurumlarının bu değerleri gerektiğinde savunacak,
koruyacak ve yaşatacak birikime, güce sahip olduğu noktasında
hiçbir şüphemiz yoktur."
SİYASİ BASKI YOK
"Koromuz; bugüne kadar bütün sanat kurumları ve sanatçılarla
karşılıklı saygı ve iyi niyet anlayışıyla çalışmıştır ve bu
ilkelerle çalışmaya devam edecektir. Mesleki ilke ve anlayışımızla
örtüşmeyen, çirkin üslup ve haksız suçlamalar nedeniyle tüm koro
üyeleri olarak Fazıl Say’ı kınıyor; sanat ve çalışma ahlakının
gerektirdiği asgari şartlar oluşana kadar Fazıl Say ile çalışmama
kararı aldığımızı bildiriyoruz. Koromuz, elbette Fazıl Say’ın
eserlerini başka solist ve yetkin bulduğu şefler ile bundan önce
olduğu gibi bundan sonra da memnuniyetle seslendirmeye hazırdır. Bu
karar, tümüyle koro sanatçılarının özgür iradesi neticesinde ve
herhangi bir idari yahut siyasi baskı olmadan alınmıştır."
Tartışma, Antalya Devlet Senfoni Orkestrası'nın programına aldığı Nazım Oratoryosu yerine koşullar sebebiyle 'Carmina Burana' eserini programına almasıyla ortaya çıkmıştı. Fazıl Say sansürlendiğini iddia etmiş, Devlet Çoksesli Korosu'nu kaleme aldığı köşe yazısında sansüre sessiz kalmakla suçlamıştı.